'Ya bu ne biçim bir alarm sesidir kardeşim böyle sustursun şunu biri!'
Diye söylenerek rüyamdaki çikolatalı süte veda ediyordum çünkü alarm reis sağ olsun.Asaf'la ıslandıktan sonra babamın çağırmasıyla gelmiştik eve
zaten akşam olduğu için öğretmenimle biraz konuşup yoldan geldiğimiz için erken yatmıştık.Yağmur gelebilir miyim?
Uyanmamak için kafamı soktuğum yastıktan kafacazımı kaldırıp gelene baktım.
Asaf neden gözü kapalı bir şekilde kafasını kapı aralığından çıkartmış benden cevap bekliyordu.
Gelebilirsin ama gelirken dikkat ette düşme?
Diyip güldüm ona çünkü neden gülmeyeyim.
Gözünü açıp birden gülmeye başladı o sırada refleksle gözüm aynaya kaymıştı.
Kafamı yastığa sürerken elektiriklenmiş olmalı ki saçlarımın bir kaçı amuda kalkmıştı.
Hemen durumu fark edip ona yastık fırlatıp bağırdım:
Çok komik sanki çık çık gelcem ben!
Salak bu çocuk daha gülüyordu neyseki sözümü dinledi afferim oğluma.Hemen yataktan kalkıp ay ve yıldızdan oluşan lacivert eşofmanımla siyah üstümü çıkartıp yerine siyah bir pantalon üstüne güzel bir sarı renk sweatimi giyip saçımı taradım ve sarı bir bandana takıp telefonumu cebime atıp çıktım odadan.
Merdivenden inip sağa döndüm ve beni karşılayan salona girip masaya döndüm birden herkes bana döndü.
Ne yani bunlardamı saçım açık bir durumdayken yemek yememe izin vermiyorlardı.
Ben bunları düşünürken babam bana seslendi:
Hadi ama kızım hepimiz seni bekliyoruz.
Ne yani o bakışlar yemeğe oturmam için miydi hepsi annemin suçu kadının burdan bile'o saçını toplamazsan seni topuklarından vururum.'tehtidini duymuştum.Onları çok bekletmeden babamın yanındaki yerimi aldım.Yakup Bey:Eeee güzel kızım rahat uyudun mu?
Yağmur:Uyudum öğretmenim teşekkürler.
Diyip gülümsedim önemli detay🙂Asaf:Masada yemek yemeği özlemişim.
Asaf'ın dediği ile kaşlarımı çattım ama imdadıma canım babam yetişti.Sefer Bey:O ne demek oğlum
Yakup Bey:Asaf genellikle odasında bir kaç şey yer birlikte en son 2 ay önce yemiştikte.
Gözüm birden Asaf'a kaydı babasına buruk bir gülümsemeyle bakıyordu.
Ne olmuştu o ilkokuldaki kendi dünyasını yaratıp çizen hayalperest çocuğa?
Ne hale gelmişti?Kim onu karanlığa itmişti kendimi yoksa korkularımı?
Ona baktığımı fark edip bana döndü ve bende ona gülümsedim oda karşılık verdi.Yemek biraz onlardan biraz bizden derken bitti bizde Asaf'ın odasına gittik.Ama gördüklerim beni yıkmıştı odası siyaha boyanmıştı duvarın birinde bir tahta başlık 'ölmek istemiyorum' altında tebeşirle çizilmiş çizgiler vardı.
~Eskiler~
Küçük Yağmur:Sen nasıl bir oda istersin Asaf
Küçük Asaf:Odam beyaz olacak çizdiğim tablolar,bolca ışık yayan aletler,güzel anılarımı içeren fotoğraflarım ve bir tahta olacak oraya unutmamam gereken şeyleri yazacağım.
~Şimdi zaman~
Yaklaştım tahtaya ve dokundum nolmuştu böyle bu çocuğa odasında hiç ailesiyle resmi yoktu çizdiği resimler yoktu neden olsun du ki zaten onun resimleri hep renkli olurdu.
Gözlerim buğulanmıştı ağlamamalıydım.Ona yaklaşıp sarıldım sanki 'bu savaşın galibi sensin'dercesine sonra fısıldadım kulağına:
Yüreğindeki ışıklar sönüp dünya karanlığa bulanana kadar burdasın sakın unutma sen bizim güneşimizsin çilli.Odama gidip getirdiğim ses bombasını aldım ve bir şarkı açtım.
Ben bunları yaparken o yatağına oturmuş beni izliyordu.
Biz galiba müzikle anlaşacatık.🌹Ressam neden siyah beyaz tüm resimlerin
Boyan mı yoksa mutluluğun mu yok senin
Neden hep huzursuzluk çıktı elinden
Özgürlüğü satmaya değer mi nefretinBana mutluluğu çiz boyansın ellerin
Her renkten koy kamaşsın gözlerin
Bozmasın onu ne gündüz ne de
Soğuk ve sessiz karanlık gece🌹Her söz onu üzüyor gibiydi sanki ona inatla bakıyordum kızıyordum çünkü ona yapmamalıydı bunu kendine.
Sonra gözü buğulaştı ve yanağından birkaç damla süzüldü.Ayağa kalkıp masasını kurcalamaya başladı çekmecenin sonundan sulu boya ve bir çok boya çıkardı adlarını bilmesemde sonrada son olarak bir tuval çıkardı.
Asaf:Resim çizmek ister misin?Hemen başımı sallayıp yanına gittim şarkı durmadan çaldı bizde çizdik emindim bu resim son aylarda çizdiği en renkli resimdi.
Bana onu asacağına söz verdi.
Ne kadar beni çizmiş olsada...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
'Küçüğüm'
Historia CortaBütün umutları bitiyor. Yıldızları intihar ediyor Gökyüzü kararıyor. Güneşi soluyor. En kötüsü de o ölüyor...