1.{BÖLÜM}

1.1K 19 0
                                    

Evde tek başıma koltuğa oturup bir elimde dondurma diğer elimde çekirdek tabağı ile televizyonda kanalları geziyorum ama sabah programları dışında hiçbirşey yok. Kapının çalması ile elimdekileri önümdeki sehpaya bıraktım ve kapıya doğru ilerledim ve kapıyı açtım.

Cansu: Rüzgar bey sizin burada ne işiniz var.
Rüzgar: Cansu acil şirkete gitmemiz lazım hadi babam ve Dubai'li ortaklar bizi bekliyor.
Cansu: Nasıl yani rüzgar bey ama Dubai'li ortaklarla yarın toplantımız vardı neden hemen şimdi.
Rüzgar: Hadi Cansu çabuk üstünü değiştir arabada anlatırım.

Rüzgar beye nezaketen elimle içeri davet edip hemen odama koştum ve üzerimi değiştirmek için dolabın kapağını açtım hızlı bir şekilde askıları kaydırıp kısa kalem siyah bir etek ve üstünede beyaz şifon bir tshirt alıp hemen giymek için odamın kapısını kapattım ve saçımı hemen kopuz yapıp ajandamı da aldıktan sonra salona geldim rüzgar bey beni görünce hadi dedi ve arabaya doğru yürüdük, arabaya binip kemerlerimizi bağladık sessiz bir şekilde ilerliyorduk.

Rüzgar bey arabada anlatıcağını söyledi ama yol boyunca hiç konuşmadı, şirket yoluna varmıştık artık ve tam kapının önünde durdu rüzgar bey ve ben arabadan indik ve şöför gelip arabayı aldı rüzgar bey eli ile önden gitmemi işaret etti.

Cansu: Rüzgar bey direk toplantı odasına gidiyoruz demi.
Rüzgar: Hayır Cansu önce odama geçelim sonra toplantı odasına geçeriz.

Rüzgar bey Bugün çok tuhaftı genelde çok konuşmazdık ben daha çok şirkette babası için çalışırdım ama Hakan bey işleri oğluna bıraktı ve oğlunu tembihlemişti beni işten çıkarmaması için o günden beri birbirimizi hiç sevmezdik sadece zorunlu iş konuşurduk ama Bugün evime kadar gelip beni almıştı ve şimdi çok sakin bir şekilde odasına gidiyoruz.

Asansöre binip 10. Kat düğmesine bastım ve çakmaya başladık rüzgar bey ara ara bana bakıyordu ama bir artniyetli yok gibi daha çok ne yapacağını bilmiyormuş gibi bakıyor ama neden kafamda Farklı Farklı düşüncelerle boğuşurken asansörün durmasıyla rüzgar beyle çaktık ikimizde hiç konuşmuyorduk, Rüzgar beyin odasının önüne gelince kapıyı açıp gir dedi ve sekreteri arayıp kimsenin odaya gelmemesini ve rahatsız etmemesini söyledi, kafam git gide daha çok karışırken artık sessizliği bozan ilk kişi ben oldum.

Cansu: Rüzgar bey neler oluyor yani Bugün çok tuhafsınız yani kusura bakmayın a-
Rüzgar: Cansu şimdi soru sormadan şu sözleşmeyi imzala bak imzaladıktan sonra herşeyi anlatıcam.
Cansu: Rüzgar bey ne sözleşmesi, neyden bahsediyorsunuz siz.
Rüzgar: Cansu soru sorma da ne dediysem onu yap.
Cansu: Rüz-
Rüzgar: İmzala artık şu sözleşmeyi.

Rüzgar beyin son bağırmasından sonra hemen kağıdı alıp bakmaya başladım ama bu çok farklıydı normal iş anlaşması gibi değildi ne olduğunu anlamadım rüzgar beyin bir kere daha bağarınca bende bağırma diyerek bağırdım ve kalemi alıp imzalamak zorunda kaldım gözlerim dolmuştu duygularımı kontrol etmekte çok zorluk çektiğim için gözlerimin dolduğu çok belli olmuştu.

Cansu: N'oluyo rüzgar bey neden ben bunu imzaladım ve neden bana durduk yere bağırıyorsunuz. Sonlara doğru sesim olduğundan yüksek çıktı rüzgar bey sadece gözlerime bakıyordu.

Rüzgar: Bak Cansu birbirimizden hiç haz etmediğimizi ikimizde biliyoruz şimdi sen bu sözleşme ne ve neden bana böyle davranıyor diyorsun çok haklısın a-

Cansu: Evet tam olarak böyle diyorum,neden buraya geldik sen toplantı var dedin bende geldim odama dedin geldim sonra sözleşme imzalattın zorla neden ya neden.

Rüzgar: Bu evlilik sözleşmesi Cansu.

Cansu: Ne ne diyorsun sen ya evlilik mi ya sen ruh hastası mısın.

Rüzgar: Bak Cansu bunu yapmak zorundaydım babam babam çok hasta tüm şirkete tatile gidiyorum dedi ama hastanede kalıyor yanına gittiğim zaman bana "benim bir gelinim ve torunum olsun istiyorum ölmeden önce görmek istiyorum" dedi düşündüm ve babam en çok seni seviyor seni kızı olarak görüyor bu yüzden sen Cansu.

Cansu: Bakın rüzgar bey üstüne basarak bey diyorum gerçekten Hakan bey için gerçekten çok üzgünüm bende onu babam gibi görüyorum bana babamın vermediği sevgiyi Hakan bey verdi en yakın zamanda iyileşmesi dileğiyle ama sizinle evlenmiycem illaki babanızın başka sevdiği insanlarda vardır ama rüzgar bey o kişi ben değilim.

Son sözlerimi söylerken Rüzgar'ın çenesinin kasılmasından ve elini sıkmasından kızdığını anlamıştım evet Hakan beyi severdim ama Rüzgar beyle evlenip üstüne de çocuk yapmicaktım tabiki. Rüzgar bey ayağa kalktı ve tam karşıma oturdu çok sinirlenmişti ne yani bana zorla bilmediğim bir sözleşme imzalatıp hemen ne dediyse onu mu yapıcam yok artık.

Rüzgar: Cansu sana zaten istiyormusun diye sormadım sözleşme imzalattım bana zoru kullandırma. Resmen bunları söylerken dişlerini sıkıyordu bu beni biraz ürkütmüş olsada hemen kendimi topladım bana hiçbirşeyi zorla yaptıramaz.

Cansu: Rüzgar bey ben böyle birşey yapmicam siz gidin sizin her dediğinizi yapıcak başka birini bulun. Sonlara doğru sesim sesim baya kısılmış ve cılız çıkmıştı ama bu bilerek olmamıştı tamamen istemsizdi.

Rüzgar: İyi o zaman Cansu sözleşmeyi anlamamıştın demi ben sana anlatayım eğer sözleşmeye uymazsan yani şimdiki gibi istemezsen 2 milyon dolar ödemen lazım ve kardeşinin tüm okul hayatı biter.

2 milyon dolar mı kardeşim mi bu hayatta annem ve babamı kaybettikten sonra benim tek dayanağım kardeşimdi ve şuan beni kardeşimle tehdit ediyo zaten kardeşim lafını duyunca gözümden yaşlar firar etmişti bile rüzgarın karşısında ağlamak istemiyordum ama çoktan başlamıştı bile hıçkıra hıçkıra ağlamam ile ne yapacağını bilemez halde rüzgar ayağa kalktı ve bana daha çok yaklaştı çömelmiş bana bakıp peçete uzatmıştı.

Cansu: Se.. sen tam bir pisliksin kimsesi olmayan bir kıza hayata tutunmasını sağlayan kardeşi ile tehdit ediyorsun onun hayatını karartmakla tehdit ediyorsun üstüne bir de hiç ödeyemeyeceğimi bildiğin para yığını koyuyorsun neden yapıyorsun bunları. Evet babanı bende severim ama babanın sevdiği sen hiç haz etmediğin insanla evlenip üstüne birde çocuk yapmak istiyorsun delirdin mi sen.

Rüzgar: Tamam Cansu artık ağlamayı kes.

Cansu ağlamayı kes lafı ile daha da çok sinirlenip hıçkırarak ağlamaya başladım ne yani durduk yere mi ağlıyorum ben senin yüzünden ağlıyorum ruh hastası adam.

Rüzgar: Cansu benim dediklerimi yaparsan kardeşin en iyi şekilde okuyacak ve en iyi işlerde çalışıcak sadece benimle evlenip en yakın zamanda babama bir torun verirsek bunları hiçbiri olmicak eğer sonra hala istemezsen çocuk bende kalır sende boşanırsın.

Bu söyledikleri ile daha çok sinirlenmeye neden olmuştu peçeteyle burnumu sildikten sonra konuşmaya başladım.

Cansu: Rüzgar sen ne diyorsun hem bunlar illaki olucak birde çocuğum olduktan sonra çocuğumu sana bırak gidicek miyim salak mısın sen.

Rüzgar: Ben sana istersen dedim kesin boşanıcaz demedim yani sonra çocuğu da alıp senden boşanıp gidicem deme diye önceden bilgilendiriyim ya bana alışırsın yada çocuk bende kalır çok nadir görürsün. Şimdi kendini toplarsan detayları konuşalım herşeyi.

SözleşmeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin