2. Bölüm

15 2 0
                                    

Multi'de, editini yaparken bile özenmek istemediğim İsem Kızılca ile Alya'nın dansı var. Bölüm sonunda da Alya'nın kıyafeti var! İyi okumalar.

Bölüm Şarkıları: =>Rihanna- Te Amo                                                                                                                                                          =>Ni***as in Paris DJ Gino Remix- DJ Gino                                                                                                            =>Gasolina-Daddy Yankee


Yaptığımız son dans provasının ardından stüdyoya baş ağrıtan bir uğultu hakimdi. Herkes kendini bir köşeye yorgunlukla bırakmış, arkadaşlarıyla konuşuyordu. Derslerimiz çoktan başlamıştı ve bugün Türkiye de ki altıncı günümdü. İlk koreografiler de oluşturulmaya başlanmış, dans provalarımız tam hızıyla ilerliyordu.

Birazcık hocaların dikkatini çekmiyorum desem yalan olacaktı. Bunun en büyük etkeni de latin dansla karışık hip-hop'u çok iyi yapabilmemdi. Bazı insanlar ise hocaların bana gösterdiği bu ilgiden rahatsız olduğunu açıkça belli ediyordu. Bunların başında ise, yeni arkadaşım Öykü'den öğrendiğime göre, çoğu dansta baş dansçı olan İsem diye bir üçüncü sınıf öğrencisi yer alıyordu. Kız gerçekten iyi dans ediyordu ,bunu inkar edemeyeceğimin bende farkındaydım. Ama sen daha güzel dans ediyorsun, diye cevapladı beni iç sesim.

Bir dersin daha sonuna gelindiğinde herkese izin verdi Zeynep Hoca. Soyunma odasına doğru yol almak üzereydim.

"Alya, sen bir dur tatlım."

Zeynep Hoca'nın sesiyle olduğum yere mıhlanırken, tabi hocam gibi bir şeyler geveledim ağzımda.

"Bir şey merak ediyorum. Bana aklında olan herhangi bir koreografiyi yapabilir misin?"

Biraz şaşkınlıkla kafamı sallayarak onayladıktan sonra aklıma gelen İtalya'da ki bir kursta öğrendiğim ilk koreografiyi yapmaya karar verdim. Ses sistemine bağlı olan bilgisayara gidip 'Rihanna- Te Amo' şarkısını açtım. İtalyanca da 'Seni Seviyorum' demek olan bu şarkı içimde kendi çok göstermese de arada bir yoklatan 'ev' özlemini cızlatmıştı.

Daha fazla oyalanmadan, yerime geçtim ve şarkının başlamasıyla kendimi dansın huzurlu kollarına bıraktım. (Alya'nın dansı multide.)

Nefes nefese dansımı bitirdikten sonra korkuyla gözlerimi Zeynep Hoca'ya çevirdim. Ya beğenmediyse? O zaman ne yapacaktım sahi? Uğruna her şeyi göze aldığım bu hayalimde bir noktaya gelemeyecek miydim?

"İyisin Alya, hem de çok iyisin."

Duyduğum sözler derin bir nefes almamı sağlarken, içimdeki sevincin dalgalar halinde tüm vücuduma yayılmasına izin verdim.

"Teşekkürler hocam"

Zeynep Hoca, onaylar bakışlar arasında salondan çıkarken, içimden mutluluk çığlıkları atıyordum. Hayallerime ulaşacaktım ve bu engebeli yolda ki ilk adımımı atmıştım.

Salonda tek başıma kaldığımı fark edince üzerimi değiştirmek için soyunma odasının yolunu tekrar tuttum . Fakat insanlar bugün soyunma odasına girememem için anlaşmış gibilerdi.

"Neyse ki dans etmekte, yürümekte olduğun kadar beceriksiz değilsin."

Sesin geldiği yöne doğru baktığımda adının Alaz olduğunu öğrendiğim ve şu geçen gün üzerime kahve döken meymenetsizi bulmayı planlamıyordum. Hatırladınız değil mi, o güzel yüzlü şeytanı?

Kaç, Kaçabildiğin Yere Kadar!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin