Borç Ödenmeli - 11

840 25 11
                                    

Keyifli Tırsmalar...

Sabah uyanmıştım. Yavaşça kafamı kaldırıp saate baktım. Saat 9.20’yi gösteriyordu.Ailem çoktan gitmiş olmalıydı.Giyinip okula gitmek için daha 2 saatim vardı. Ayağa kalktım ve kıyafetlerimin arasına sakladığım sigara paketimden bir tane sigara aldım ardından yastık kılıfımın içinde sakladığım zippoyla sigaramı yaktım. 9.30’da çalacak olan alarmı iptal ettim. O sırada garip bir şey dikkatimi çekti. Laptopum açıktı ve notlar kısmında büyük harfler ile “BORÇ ÖDENMELİ” yazıyordu. Herhalde babamın fatura ödemelerini unutmamak için kullandığı bir yöntem diye düşündüm. Biten sigaramı küllüğe söndürdüm ve kokunun dağılması için pencereleri açtım.Evin içinde dolaşırken eski bir günlük buldum. Birden gelen sesle irkildim bu alarmın sesiydi.Günlüğü çantama attım ve sessizce küfrederek alarmı kapatmaya gittim. Ancak dijital saatimin “Sabah Alarmı” yazması gereken kısmında büyük harflerle “BORÇ ÖDENMELİ” yazıyordu.Ne kadar kendimi sakinleştirmeye çalışsam da,artık iyiden iyiye korkmaya başlamıştım.Hemen okul kıyafetlerimi giyip eşyalarımı alıp kapıdan çıktım. Yakındaki bir kafeye gidip her zaman yaptığım gibi bir sıcak çikolata söyledim.Ve zamanın geçmesi için günlüğü çıkarıp okumaya başladım.

İlk 5-6 sayfası anlaşılmayan ancak Latince veya İbranice olduğunu tahmin ettiğim kelimelerle doluydu. Babam bir etimolog(dil bilimci) olduğundan bu bana hiçte garip gelmemişti. Asıl garip gelen kısım ise sonraki sayfalardaki pentagramlar ve yemek tarifine benzer tarifti. Tarifin olduğu sayfanın yarısı yırtılmıştı. Okuyabildiğim kadarıyla Gerekenler kısmının başında haracın kanı yazıyordu devamı ise yırtıldığı için okunmuyordu. Sonraki sayfalarda ise bir soyun devam etmesi için şeytanla yapılan anlaşmayı ve ailenin en küçük erkek çocuğunun kurban edilmesi ile ilgili bir hikayeden bahsediyordu.Hissettiğim soğukluk ile ürperdim ve kafamı kaldırıp kitabı çantama attım. Sıcak çikolatamdan büyük bir yudum aldıktan sonra parayı ödedim.Kafamı kaldırıp gökyüzüne baktım.Hava iyiydi.Okula yürüyerek gitmeyi düşünüyordum hem yaşadıklarımdan sonra belki biraz kafamı dağıtmama yardımcı olurdu.

Okuldan çıktıktan sonra otobüse binip eve geldim.Kapıyı anahtarımla açıp içeri girdim. Garip bir şey yoktu.Kendi kendime saçmaladığımı ve bir çocuk gibi korktuğumu söyledim ve lambaya yöneldim.Işığı açınca,duvardaki işaretleri farkettim. Kitaptaki işaretler ile aynıydı. Arkamı dönüp var gücümle koşmak istiyordum ama ayaklarım bana itaat etmiyordu elinde sivri bir bıçakla karşımda duran babamın yüzündeki şeytani gülümse ile birlikte duyduğum son şey iki kelime oldu.

BORÇ ÖDENMELİ...

NOT: Medyada güzel bir kısa korku filmi var bi bakarsınız :))

Korku DurağıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin