29.bölüm

859 54 25
                                    

Ne çok birikmiş anlatacaklarım, ne çok susmuşum ben bu ara ne çok yara almış kalbim umutlar biriktirmişim, hayaller kurmuşum ne çok inanıp güvenmiştim öyle ki bazen... Bazenler  sıgmıyor, yetmiyor içimde ki sessizliği anlatmaya şimdi bir deniz kenarında oturmuş dalgaların kıyıya vuruşunu izlemek istiyorum ama sadece izlemek hiç düşünmeden, gözlerim dolmadan  kursagıma harfler dizilmeden sadece izlemek kafamda sorularım olmadan cevapları beklemeden sadece bakmak bazen kendimi karşıma alıp anlatmak istiyorum olan biteni bak kızım diyorum bunlar sana neler yaptı sen ne kadar acı çektin unutma unutturma yaptıgım yanlışları verdigim fazla degerleri, fedakarlıklarımı yüzmeyi bilmediğim denizde bogulmamak için çırpanışlarımı karşıma alıp kendimi silkelemek istiyorum yapma kızım bırak o denizde bogul dinlen biraz demek istiyorum kendime sessizce dur çırpınma kafanda olan sesleri sustur dinleme demek istiyorum ama diyemiyorum o sesler öyle güçlü ki o seslerin sebebi kendi canımdan kanından olunca susturuluyorum dışardan bakılınca ne kadar güzel duruyoruz oysa birbiri için Her şeyi yapabilecek olan bir aile ama öyle degil işte bizim aile çok zor resme dışardan bakmak o kadar kolay ki keşke bende yapabilsem ne bilim işte annemle kavga etmek isterdim ben bana  kızsın ama beni görsün ben bir köşede kafamın içindekiler ile konuşmak istemiyorum ben annem ile konuşmak istiyorum ne şekilde olursa olsun belki de babamla ama ne degişir ki şuan bile o aile her şeydir diye dolanan ailemin yanında degilim tatilden döndükten sonra babaannem Salih amcamlarda kalmamı söylemişti böylesi daha iyi olurmuş bu benim agrıma gidiyordu ben o evde büyüdüm ama hiç o evin bir ferdi gibi hissedemedim  akşın 'ı benden ayırmaları beni etkilemiyordu o benden daha hassastı daha kırılgandı öyle miydi ki ahh çok pardon ama bu koca bir yalan kimse benden daha kırgın degildi o evde görmek istemediler sadece benim içimde ki kırılmış kız çocugunu görmediler şimdi gören insanı beni mutlu eden adamı benden almak istiyorlardı dün akşam eşyalarımı almak için büyük eve gitmiştim konuşulan her cümle o kadar canımı yaktı ki keşke yanımda Azer olsaydı adana'ya gidicek tam zamanını bulmuştu ama kızamazdım ona kadir ve savaş gelmişti adanada kalmışlardı bütün aile gerçek bir aile gibi orda olmak çok istiyorum bedenim bu camın önünde ama ruhum azerin yanında başım göğsüne sarılı gülümsüyorum bunun hayalini bile yaşamak beni huzurla dolduruyordu saadet ablamın  sesiyle arkama baktım masanın üzerinde duran telefonumu gösterip

Saadet =kuzum telefonun çalıyor durmuyor musun

Karaca = azer arıyor baktım ben

  Saçlarımı düzeltip azerin aramasını açtım her gün görüntülü konuşuyorduk Azer aramazsa yılmaz arıyordu ekranda görüntü gelince azerin arkası dönük deniz kenarında ki evin manzarasını izliyordu orası bizim evimizdi ama o adanadaydı yılmaz yine beni kandırıyorsan bu sefer yedim seni

  Saçlarımı düzeltip azerin aramasını açtım her gün görüntülü konuşuyorduk Azer aramazsa yılmaz arıyordu ekranda görüntü gelince azerin arkası dönük deniz kenarında ki evin manzarasını izliyordu orası bizim evimizdi ama o adanadaydı yılmaz yine be...

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Karaca = sizin ne işiniz var orda

Yılmaz = ya yenge bagırma ama abim duyarsa telefonu alıyor

sessiz haykırış Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin