UFAK BİR MESELE | NİSBAR

Bölüm 12: Oyuna Devam

Bu bölüm için sınır 50 vote 40 yorum. Desteklerinizi bekliyorum canlarr. İyi okumalar...

Barış'tan:
Geri çekildiğimde Nisa nın yüz ifadesine gülmemek için zor tutmuştum. O gülünce yok denecek seviyeye gelen küçük gözleri tahmin edilemeyecek kadar açılmıştı. Muhtemelen Berkan ı öpeceğimi düşündüğü için Berkan a dönmüştü ve hala ona bakıyordu. Nisa nın yüz ifadesinin farkında olan Berkan benim aksime kendini tutmamış sırıtıyordu. Aynı sırada bana kaçamak bakışlar atmayı da es geçmiyordu. Neden Nisa yı öptüm diye sorgularsak elime fırsat geçmişken Nisa nın tepkisini ölçmek istemiştim. Sadece merak ve aslında şuan gördüğüm tepkiden memnundum. İçimden de olsa beni güldürmüştü.

Berkan: "Nisa gözlerin iriymiş senin kız" dedi nisa ya takılarak ve bu lafla daha fazla kendimi tutamamış gülmüştüm. Benim gülme sesimi duymasıyla şaşkınlığını üstünden atmaya çalışan Nisa bana sorgular bakışlarla bakmaya başlamıştı.

Berkan: "Oğlum sen de hiç öyle gülme. Sen ben dururken Nisa yı öptün hayırdır? " dedi bu kez bana laf yaparak aynı zamanda da bir cevap bekleyerek.

Muhtemelen Berkan ın bu sözleri Nisa nın az önceki bakışlarına tercüman olmuştu. Berkan a dönüp " Kusura bakma Beko'm ya hiç sakal öpesim gelmedi. Ben de diğer yanımda duran Nisa yı öpeyim dedim" diye yanıt verdim. Tabiki de şuan kaldırıp da Nisa yı denedim demezdim burada. Ayrıca yaptığım açıklama Nisa ya mantıklı gelmişti sanırım çünkü yüzündeki şaşkınlık ve sorgular ifade tamamen yok olmuştu.

Berkan: " Hiç öyle Beko'm diyerek gönlümü alamazsın. Çok alındım" diye omuz silkti ve kafasını Arya ya doğru çevirdi.

Arya: "Aa ama Barış bak kaç yıllık dostunu gücendirdin ayıp. Berkan ı da öp de gönlünü al bari" diye Berkan ın haline bakıp güldü.
Bu lafın üstüne gülüp "Berkan yavrum affet beni ama sakalların var" dedim ben de dudak büzerek.

Berkan: " Nolurdu? Dudağın mı eskirdi koçum" dedi normal moduna dönerek çıkışır bir tonda.

"Hee dudaklarım değerli kusura bakma kardeşim" dedim gülüp ekledim "Neyse devam edelim".

Berkan: "Sor bakalım hadi" dedi

"Madem çok heveslisin sana sorayım yavrum. Gerçi ben çoğu şeyini biliyorum da. Kızlar da öğrensin biraz" dedim.

Berkan: "Ulan var ya olur olmaz şey sorma bari." dedi. Pislik yapıp özelini çok dökmemden tırsmıştı. Gerçi yapmayacağımı da biliyordu ama insan bir acaba mı diyor işte. Öyle bir şey yapmayacaktım tabiki ama biraz eğlenmek ve Berkan ı terletmekten zarar gelmezdi.

" Bizim yenge nasıl? " dedim ciddi bir ifade takınarak. Sevgilisi olmayan Berkan ise anlamaz bir ifadeyle: "Ne? Hangisi?" demişti.

Bunu duyan Nisa ve Arya aynı anda: "Hangisi mi?" demişlerdi. Üstüne Arya: "Ulan Berkan sen de az değilmişsin köpek" demişti.
Nisa: "Nasıl ya harbi mi?" demişti.
Beklediğim tepkiler tam da bu yöndeydi. Sırıtarak Berkan ın kendini açıklamaya çalışmasını izledim.

Berkan: "Ya hayır ya hangisi değil. Kimden bahsediyorsun ki. Yani öyle biri mi var anlamında. Of Barış anlatamıyorum işte lan" dedi denizden çıkınca çırpınan balık gibi. Bunu görmemle gülüp daha fazla uzatmadım. Berkan ı biliyordum. Bundan 2-3 sene önce bir kızdan hoşlanıyordu. Kızla tanıştıktan sonra baya iyi arkadaş oldular. Berkan da arkadaşlığı daha önemli saydığı için hoşlanma hissini bastırmaya çalışmıştı ve kızla hala arkadaştılar. Tabi o zamandan beri başka bir kıza bir şey hissetmişliği yoktu.
"Tamam tamam. Yalandan öyle sordum." dedim gülerek ve ekleyerek "Beko anlatmak istediğin düzeyde yenge adaylarımdan bahsedebilirsin kızlara bence" dedim.