Thelonius'un Kayıp Kızı

47 14 21
                                    

Anika bir daha gitmezse dersten kalmak üzere olduğu için erkenden Whitechapel University bahçesine gelmiş kulaklığını takmış oturuyordu.

Erken gittiğini haber verdiği için en yakın sınıf arkadaşları da yola koyulmuştu. Aradan 10 dakika sonra arkasında duran bedenin pat diye yandan kafasını uzatması ile Anika irkilip yerinden firladı.
"Brian! Beni korkuttun.."

Gülmekten karnına ağrılar giren kızıl saçlı arkadaşı oturdugu yerden Anika'nın sabah atıştırmalıklarından otlanıp ona baktı.
"Sen de her zaman aynı oltaya gelme."

Anika kendine geldiğinde Brian, dostunun yanına oturup atıştırmalığına çullanırken geldiği taa okulun giriş kapısından belli olan Anna'ya baktılar. Okul bekçisi ile kahkahalı bir selamlaşma sonrasi saçlarını savurarak arkadaşlarının oturduğu banka geçti.

"Sesin çok çıkıyor.. yine."

Brian'ın bıkmış tavrının inadına gülümseyerek cevap verdi.
"Çok mızmızlanıyorsun.. yine."

"Bıdı bıdı bıdı."

"Eghvle eghvle kes sesini."

Anika ise ikilinin tatlı atışmasını kahkahalarla izlerken omzunda hissettiği el ile sağ tarafına baktı.
"Diana, günaydın."

Hafif gülümseyip yorgun bir halde kendini Brian'ın boş yanına attıktan sonra o da Anika'nın atıştırmalığından otlanıp kızıl saclı dostunun omzuna yaslandı.
"Şu derse gireceğimiz her gün modum düşük oluyor.. girmesek mi?"

Anika gözlerini ona dikip *gitmezsek sizi öldürürüm* bakışı atınca Diana ağzına fermuar çekip kolundaki dijital saate baktı ve ayağa kalkıp diğerlerine *gelin* hareketi yaparak önden sınıfa doğru ilerledi.

Ders arası olduğunda Anika kimsenin onunla lavaboya gitmemesi üzerine tek başına gittiğinde kalan üçlü bahçede onu beklerken kendi arasında konuşmaya başladı.
"Tam 3 ay oldu.. bu üniversite denilen illet başlayalı ve bizim Anika'nın peşinde dolanıp bir umut bir güç belirtisi görmeye çalışmamız... tam üç ay."

Anna umutsuz şekilde arkadaşlarına söylenmeye başlarken Brian ona hak verircesine kafasını sallayıp Diana'ya baktı.
"Peki ya sen ne yapacaksın? Yoktan yere gelmiş olacaksın. Ki yoktan yere olsa da olmasa da baban seni mutlaka cezalandıracaktır."

"Umrumda değil.. tek gayem şu kızın içindekileri hissetmek fark etmek. Hem de Zania'dan önce."

Anna ise derin bir nefes alıp gökyüzüne baktı.
"Peki ya fark edip o olduğuna emin olduğumuzda.. bunca gerçeği nasıl açıklayıp inandırıp bizimle gelmeye ikna edeceğiz?"

Brian ve Diana asla cevabını veremeyecekleri bu soru karşısında sadece birbirlerine bakıp sustu.

Ders bitimi ise zar zor Anikayı ikna eden üçlü sayesinde ekip sonraki dersten kaytarıp hep birlikte bir şeyler içmek için yola koyulmuştu.

Karşıdan karşıya geçmek için kaldırımda beklerlerken uzaktan son sürat hızla gelen bir uber aracın bir anda yolda bir yere takılması sonucu yan dönüp taklalar atarak ilerlemesi ile hepsi şaşkınlıkla o yöne baktı. O sırada ise yaya yoluna, yani tam takla atarak gelen aracın önüne, çıkan küçük bir çocuğu fark eden ilk Anika olmuştu.
"Hayır olamaz!"

Çocuk, yerden aldığı bilyesinin ardından ona seslenen çığlıklar ile kafasını kaldırdığında ona doğru gelen arabayı görüp donakaldı.

Anika, koşup onu kurtarmak için bir adım attığında Brian onu durdurdu.
"Bırak beni!"

"Kaderinde ölmek varsa karışamazsın Anika!"

"Brian bırak!"

O an korku, endişe, öfke hepsini bir arada yaşarken tam araç çocuğa çarpacağı sıra Anika'nın gözlerini kapatıp ellerini yumruk yapıp titremesi ile Diana gözlerini ona dikti.

WORRIORSHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin