(Multi: Bernis)
Tüm hayatım gibi bugün de sisli, karanlık bir gün. Her gün olduğu gibi bugün de kendimden tiksinerek uyandım. Her uyandığımda ölmeyi ne kadar çok istediğimi tahmin bile edemezsiniz.Hayatım boyunca hep başkalarının yaşamlarına özendim. Çevremdeki insanların koşup, yürüyebilmelerine hayranlıkla bakıyorum. Bu benim için çok önemli bir kabiliyet. Hep onlar gibi olmak istedim. Arkadaşlarımla dilediğince gezmek, kamp yapmak, gezmediğim ülke, ayak basmadığım yer kalmasın isterdim. Ancak bu içimde kalmış olan heveslerin hepsini lanet hastalığım ben daha beş yaşındayken yiyip bitirmiş, çocuk felci hastalığına yakalanmışım. Bu hastalık benden sadece yürüme kabiliyetimi almadı, yaşama sevincimi de aldı. Bunun en büyük sebebi ailemin ihmali. Hastalık belirtilerinden bihaber beni hep bakıcılara emanet ederek büyütmüşler. Büyütmüşler biraz fazla kalır. '' Büyümüşüm''.
Annemin anlatımına göre bakıcılarımı her konuda uyarmış. Özellikle aşı, hastalık durumları için. Ancak içinde bulunduğum duruma bakarsak bu uyarmanın işe yaramadığı kesin. Bu yüzden aileme bu konuda geçmeyen bir öfkem var.
Annem ve babam için varsa yoksa iş. Annem psikolog, babam ise iş adamı. Ben kendimi bildim bileli bitmek bilmeyen bir işleri var. Bernis adında bir kızının varlığının çoğu zaman farkında bile değiller bence.
Küçüklüğüme dair çok bir şey hatırlamıyorum. Yürüyebildiğimi bile hatırlayamıyorum bu benim için çok acı verici.
O yıllara dair en çok hatırladığım duygular acı, ağrı ve o sürekli değişen iğrenç bakıcıların bana uyguladığı şiddet..
Merhaba yeni hikayemle karşınızdayım. Umarım beğenirsiniz vote ve yorumlarınızı bekliyorummm. :)))
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK ENGELİ
Teen FictionÇok küçük yaşlarda geçirdiği çocuk felci yüzünden yürüme kabiliyetini kaybeden Bernis, yaşadığı tüm zorluklara karşı Serdar öğretmeni bir Güneş gibi doğacaktır hayatına, onun için bir umut olacaktır. Onu tanıdıkça bu umut Bernis'in hayatını mı aydı...