Mümteni

747 12 5
                                    

...Fatih duydukları ile aynadan şaşkınlıkla baktı kıza. Gözlerinden ateşler çıkarıyordu artık.
"Neden bahsediyorsun sen? İki kez ödev için buluştun diye tanıyor mu oldun? Şeker çikolata verenlerin peşinede gidiyor musun?!"Bağırmıştı adam. Sakin kalamıyordu. Sabahtan beri hem kendi hisleri, hem de Hafsa'nın başkasına olduğunu sandığı hisleri ile uğraşıyordu. İçinde çağlayan duygulara mani olamadığı gibi, öfkesine de engel olamıyordu işte.
"Sanane Fatih! İstersem şekerin peşine giderim, istersem çikolatanın! Sana mı soracağım?"
Hafsa'da sakin değildi. Bile isteye Fatih'in dikine gitmek istiyordu. O, onu sevdiğini bilmesine rağmen gözünün içine bakarak dün ki kelimeleri söylüyorsa, o da onu sinir edecek şeyler söylemek istiyordu! Fatih arabanın hızını arttırırken, tekrar gürledi.
"Bana soracaksın!"Hafsa sinirden terleyen ellerini alnına götürdü. Ardından hırsla bağırdı.
"Neden? Kimsin sen?! Aile dostumuz ve çocukluk arkadaşım olmaktan başka, hayatıma böylesine karışabileceğin ne vasfın var senin söylesene?
"Fatih kararan gözleriyle yola çevirdi bakışlarını. Ellerinin altındaki direksiyonu, çekse yerinden sökebilecek kadar sıkı kavramıştı. Gözleri sinirden yanarken, toparlayamadığı aklıyla bir süre öylece kalakaldı. Bir şeyler vardı boğazından geçmeyen! Bir şeyler vardı kalbinin tam ortasına çöken! Bir şeyler vardı, deli gibi bu kıza vasfını anlatmak isteyen.
Hafsa'nın söyledikleri ile, kabul etmeye korktuğu hisleri bir bir çarptı yüzüne adamın. Ağabeylik değildi onunkisi. Çocukluk arkadaşı meselesi de değildi. Bu kız onun hayatının tam merkezindeydi ve bu aile dostluğunun çok daha ötesindeydi.

***********
yazar melektugceeee

************

KITAP ÖNERILERIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin