Hayatım boyunca hiçbir zaman odamın koridorun en sonunda olmasının bana bu kadar eziyet vereceğini ve aynı zamanda bir asırmış gibi uzun geleceğini hiç düşünmemiştim.
Gerçekten hiç ama hiç düşünmemiştim bunu.
Taehyung'un kucağında, başım boynuna gömülü, ağır ağır ilerliyorduk odama doğru ama bu zaman dilimimiz bana oldukça uzun gibi gelmekten ileri gidemiyordu.
Neden böyle geldiğini, hissettiğimi deli gibi merak ediyordum. Az önce yaşadığımız öpüşme ve ahlaksız anlarımız yüzünden mi, yoksa tamamen benim sabırsızlığımdan kaynaklı mıydı bu yavaşlık, hiç geçmeyen zaman hissi?
Kafayı yiyordum, birkaç dakika içinde tamamen aklımı yok etmişti bu adam.
Düşünceler eşiğinde boğulurken, bacaklarımı onun ince beline tüm gücümle dolamış olsamda bunun boşuna olduğunu gayet iyi biliyordum Yahut beni tutmasa saniyesinde yeri boylar, birkaç yerimi incitirdim ve o bunu biliyordu, adı kadar biliyordu.
Bu yüzden kaslı kolları belimi kuvvetlice sararak beni sıkıca tutuyordu. Bu yüzden kendimi tamamen ona teslim etmekte hiçbir sakınca görmemiş, tüm yükümü rahatlayarak ona vermiştim.
Ona teslim olmam o kadar hoşuna gitmişti ki, şeytan herif güzelce sırıtmış, kalbimi hızlandırmıştı.
Ona sunduğum teslimiyet oldukça hoşuna gidiyordu, çok fazla hoşuna gidiyordu öyle ki endimi sürekli ona bırakmam için garip bir çaba içerisine bile girerdi, emindim.
Boynuna daha da sokulup, gözlerimi kapatarak mırıldandığımda, omzumu öpüp, odamın kapısını beni daha da sıkı tutarak açmış, içeri adımlamıştı.
Yorgun muydum, bilmiyordum ama hissettiğim zevkin getirisiydi sanırım bu halsizliğim ya da taehyung'un tüm etrafımı saran hoş kokusuydu.
Uyuşmuş, oldukça halsiz ve uykulu hissediyordum sadece.
Öpücüğüydü sanırım kadar sersemleten çünkü çok güzel öpmüştü, çok fazla güzel öpmüştü beni.
Dudaklarımı istemsizce yalayıp onun tadını aradığımda, bulamamış sonrasında derin bir nefes almıştım.
Dudaklarımın şiştiğini hissediyordum. Hafif bir şekilde acıyordu.
Taehyung, sırtımı yatakla buluşturduğunda, onunda yanıma uzanacağını ve beraber uzunca süre huzurlu bir uyku uyayacağımızı düşünüyordum ama o sırtımı yatakla buluşturur buluşturmaz, dizleri üstünde yatağa çıkmış, saniyeler içinde şortumu sıyırarak, bacaklarımı aralamıştı.
Bu anilikle, olayı kavrayamadığım için nefesim kesilmiş, öylece bacaklarımı izleyeyen bedene odaklanmıştım.
Çok ani ve çok hızlıydı, şokta gibiydim ve anlıyordum ki onun zihni uyumak gibi masum düşünceler haricindeydi ve hiçbir şekilde uslu durmayacaktı.
Sonrası yine ağır çekim gibiydi ama biraz da hızlıydı.
Gözlerimin içine baka baka uyluklarıma eğilmesi, nefesimi tamamen kesmesi ve tuttuğu baldırlarımı, iri avuçları arasında sertçe sıkması.
Kapıda ki ateşli öpüşmemiz ve onun yaramaz parmağından dolayı çoktan etkilenmiş olduğum için bu hareketleri sonrasında karnımı içeri çekerek belimi kaldırmış, gözlerimi sıkıca kapatıp, üyeme değen burnu ile saçlarına asılmıştım.
Ben deliriyordum.
Altında kafayı yemek üzereydim ama o tıslayarak güldü sadece.
Bu çok garipti, ilk defa yaşadığım bir şeydi ve çok farklı hissettiriyordu kısaca anlatabileceğim bir türde değildi ve ben yine merak içindeydim, bu onunla yaptığım için mi, yoksa sadece yaptığım için miydi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fucking Game ✓
FanficKimtae: sana söylediğim ve senin yapmadığın her bir eylem için o deliğini becereceğim, Jeon. -- /2019