Herkes acı çekmek zorunda mıydı?
Hayat kimseyi es keçmiyor muydu bu çırpınışın içinde?
Neden herkes acı nedir sorusunun cevabını çok ağır bir şekilde ölüp yaşayarak anlıyordu?
...Yine aynı dört duvarın içindeydi Asaf sanki çıkabilmiş gibi(!)
Kanser olduğunu anladığından beri bir kez olsun ağlamamıştı.
Kendine söz vermişti çünkü ağladığı zaman yenilgiyi kaybetmiş olacaktı.Ama artık çok zorlanıyordu küçük Asaf.
Ya artık şu duvarlar dile gelip konuşmalıydı onunla ya da hayat küçük bir umut bırakmalıydı avuçlarının arasına.Kimse neden onun için bu karanlık odanın ışıklarını açmıyordu?
...
Sefer Bey:Hadi ama kızım kitap okumaktan başka aktivitelerde var bu hayatta.Hayatının geri kalanına böyle devam ederse şaşırmam vallahi.
Yağmur:Baba sana kız salak hala o kapıyı açmaya gidiyor diyorum sen bana kızıyorsun hayır hiç mi merak etmiyorsun bu salak kızın şaftını o öcü nasıl kaydıracak diye.
Sefer bey kızının merak etti şey karşısında felç geçirip hemen oradan uzaklaştı mazallah deli kızı hiç iyi şeyleri merak etmiyordu.
...
Asaf:Baba daha ne kadar bu serumları çekerim dersin.
Yakup Bey:Az daha dayan kerata bunuda başaracaksın.
Asaf:Başaramazsam ne olur baba?
Babası ilk defa oğlunun sorusunu yanıtlayamacaktı.
Yakup Bey:Söyle bakalım kerata arkadaşlarının arasından görüşmek istediğin biri var mı doktordan izin alabilirim.
Asaf:O küçük kızı görmek istiyorum baba.
'Bu dünya herkese farklı sorular soruyordu ama sorun şu ki seçenekleride o yaratıyordu'
ŞİMDİ OKUDUĞUN
'Küçüğüm'
Short StoryBütün umutları bitiyor. Yıldızları intihar ediyor Gökyüzü kararıyor. Güneşi soluyor. En kötüsü de o ölüyor...