Love Lies -Jaeyong-

2

Taeyong evin kapısı çaldığında ayağa kalktı ve kapıyı açarak ona bakan kişileri inceledi. Jaemin deri pantolon ve kısa kollu tişört giymişti, Renjun siyah kot pantolon ve beyaz tişört giymişti, Donghyuck pijamalarla, Yangyang ise mavi şort ve turuncu tişört ileydi. Taeyong kapıdaki son kişilere Ten, Kun, Doyoung ve Jungwoo'ya baktı. Ten bara gidecek gibi, Kun ve Jungwoo ise büyükannelerini ziyarete gidecek gibi giyinmişlerdi, Doyoung'un giyiniş şekli ise Renjun'la çift görünümü veriyordu.

"Ten! Yalnız geleceğini sanmıştım..."

Ten ayakkabılarını çıkartıp içeri geçerken Taeyong'un kalçasına dokundu.

"Ne kadar sinsi olursak o kadar iyi, Yong. Hem bu veletleri ben eğittim, güvenebilirsin."

Yangyang ve Renjun koşarak içeri girerken, Jaemin 'aşk olsun hyung' diyerek girmişti.

"Peki Kun, Dodo ve Uwu?"

"Aklı başında birilere ihtiyacımız vardı!"

Kun ve Doyoung yavaşça sarılıp içeri geçerken Jungwoo Taeyong'a tatlılık yaparak gülmesini sağlamıştı.

"Kim hakkında konuşacağız?"

"Jung Jaehyun- Johnny."

Jaemin bağdaş kurarak oturdu ve yanındaki, Renjun'un omzuna kafasını koyan Yangyang'ı birazcık itti.

"Jaehyun hyungı tanırım,  onu Johnny'den ayırabilecek miyiz?"

Jaemin ağzını açarak Taeyong'a baktı.

"Jaehyun ve Johnny'i ayıracak mıyız?!"

Doyoung Taeyong'un uzattığı bir bardak kolayı alarak yudumladı, ardından küçük Taeyong'a cevap verdi.

"Taeyong Jaehyun'a aşık, Jaemin."

Taeyong diğerlerine de kola servisi yaparken gelen çığlıklarla güldü, Kun kulağını kapatıyordu.

"Jaehyun Johnny'den ayrılmaz, ne zaman görsem dibinde."

Taeyong da en son kolasını alarak Doyoung ve Kun'un aksine, diğerlerinin yanına, yere oturdu.

"Ama Johnny ayrılır, piçin teki."

"Taeyong! Yangyang burada."

Doyoung Kun'u kolunun altına aldı, Kun Doyoung'un göğsüne yerleşirken Ten dikkatleri üzerine çekmek için masaya vurdu.

"Johnny tam bir daddy, tek gecelik ilişkilere bayılıyor."

"Johnny'i aradan çekmeden Jaehyun'a ulaşamayız, Jaehyun sürekli Johnny'nin yanında. Johnny'nin dediği her şeye inanıyor, yani bu demektir ki, aldatıldığını söyleyerek onları ayıramayız. Johnny Jaehyun'un her şeyini de kontrol ettiği için ilk işimiz onları uzaklaştırmak."

Ten sırıttı ve mırıldandı.

"O zaman bizde ona aldatıldığını gösteririz,  sadece beni Johnny ile yakınlaştırın yeter."

"Bu çok kolay." Doyoung Kun ile cilveleşmeyi bırakıp onlara döndü.

"Johnny salı ve cuma günleri sadece içmek için bara gidiyor, pazartesi çarşamba ve perşembe insanlarla sevişmek için gidiyor."

"Salı, cuma ve hafta sonu da bebeğimi üzüyor..."

"Kendinden yapılı adama 'bebeğim' demen komik hyung." Renjun söylendiğinde herkesin gülmesiyle Taeyong ona tekme attı, şakadan.

Kun kafasını iki yana sallayıp Doyoung'un göğsünden kalktı ve sevgilisine bakarken mırıldandı.

"İnsanlar nasıl birbirlerini aldatabiliyorlar, hiç anlamıyorum."

"Onlar şerefsiz insanlar aşkım, sen merak etme. Ben senden başkasına bakamam."

"Hele bir bak, seni doğrayıp ben etinden kıyma yaparken, Yangyang kemiklerini köpeğine yedirir."

"Evet hyung, babam için her şeyi yaparım." Kun Yangyang'a öpücük attığında Yangyang'ın da atmasıyla Taeyong yüzünü buruşturup Jungwoo ve Jaemin'i kollarının altına aldı.

"Sevgi gösterilerinizi  kendinize saklayın, oğullarımın göz zevkini bozuyorsunuz."

Taeyong Renjun'u da dizine çekmesiyle Kun da ayaklandı ve Renjun'u kendine çekti.

Kavga başlamıştı.

"Bırak oğlumu Tae!"

"Onu ben doğurdum, oğlumu sahiplenemezsin!"

"Renjun Çinli ve evde Çinli olan benim!"

"Belki diğer babası Çinli, bırak oğlumu!"

"Bugün Perşembe, tanışmak için harika bir zaman!"

Herkes Ten'e döndüğünde Ten sırıttı.

"Hiç endişelenmeyin, sadece bana bir ay süre verin ki aralarını geri dönüşümsüz bozalım."

Ardından ayağa kalkarak Tae'nin dolabına ilerledi, seksi kıyafetler için en iyi yerlerden biriydi.

"Dolabımı dağıtma!"

"Kapa çeneni bebek!"