"İstemiyorum."
Hep birlikte karşı çıkmaya başladıklarında Taehyung yine sessiz olmalarını söylemişti.
"Ne olduğunu söyle en azından, gerçekten korkunu yenmek istemiyorsan üstelemeyiz tamam mı? Sonuçta yeni geldin ve biz de dahil bu klinikteki her şeye yabancısın. Anlıyoruz yani, baskı yok."
Taehyung küçük bir çocuğa anlatır gibi tane tane konuşuyordu. Kararsız olmakla birlikte yine de söylemekten zarar gelmeyeceğini düşündüm.
"Çıplaklık."
Beklediğim dalga geçme seslerinin aksine Yoongi'nin bıkmış sesini duymuştım.
"Porno izlemek istiyorsanız kendi başınıza izleyebilirsiniz. Sizi bilmem ama ben günlük pozisyon öğrenme kotamı doldurdum."
Oturduğum yerde rahatsızca kıpırdanıp yanlış anlaşılmayı düzeltmek için ağzımı açtım.
"Öyle değil. Aynada gördüğüm şeyi ben bile görmek istemezken başkasının şahit olması korkutucu geliyor."
Taehyung anladığını belirtmek için başını ağır ağır sallarken gözleri bir şeyler düşünür gibi dalgınlaşmıştı.
"Ne yapacağız o zaman? Önümüzde soyunmak istersen kendi adıma konuşuyorum benim onayımı aldın bile."
Jimin Seungkwan'ın başına yavaşça vurduğunda Seungkwan vurduğu yeri tutup ona kötü bakışlarını yollamıştı.
"Gerzek gerzek konuşma lan. Sadece birimize soyunur herhalde."
Yine sessizlik olduğunda bu sefer daha rahatsız olmuştum. Kim neden beni soyunurken izlemek isterdi ki? Taehyung'un planladığı gecede mantık aramıyordum elbet ama bu seferki ayrı bir saçmalıktı.
"Striptizci Jungkook'u izleme şerefine nail olacak kişiyi nasıl seçmeyi düşünüyoruz peki?"
Jisoo bıkkınlıkla söylediğinde ağır ağır kapanan gözlerinden uykusunun geldiğini anlamıştım.
"Ben izlerim."
Yoongi'nin kısık sesini duyunca şaşırmıştım. Evet en samimi olduğum kişi şu an o sayılırdı ama belki de daha mesafeli olduğum birisiyle bu boktan şeyi yapmak daha kolay olurdu.
"Yoongi, burda sahip olduğum tek yakın arkadaşımsın. Lütfen böyle kal."
Kaşları çatıldığında beni ciddiye aldığını anlayabilmiştim. Hâlbuki şakaya vurarak reddetmeye çalışıyordum, ama sanırım pek başarılı olamamıştım.
"Seksüel bir şey olmayacak ya gerizekalı, ne var bana soyunsan?"
Tombul yüzümdeki masum ifadeyle ona bakarken sinirini almaya çalışıyordum. Birkaç saniye daha bana alınmış gibi baktıktan sonra bakışlarını çekmişti.
"Bence bu seçimi Jungkook yapsa daha sağlıklı bir karar olur."
Taehyung'un fısıldar gibi çıkan sesini duyduğumda sıçtığımı biliyordum. Evet beyler, aranızdan hangisinin önünde soyunmak isterim acaba?
Bu sefer herkes sustuğunda sessizliği uzun süre kimse bozmadı.
Benim kararımı bekliyorlardı odalara dağılıp güzel bir uyku çekebilmek için.
Kafamda ölçüp biçmeye başladım. Yoongi'yi reddettim, Jimin'i seçmem garip olur, Seungkwan'ın bel altı şakalarını çekemem, kızların önünde yapmam beni sapık gibi gösterir, geriye kalanlarla neredeyse tek kelime konuşmuşluğum yok.
Taehyung.
Aynı odada kalıyorduk ve ona karşı korkumu yenersem odada rahatça üstümü değiştirebilirdim. Bir taşla iki kuş.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
worms | taekook
FanfictionO bir şey demedi, ben de demedim. Sessizlik beni rahatsız etmedi. Kendi kendime olsaydım yer bitirirdi, biliyordum. Ama akşamın hararetinden midir, şehir ışıklarından mıdır bilinmez, o akşam yüz küsür kiloluk bedenin içine hapsolmuş bir kuş gibiydim...