Jungkook yüzünde hissettiği dokunuşlarla gülümsedi ve kucağında ki bedene daha sıkı sarıldı.
"Jungkookie, kalk artık"
Jimin eliyle sürekli sevgilisinin yüzüne dokunuyor ve huylanmasını sağlıyordu, uzandı ve yanağıyla dudağı arasına minik bir öpücük kondurdu. Uykusunu henüz alamamış olan Jungkook ise Jiminin ellerini tutmuş ve yana yatırıp arkadan sıkıca sarılmıştı. Tekrar rahat bir konuma gelip uykusuna devam etti.
Jimin ofladı ve Jungkookun güçlü kollarından ellerini kurtarmaya çalıştı, ama sadece çalıştı, çünkü Jungkook çok sıkı tutuyordu. Bir süre öylece durdu ancak sıkılmaya başlamıştı, bu da tekrar seslenmesine sebep oldu.
"Jungkook! Kalk artık, acıktım ben!"
Jungkook hafiften gözlerini açtı ve karşısında ki kendini sıkmaktan kıpkırmızı olmuş sevgilisine bakıp güldü, kollarını çekmiş ve yatakta gerilmişti.
"Acıktıysan git ve güzel bir kahvaltı hazırla, beraber yiyelim" Dedi Jungkook tişörtünü üstüne geçirirken, gülmemek için kendini tutuyordu.
Jimin şaşkınlıkla gözlerini açtı ve "Ben mi?" Dedi parmağıyla kendini gösterirken, Jungkook ona ve parmağına bakıp 'evet?' Anlamında kafasını oynatmıştı. "İyi de ben ne bileyim yemek yapmaktan, Sen neden yapmıyorsuun" Jungkook yataktan kalkmış ve hâlâ üstü başı dağınık, yeni uyandığı için karışmış saçlarıyla yatakta oturmuş, kendine dudaklarını büzmüş bir şekilde bakan sevgilisine döndü "Eğer öğrenmezsen bilemezsin ki sevgilim, ben bizim iyiliğimiz için söylüyorum. Bir tavuk faciası daha yaşamak istemeyiz ha?"
Jimin tavuk faciasının tekrar gündeme gelmesiyle kaşlarını çattı, ne zaman bu konu rafa kaldırılıcaktı?
"Bak ya yine aynı konu! Sana tavuk bozuktu diyorum!" Jungkook aklına gelen anılarla gülmeye başlayınca Jimin eline gelen ilk yastığı Jungkookun kafasına fırlatmıştı "Kes şunu!" Jungkook kahkahasını bastırmaya çalışırken durmuş ve ellerini havaya kaldırıp teslim olmuştu.
"Tamam, sustum. Hadi gidelim ve kediciğin karnını doyuralım~"
Jimin Jungkooka iğrenir gibi bakıp yataktan kalkarak banyoya yönelirken söylendi "Beni sana bağlayan şeyin ne olduğunu sorguladığım nadir zamanlardayız"
Jungkook mutfağa inerken ne dediğini duymuş ve gülerek bağırdı "Kalbin bana bağlı Jimin-şhi!"
Jungkook bağcıklarıyla mücadele eden Jimine bakıp bıkkınlıkla eğildi "Bebek misin sen?" Ellerini çekti ve ayakkabının bağcıklarını bağlamaya çalıştı, Jimin önünde diz çökmüş Jungkooka baktı "Ne yani, bağcıklarlarımı bağlayamıyor olmam beni bebek mi yapıyor?"
"Aa saate bak tam vaktinde çıkmışız, hadi gidelim!" Jungkook konuyu değiştirip Jiminin elini tuttu ve hızla yürümeye başladılar.
"Nereye gidiyoruz"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Little miracles || Jikook
Teen FictionPark Jimin ve Jeon Jungkook her bölüm farklı hikayelerde buluşur. -💦