0.7

430 53 64
                                    

Yerim aldığı şampanyalardan birini içmiş ve kafayı bulmuştu. İçinde su olmayan, boşaltılmış havuzun içindeydi.

Yüzüyormuş gibi yapıp kendince eğleniyordu, bu sayede bugün olanları unutacağını düşünüyordu.

Jaehyun ise henüz yeni çıktığı odasında üzerini değiştirmek üzereyken aşağıdan gelen sesler ile duraksadı. Kime ait olduğunu düşünüyordu ki atılan bir çığlık sayesinde anlaması çok da uzun sürmedi.

Aşağı inip kendine zarar vermediğine emin olduktan sonra gidecekti. Aşağı indiğinde iyi olduğunu gördü ve geri çıkmaya yeltendi ama onu gören peşini bırakmayarak ona seslenmeye başladı.

"Hey baksana! Su çok güzel!"
Jaehyun içi boş olan havuzdaki Yeri'ye kaşlarını çatarak baktı. Yeri konuşmaya devam etti.

"Adını hala öğrenemedim ya! Hastaneye götüreceğim zaman ambulansa beni almamışlardı ve senin kimliğinle halletmişler tüm işlemleri. Söylesene, adın ne?"

Jaehyun arkasını dönüp ellerini belinin iki yanına koydu ve derin bir nefes aldı. Kızın sarhoş olduğunu farkındaydı ve sızacağı zamanı bekliyordu merakla.

"Benim adım...",diyerek başladığı cümlesinin sonunu, Yeri'nin sızıp yere düşmesiyle getiremedi.

Onu öylece bıraksam mı diye düşünürken vicdanı el vermedi ve yanına gitti.

"Kalkmaya ne dersin? Hadi biraz daha yüz."

Kısa bir süre sonra Yerim gözlerini açtı yeniden. Doğrulmaya çalışırken hüzünlü bir halde konuştu.

"Aldatıldım değil mi? Unutamadım, bunu bile beceremedim. Yeterince güzel olmadığımdan mı bıraktı beni."

Jaehyun iç çekti ve ne diyeceğini düşündü. Aldatılan birisini teselli etmek de oldukça zor bir işti aslında. O kadar ki bunun için psikolog ve psikiyatrlar var.

"Öyle değil aslında ama sen inanmayabilirsin. Tanıdığım bir psikiyatr ile randevu ayarlayabilirim sana."

Yerim kaşlarını çattı.
"Hayır ya. Ben psikiyatrları sevmem hatta nefret ederim."

Jaehyun da kaşlarını çattı.
"Neden? Daha önce sana zararı falan mı dokundu bir psikiyatrın?"

"Hayır, daha önce hiç bir psikiyatr ile karşılaşmadım."

"O zaman neden nefret ediyorsun?"

"Bilmem. Soğuğum işte, sevemiyorum bir türlü."

Jaehyun alaycı bir gülüş atarken Yeri suratını buruşturdu.
"Komik mi?"

"Şuan nasıl gözüktüğünü görsen gülersin."

Yerim de aynı şekilde alaycı bir ifadeyle bakmaya başladı.
"Sen kendini unuttun herhalde. Buraya ilk girdiğimizde görevliler senin yaşlı bir kadın olduğunu zannetti."

Jaehyun kaşlarını havalandırırken, "Acaba kimin yüzünden böyleyim?",dedi.

Yerim de bilmiş bir ifade takınıp,
"Kendi aptallığın yüzünden. Benim intihar edeceğimi düşünmeseydin böyle olmazdın."

"Haklısın, en başından beri seninle muhattap olmamalıydım."

Yeri kaşlarını çatıp sinirle ona bakarken, Jaehyun onu kollarından tutup kaldırdı.

"Buraya geldiğimizden beri içip havuzun dibinden ayrılmadın. Yarın hasta olmamak için dua et."

Yeri hafif uykulu bir hâlde cevapladı.
"Hasta olursam bir gün daha kalır ve benimle ilgilenirsin, iyileştirirsin."

Jaehyun hafif bir kahkaha atarken,
"Tabii ya zaten ben senin bakıcınım, biletimi erteleyip dururum."

Yeri de hafif güldü.
"Yaşlı, kadın bir bakıcı. Bunu sevdim."

Jaehyun yine kaşlarını çatıp bakarken az öncesine kadar kolunda tuttuğu kızın başını omzunda hissetti. Uyuduğunu görmesiyle iç çekti.

"Yürürken uyuyabilir mi insan? Neyse iyi oldu bir süre konuşmayacak."





Okuduğunuz için teşekkürler. Geç gelen bölüm için üzgünüm. 💜

Dinner Mate ↔ yeri + jaehyun ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin