04. WBR

9 1 0
                                    

Ben Ertu Korak. Bugün 24 yaşında bir çocuğum.

Sevdiğim kadının çocuğu.

Gözlerimi açtım, beyaz tavanla yüz yüze geldik. Bir süre bakıştıktan sonra biri konuştu yanımda.

"Ertu." heyecanlı sesi gözlerimi hemen ona çevirmeme sebep oldu. Ah Akın.

"Abi, iyi misin abi?"

"B-bekle beni Cemreyi çağırmaya gidiyorum."

Cemre, yüreğimi deliveren aşk.

Dünyada kendimi ait hissettiğim tek hissin sahibi.

İsmini ilk duyduğum anın üzerinden sekiz yıl geçmesine rağmen hâlâ ilk defa duymuş gibi bedenime ufak bir kıvılcım gibi değiyor. Cemre, yeryüzündeki en kıymetli hazinem olarak göğsümde bir ömür yaşayacak.

Beni güzel düşüncelerimden çekip alan yine onun, çiçeklerin dans ettiği, sesi oldu. Sahi ne kadar zaman olmuştu bu sesi duymayalı. Ömrümün üzerinden kaç zaman geçmişti bu çocuksu sesi duymayalı. Umuyorum ki çok fazla zaman geçmiş olmasın. Kahrolurum.

"Ertu." sesin titremesin Cemre.

Çiçeklerin ağlamasın sesinde.

"Cemre, güzelim." sen hep gülümse. Ağlamak sana yakışmaz ki güzelim.

İki dudağının kıvrılışındaki yaşamı göster utansınlar.

"Yorma kendini, doktorlar yeni uyandığında yorgun olacağını söylemişlerdi." seni görünce yorgunluk mu kalır, Cemre?

"Sen varsın ya, hiçbir şeyim yok." sessizce yanıma gelip hastane yatağının üzerinde, hemen yanımdaki boşluğa oturdu. Sıcacık elleri buz gibi yanaklarımı yakıp geçti. Hissetmemek mümkün değil. "Ben çok korktum, sana bişey olacak, sensiz.."

"Şşt, güzelim ben seni bırakıp gider miyim hiç." bu bir sorudan çok Cemre'ye uyarıydı, asla bırakmayacağıma dair.

O sustu bende sustum.

Cemre hep sessiz konuşur, kimse onu anlamaz ama ben onu hep duyar hep anlarım. Onun dilini benim kalbim çözmüştü.

Cemreyle bakışmaya devam ettiğimiz sırada Akın odaya geldi. Olayların nasıl geliştiğimi anlattı. Anlatırken çok ağladı ve ben ilk defa Akın'ı karşımda ağlarken görmüştüm. Kalbim kırıldı, böyle güçlü bir adamın karşımda hıçkırıklara boğulması hiç alışkın olduğum şeyler değildir.

Tam üç gündür burada, bu odada uykudaymışım.

O gece Kerem oraya bir çok adamıyla beraber gelmiş.

Korkak herif.

Ben Cemre'ye söylediği sözler karşısında dirayetimi kaybedip üzerine saldırınca dışarıda 'her ihtimale karşın' bulundurduğu adamlarından biri beni omzumdan iki kez vurmuş, bunlar hatırladığım şeyler. Daha sonra Akın'ı ve beni arabadan indirip darp etmeye başlamışlar.

Baygınmışım.

Çok kan kaybetmişim.

"Ertu, kendime gelmem çok zaman almıştı lanet olsun. Ayıldığımda sen yanımda baygın halde yatıyordun çok korktum yoldan geçen arabaları falan durdurmaya çalıştım, durmadılar. Korktu hepsi durmadı."

O kadar aşşağılık düşmanlarımız birikmiş ki haddi hesabı yok.

"Akın, kendine gel aslanım hepsinin bedelini ödeteceğiz. Hem biz doğrunun yanındayız bize bişey olmaz." yüzünü azıcıkta olsa toplamaya başladı, ağlamasına dayanamam.

"Senden sadece dik durmanı istiyorum, bana bişey olmadı oğlum."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 13, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

SONSUZA DEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin