Breaking bones to feel like I'm alive
How kids get high
Need a feeling
***
''Pekâlâ, akıllı oynamamız gerekiyor.''
Devon iki elini de masanın üstüne yaslamış, düşüncelerinin içinde süzülürken odadaki insanları panik hâlinden kurtaracak bir plan kurmaya çalışıyordu. Aklına gelen ilk planı uygulamazlarsa her şey için çok geç olabilirdi, bu sebeple fazladan düşündüğü her salise aleyhine işliyordu. Mükemmel bir plan bulabilmiş olmamasına rağmen ayaklanması gerekti.
''Şu an yapabileceğimiz en akıllı hareket Michael ve Stormi'yi devreye sokmak olacaktır.'' dedi Zayn, Myra'nın elini kavramadan önce. Devon'ın bakışları ilk olarak ikisinin iç içe girmiş parmaklarına yönlense de kısa bir sürenin ardından Zayn'in gözlerine çıkmıştı. ''Evet, kesinlikle kalabalık gidemeyiz.'' diyerek onayladı onu. Michael ve Stormi'nin kimya ile ilgilenmeleri ceseti ortadan kaldırmalarında işe yarayabilirdi.
''Shawn'a ne yapacaksınız?''
Angel dolu gözlerle masanın etrafındaki insanları süzerken kendini fazlasıyla yalnız hissediyordu. Sadece saatler öncesinde travma geçirmişti ve içinden sıyrılmayı hâlâ başaramamıştı. Odadaki herkes Shawn'a ne olacağını biliyordu, belki biraz tahmin etmeye çalışsa kendisi de bulabilecekti fakat kalbindeki acı o kadar tazeydi ki bunu yapması imkansız hâle gelmişti. Angel'ı en iyi anlayabilecek kişi, bilinmeyen numaranın da söylediği gibi Niall'dı. Ona aynı zamanda eski sevgilisine benzediğini de yazmıştı ve bilinmeyen numaranın bu mesajları, kızı süzdüğü sırada düşüncelerinde dönüp duruyordu. Niall analiz etmeyi severdi. Dedektif polis olmasını her ne kadar Zayn'e borçlu olsa da doğuştan gelen bir yeteneği vardı ve zeki bir adamdı. Sevgilisinin intikamını aldığı gün ise hayatının en güzel günüydü. Onun huzura kavuşmasını sağlamıştı, bu sebeple Angel'ı çok iyi anlıyordu çünkü kızı teselli edecek herhangi bir durum yoktu ortada.
"Angel benimle kalabilir, onu bulaştırmanıza gerek yok. Cevabını öğrenmek istediğim bazı sorular soracağım zaten."
Niall'ın bu fikri ortaya atmasıyla birlikte Devon kafasındaki yap-bozun eksik parçasının tamamlandığını fark etti. Bir an önce harekete geçmek için odadakileri ayaklandırmaya başlamıştı. "O zaman Niall ve Angel, siz o geceye dair detayları konuşun ve bizi tehdit eden kişiye karşı herhangi bir ipucu yakalamaya çalışın." dedi odanın ortasına ilerlerken. Niall onu onaylamış olsa da Angel hâlâ kaybolmuş gibi görünüyordu.
"Stormi ve Michael da bir an önce Angel'ın evine gitsinler. Onları korumak için bizden birkaç kişiyi yanlarına vereceğim. Ama her ihtimale karşı Zayn'in de onlarla gitmesi gerekiyor çünkü polisler bizden önce gelirse onları oyalayabilecek tek kişi yine bir polis olur."
Bu plan Zayn'in aklına yatmış gibi görünüyordu fakat yalnız bırakmak istemediği Myra için endişeleniyordu çünkü kızın da hiç iyi görünmediği ortadaydı. Korkuyla sürekli kapalı telefona bakan esmer kız, gelen tüm o mesajlardan sonra geçmişinde yaptıkları bir hatanın vicdan azabını tekrar çekmeye başlamıştı. Bilinmeyen numaranın kim olduğuna dair en ufak bir fikri bile yoktu, yaptığı o büyük yanlışı sadece Zayn ve kendisinin bildiğini sanıyordu fakat açıkça görülüyordu ki yalnız değillerdi.
"Tüm bunlara gerek var mı?" dedi Ashton yüzüklü parmaklarını çenesinin altına yerleştirirken. Yüzünde herkesin aksine aşırı rahat ve kibirli bir ifade vardı. Devon'ın fikrini küçümsediğini saklama çabasına girmemişti.
"Ortadan kaldırdığım onca cesetten sonra bu işi gerçekten uyuşturucu üretmekten başka vasfı olmayan iki aptala mı veriyorsun?"
Ashton'ın bu tanımlamasından rahatsız olan Michael dalga geçercesine güldüğünde Stormi oğlanın omzuna vurdu. Kız, evinde bulunduğu adamın her lafına katılmak zorunda olduğunu biliyordu çünkü Chicago'nun en dokunulmaz adamına kafa tutmak gibi bir düşünce içerisine girmemişti.
