Çikolatamm

173 10 6
                                    


-Suho-
Teneffüs zili çaldığında iki ders saati geride kalmıştı bile. Baekhyun arkasına dönüp kolumdan tuttu:
-Hadi seksi şey benimle kantine gel. Üst sınıflarda yakışıklı var mı kesmiş oluruz hem. Dediğinde Jongin'in gözlerinin büyüdüğünü farkettim. Umarım gözlerinin belermesinin sebebi gay olmamızdan kaynaklanmıyordur. Zira kendisi bana 'Beybi' diye hitap etmişti.
Hala kolumu tutan Baekhyun'a:
-Benim yakışıklım gelir birazdan Güzellik sen git. Dedim, gözlerini kocaman açıp bir süre baktıktan sonra normal haline dönüp:
-Güzellik ismini söylediğimde seni görmemiştim. Sen bana öyle hitap etme. Dediğinde kahkaha attım. Yüzünü asmış, yanaklarını şişirmişti. Gözünün önüne düşen perçemi kulağının arkasına attığımda:
-Tamam be anladık. Seksisin işte! Niye ağır çekimde saçımla oynayıp beni etkilemeye çalışıyon! Diye cırladığında yine kahkahamı tutamamıştım. Bu çocukla kesinlikle çok iyi anlaşacağım diye düşünerek arkama yaslandım. Jongin kulağıma eğilip:
-Çok güzel gülüyorsun Vanilyam. Dedi ve dudaklarını yalayarak sınıftan çıktı. Arkasından bakakalmışken Baekhyun'un çoktan kalkıp Yoda'nın yanına gittiğini gördüm. O sırada kapıdan bir yakışıklı girdi.
-Amen yarebbim o neeee? Baekhyun bağırırken Chen ona çapkın bir bakış attı ve yanıma gelip Jongin'in yerine oturdu. Elini belime attığında Baekhyun yine cıyaklamıştı:
-Omo Omo!!! Yoksa senin yakışıklı bu yakışıklı mııııııı???? God why him??? Çok yakışıklıııı laaann gerçek miii buuuu!!!
Bağırırken işaret parmağıyla Chen'in yanağına dokunuyordu. Kulaklarımı kapatırken aynı zamanda başımı evet anlamında sallıyordum. Allahım bir insan nasıl bu kadar gürültülü olabilir yaaa. Chen yanağıma bir öpücük kondurduğunda kapıda Xiumin görülmüştü. Ellerine beline atmış bize bakarken el salladım. O da bana kalp attı ve Chen'i de alıp gitti. İkisi bir üst sınıftaydılar. Ve Chen tabi ki sevgilim değil.
-Wowwww az önce gelen şırfıntı kimdi. Niye o yakışıklıyı aldı yanındaaan?? Diye uzata uzata sordu Baekhyun.
-O şırfıntı Xiumin hyung. Chen hyungun sevgilisi olur. Chen hyung da benim çocukluk arkadaşım yani öyle sevgilim falan değil. Yanlış anlama olmasın daaaa.
(Y: da dırıdırırım dırıdırım beynim bana ihanet ediyor;))
Ben de onun gibi uzatarak söylediğimde güldü.
-Tüh yakışıklı çocuktu. Ama Allah var Xiumin'de eyiymiş. Gözleri çok tatlıydı yaa.
-Kimin gözleri tatlı? Diye sordu Jongin yanıma otururken. Teneffüste olanları ona anlatmıştık. Muhabbetin dibine vururken artık o kadar utangaç olmadığımı farkettim. Ama yine de yüzümü saklamak istiyordum. Özellikle en arkada oturan sesi de gülüşü de ayrı bir yakışıklı olan tipini görmediğim ama onun da çok yakışıklı olduğuna inandığım Oh Sehun'dan. Hoca sınıfa girdiğinde Jongin beni dürttü:
-Nerelere daldın Vanilyamm?
Uzatarak ve dudaklarını yalayarak söylediğinde kızaran yanaklarımı elimle kapattım.
-Bana öyle deme. Diye gayet sert olduğunu düşündüğüm sesimle söyledim. Ama nafile tabi. Neye uğraşıyorsam ben.
-Ama hem sınıftaki en beyaz tenli sensin hem de vanilyalı duş jeli kullanıyorsun.
-E yuh! Bağırdığımda tüm sınıf bana dönmüştü. Öğretmenden özür diledim. Tekrar Jongin'e döndüğümde sırıtıyordu.
-Saçlarını da çilekli şampuanla yıkıyorsun.
Dediğinde gözlerimi büyütmüştüm. Tahminimce dudaklarım o şeklini almıştı ki dudaklarımı iki parmağı arasına sıkıştırıp çekiştirdi.
-Yanımda oturuyorsun ya hani ondan biliyorum. Çilek ve vanilya kokuyorsun. Ve ayrıca tavşana benziyorsun. Dediğinde gülümsedim ve sonunda dersi dinlemeye başlamalıydım. Tabi Jongin'in bana bakışlarını fark etmeseydim. Soran gözlerle ona baktığımda yok bir şey der gibi kafasını salladı ben de önüme döndüm.
Saat ilerliyordu. Ders bitimine 5 dk kala hoca bırakmıştı. Jongin'se dersin başından beri bana bakıyordu. Kafamı önüme eğdim:
-Artık bakmasan mı Qara Jocuk. Diye mırıldandığımda gülümsedi.
-Qara Jocuk yakıştı bana. Ama senin bana Çikolatamm demeni tercih ederim Vanilyamm.

*KaiHo da şipleyebiliriz tabiiii

Beyaz Işık (Hunho)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin