~5~

29 5 4
                                    

Dersler bittikten sonra, okul çıkışı sahile gittim.
Kumun üstüne oturup bir şarkı açtım. Kulaklığı takıp, şarkının sözlerini dinlemeye başladım.

Gözümden yaşlar bir bir akarken sadece Ege'yi düşünüyordum.
Onu dinlemelimiydim? Yanlış mı yapmıştım? Bir 'OF' çektikten sonra göz yaşlarımı silip, kendime gelmeye çalıştım.

Sonra Ege'yi son da olabilecek olsa, gördüğüm için yüzümde bir gülümseme oluştu.
Tam kalkıp eve gideceğim zaman yanıma birisi oturdu o'na yüzümü çevirdiğimde, Ege olduğunu görüp kalkmadım, onu dinleyecektim.

"Beni nasıl buldun?" dedim
Ege; "Bulmadım, ben hep buradaydım seni görüncede yanına geldim." Cevabını duyduktan sonra "anlat" dedim
Ege; "neyi?" Dedi
"ne oldu?, neden birden çekip gittin? Hepsini anlat..."
Ege;"Tamam" dedikten sonta anlatmaya başladı.
"Annem babamın şiddetine mağruz kaldığı için, evi terk etti. Beni öylece babamla bırakıp gitti.
Babam'da bunu öğrenince, annemin beni görmemesi için 1 yıl okula göndermedi.
1 yıl sonra da yurt dışında kimsesizler yurduna yazdırdı.
15 yaşındayken beni bir aile aldı 4 yıl sonra yani bu sene onlarla beraber Türkiyeye geldik."

Ne tepki vereceğimi bilmiyordum.

"Üzgünüm" dedim
Ege; "üzülmen için değil, beni anlaman için söyledim." Deyip güldü

O gülümsemenin içinde hayal kırıklıkları görüyordum, annesinin gittiğinde nasıl yıkıldığını görüyordum, Ege her zaman ki gibi dik duruyordu, yaşadıkları onu incitmemiş gibi davranıyordu. Bana en kötü gelen ise onun o zamanlarında yanında olamamam...

5 yıldan sonra ilk defa mutlu, huzurlu hissediyorum. Ege benim diğer yarım, ben onsuz yarım kalıyormuşum.

"Benden sonra" dedim sözüm bitmeden sorumu cevapladı...
"Senden sonra, hiç kimseyle beraber olmadım" dedi
5 yıldır benim onu düşündüğümde, o'da beni düşünüyormuş....

Ege; " biraz yürümek ister misin?" Diye sordu.
" Olur " dedikten sonra kalkıp, deniz kenarında yürümeye başladık.

Ben "geç oldu eve gitsem iyi olur" dedikten sonra Ege beni evime bıraktı.

Eve asansörden üst kata çıktım
'Kahretsin'
Çantamı arabada unutmuşum ne yapacaktım ben şimdi telefonum, anahtarım yok.

Tekrar asansöre binip 6. Katta durdum evet komşuya muhtaç kalmıştım.
Çekinerek zile bastım.
Yaklaşık 2 dakika sonra kapı açıldı.
"Buyurun" dedi kapıyı açan
Geçen asansörde karşılaştığımız , bizim okuldaki kızıl saçlı kızdı bu.
"Şey çantamı bir arkadaşımda unutmuşum da telefonunuzu kullanabilir miyim?" Dedim
Kız "tabi ama dışarıda beklemeyin içeriye gelin" dedi
"Olur" deyip eve girdim kızın telefonu ile kendimi aradım.
Bekledim...
Telefon bir kaç kez çaldıktan sonra açılmıştı.

"Alo kimsiniz"
"Ege ben Eylül çantamı arabada unutmuşum nerdesin almaya geliyim?"
Kız kısık ses tonuyla "bu saatte gitme yarın gidersin burada kalabilirsin."dedi
Ona zahmet verecektim
"Gerek yok teşekkürler"
"Var, kalacaksın dedim nokta(.)" Dedi
Ege'ye yarın sabah almaya gelirim dedikten sonra telefonu kapattım
"Memnun oldum eylül ben Damla" dedi
İsmimi nereden biliyordu diye düşünürken aklıma Ege'ye söylediğim geldi.
"Memnun oldum" dedim
"Çay içelim mi?" Diye sordu "kahve içelim mi derdim ama kahveyi pek sevmem evimde çok bulunmaz" diye ekledi
"Olur içelim" dedim
Yaklaşık 15 dakika sonra çay geldi
Çayı koyduktan sonra
Damla "ilk konuşmamız iyi olmamıştı" dedi
"Aynen" dedim
Okul üstüyle rahat değildim
"Üstüne bor şeyler vereyim mi?" Bu kız benim içimden konuştuğum her şeyi duyuyordu sanki...
"Çok güzel olur" dedim anında kırmızı bir pijama takımı getirdi.
Çok şirin duruyordu
"Şurada giyebilirsin"
Gösterdiği yere gidip verdiği pijamaları giydim.
Pijamalar tam geldi.
Kızın yanına gittim
"Bizim okula ne zaman geldin seni daha önce hiç görmemiştim" dedim
"Çok olmuyor, 2 hafta falan oldu" dedi
Ve ekledi " bunu boşver sana bir şey soracağım"
"Sor" dedim
"Çağatayın sevgilisi var mı? Benim arkadaşım yaklaşık 2 yıldır ondan hoşlanıyormuş"
Güldüm ve "yok" dedim
"Bunların arasını yapabilir miyiz?" Dedi
"Yaparız, sen kızı pazartesi günü bana göster, yarın okula gelemeyeceğim cumartesi pazarda okul yok"
"Tabi gösteririm" dedim
Biraz konuştuktan sonra uyuduk.

Uyandığımda tepemde Damla duruyordu
"Günaydın" dedi
"Günaydın" dedim
"Bende okula gitmeyeceğim, seni gideceğin yere bırakırım sonrada biraz işim var" dedi
Doğru gideceğim yeri bilmiyordum.
"Ben" dedim "nereye gideceğimi bilmiyorum"
Telefonunu uzatıp "al ara sor" dedi
Ege"yi arayıp konum atmasını söyledim
Konumu attı
Oraya giderken Damlayı yolda mağazanın yanında durdurmuştum okul kıyafetiyle yanına gidemezdim.
Damla "ben bir şeyler verirdim söyleseydin" dedi
"Zaten çok yardımcı oldun teşekkür ederim" dedim
Mağzaya girip pantolon t-shirt seçip kasaya gittim.
Evet yine salaklık etmiştim çantam yok, cüzdan da çantanın içinde.
İade edip mağazadan çıktım Damlanın arabasında bindim
"Neden almadın"
"Beğenemedim" dedim

Konuma doğru ilerledik

Ve geldik...

Damla gösterip "burası" dedi
Ona teşekkür edip arabadan indim gösterdiği yere gittim bu ev çok güzeldi.
Önce beni güvenlik karşıladı
"Kimsiniz"
"Ege'nin arkadaşıyım" dedikten sonra bahçeye girdim.
Tek anlamıyla burası muhteşem her yer yeşil insan huzur buluyor.

Zile tam basacaktım ki...

Arka bahçeden gelen sesler beni rahatsız etti.
Sesin geldiği yere ilerledim.
Evin duvarının ordan arka bahçeye baktım.
Ege ve bir adam.
Ege sinirli gözüküyordu.

Yüksek sesle "annem senin yüzünden gitti, sen şimdi hangi yüzle benim karşıma çıkıyorsun."
"Senin annen tam bir or**buydu ben bir şey yapmadım"
"Annem hakkından düzgün konuş !"
"Nankörsün oğlum sen, ben olmasaydım ne böyle bir ev ne de böyle bir ailen olacaktı."
"GİT BURDAN"
"Gitmeden önce göstermem gereken şeyler var" deyip telefonu gösterdi
Ege telefonunu alıp, o gösterdiği şeye baktıktan sonra...

Gözleri doldu ve elini yumruk yaptı.
"Sen yaptın" dedi
Adam gülüp "Aynen işim gücüm yok senin or**pu anneni öldürcem" deyince....
"Anneme or**pu deme!" Dedi Ege
Adam hala dalga geçiyordu hafif kahkaha atarak "dersem nolur diyeceğim " dedi
Ege masadaki bıçağı alıp eliyle döndürdükten sonra....

DEVAM EDECEK...

SEN BENİM ŞARKIMSINHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin