2 ARKADAŞIN MUCİZESİ

Anne Adayı

Ruggero karol'un dediğine karşın yüzünde başka bir zamanda asla oluşamaycak güzellikte tebessüm etti.

Karol uyuyana kadar ruggero yanında oturup uyumasını bekledi.
Küçüklükten beri karol uyuyamadığı zamanlarda yada kolay uyusun diye sırtını okşardı annesi.
Ruggero da gördüğü için uyuyamadığı zamanlarda sırtını okşardı.
Şimdide hızlı uyuyabilsin diye sırtını okşuyordu.
Uyuyunca kendi odasına gitti.
Yüzünde gerçekten mutluluğunu kanıtlayan gülümsemeyle duşa girdi.
Duştan çıkınca giyinip saçlarının nemini aldı ve vücudunu yatağına bıraktı.

Güzel günler bekliyordu onları.
En azından onlar öyle istiyordu.

Sabah olunca ruggero yüzünü yıkayıp mutfağa girdi.

Pek fazla bilgisi olmadığı için.
Bebeğe zarar verebilme ihtimali olabilir mi düşünüyordu.
Telefonunu alıp
Hamile kadınlar kahvaltıda neler yiyebilir?

Diye araştırdı.
Sağlıklı birşeyler hazırlamaya karar verdi.
Uyanıncada karol'a söylemek için bir kenara ayırdı.
Bundan sonra fazladan vitaminlere ihtiyacı olocağı için sağlıklı beslenmesi ve düzenli beslenmesi gerekiyordu.

Taze sıkılmış portakal suyu gibi sağlıklı birşey yoktu.
Bolca C- vimatini içerdiği için bağışıklık direnci artacak daha az hasta olacaktı.

Yumurta haşladı.
Kırmızı biberleri ince ince dilimledi.
Zeytin, peynir, reçel, marmelat tabaklarınıda masaya yerleştirdi.
Sırada uykucu anne adayını uyandırmak vardı.

Mutfaktan çıkıp karol'un odasına doğru ilerledi.
Kapıyı yavaşça açıp içeri girdi.

Karol ellerini karnının üzerinde baskı yapmayacak şekilde birleştirerek uyuyordu.

Normalde delice yatan karol kundaktaki bir bebek gibi hareketsiz yatıyordu.
Bu durum ruggero'yu çok şaşırmıştı aynı zamanda gözlerinin dolmasına yetmişti.
Annelik iç güdüsü diye buna deniyordu.
Her koşulda bebeğini korumaya çalışıyordu.
Hiçbirşey olmayacak olsada koruması gerektiğini hissediyordu.

Yatağın kenarına oturarak karol'a seslendi.

Güzeller güzeli anne adayı hadi bakalım uyanma vakti.
Size çok sağlıklı bol vitaminli bir  kahvaltı hazırladım.

Karol gözlerini açtı.
Ruggero yatağın köşesinden kalktı ve odadan çıktı.

Karol yataktan kalkıp lavaboya gitti yüzünü yıkamak için.
Başını lavaboya eğip yüzünü yıkadı.
Başını tekrar kaldırınca ayakları yere basmakta zorlanıyormuş gibi hissetti.
Duvara tutundu ve geçmesini bekledi.
Geçtiğini anlayınca odadan çıktı ve merdivenlere yöneldi.

Adım adım inerken son 5-6 basamak kalmıştı ki başı daha da şiddetli dönmeye başladı.
Etraftaki herşey bulandı görüntü kararmaya başladı.
Merdivenin yanlarına sıkıca tutundu.
Elleri o sıkıca tutunmak istesede bir türlü izin vermiyordu. Herşey gitgide daha da kararıyordu. Artık direnemiyordu siyaha teslim olmak üzereydi.
Bir süre öylece bekledi dönme hissi azaldı etraf yeniden renklendi bir adım atıyorduki heryer tamamen kararmıştı bu defa tutunamadı dönme hissi ve karanlık onu ele geçirmişti.
Bir yere tutunamıyor yada kıpırdayamıyordu tamamen kilitlenmişti.
Zorlanarak da olsa kollarını henüz belli olmayan ama orada kendinden bir parça olan karnına sardı...

Birtanecik okurlarım okuyup neden oy vermiyorsunuz?

Sınır mı koymalıyım bundan sonra?