Bölüm 2

147 7 2
                                    

Medya: Eylülün kıyafetleri

Telefonun kulak zarımı delen aptal sesiyle uyandım. Hayır yani şöyle adam akıllı zil sesi yapsalar ölürler mi arkadaş! Hiç düşünmüyolar mı Eylül'ün sabah telefonu çalarsa rahatsız olabilir diye. Nomıssız vicdonsızlar -,- Telefon biraz daha çalarsa kapanıcak diye düşünerekten elimi başucuma doğru uzattım. Kim arıyo diye bakmaya ihtiyaç duymadan açtım.

+Aloooooğğğ kimsin seen nomıssız sabahın köründe beni aramaman gerektiğini bilmiyomusun arkadaş!

-Sabahın körü mü o-h-a!

Yüce allahım sen bana akıl fikir ondan öncede beyin ver. Amk ben nerden biliyim canın beni aradığını. Kaz kafa niye arayana bakmıyon!

+Euzubismillahirrahmanirrahim CAN!

-Buyrun benim?

+Ya ben şey seni şey sandım o yüzden şey dedim yoksa ben hiç şey edermiyim

Al işte tescilli mal -,- nece konuştum ben şimdi yarabbim!? Allam neden ben ya why me god WHY MEEE

-ahahahahahdagdsdfdfsfsdsgs

+ Ne gülüyon ya

-Uzatmada kalk üstünü giyin aşağıda bekliyorum

dedi ve suratıma kapattı nomıssız seqsi boy. Üşene üşene kalktım ve saate baktım. ANAM TÖVBE! Abi saat 12.30 puahahhahahagshagd. Uzun bi anırma arasından sonra tuvalete ışınlandım yüzümü yıkadım felan sonra tekrar odama ışınlandım. Hemen üstümü değiştirip çıktım.

CAN'IN AĞZINDAN

Çok şükür yarabbim. Hoplaya zıplaya geldi yanıma manyak sjshsjs.

+Günaydııııııığğn

-Sanada günaydııığğn

Kusursuz bi şekilde karşımda duruyodu. Sapsarı saçlaı, renki gözleri..

+Eeee nereye gidiyoruzz ben acıktım

Güzelliğinde kendimi kaybetmiştim tabi. NE DİYOM BEN YA CAN OLUM KENDİNE GEL

-Bende çok acıktım seni harika bi yere götürücem

dedim ve arabaya bindik..

Dana gibi yemek yemiştik. Kahvaltıda yenicek yenmicek her şeyi yedik çünq biz camış gençleriz -,- Yine eylüle bakarken kendimi kaybettim.. Biliyorum daha dün tanıştık ama sanki yıllardır tanışıyomuşuz gibi geliyo. Birden bire yüzünü astı. Telefonunda bir şeyler yapıyodu.

-Kötü bir şey mi oldu Eylül?

+ Yo hayır.. Yani aslında şöyle Ege nin telefonu kapalı. Biraz telaşlandım sadece.

-Ege?

+Dün bahsetmiştim ya çocukluk arkadaşım?

-He doğru hatırladım. Canını sıkma belki şarjı bitmiştir.

diye moral vermeye çalıştım. Telaşlı yüzü rahatlamış bi hal alınca benimde yüzüm güldü.

2 SAAT SONRA

Telefonum çaldı. Arayan eylüldü

-Alo Eylül?

+C-can yanıma g-gelir misin?

ağlıyordu..

-Nerdesin hemen geliyorum

Eylül adresi mesaj atınca o biçim bastım gaza. Tarif ettiği eve geldim. Etrafta polisler ve ambulans vardı. İçeri girdim. Kapının hemen önünde kan lekesi vardı. Koşarak eylülün yanına gittim. Bi köşede kafasını dizlerine koymuş ağlıyodu.

-Eylül

elimi omzuna koydum. Sesimi duyar duymaz bana sarılıp ağlamaya başladı. Ne olduğunu merak ediyordum ama sorsam anlatırken daha çok ağlar diye hiç bişey söylemedim. En sonunda merakıma yenik düştüm ve o aptal çenemi tutamadım.

-Ne oldu burda?

+Ege.. O, o kayboldu. Telefonlarımı açmayınca merak edip evine geldim. Kapıyı çaldım ama açan olmayınca bahçe kapısından girdim. Etrafa bakınırken yerdeki kan lekesini gördüm sonrada polisi aradım.. Can, egeyi kaybedersem ben yaşayamam!

En Çılgın Yaz TatiliHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin