[story]
"sen ne yaptığını sanıyorsun?!"
kırmızı saçlı çocuk karşısında duran kendinden yaşça küçük olan çocuğa doğru koştu. elleri yakasını buldu. "böyle bir şeyi neden yaptın lucas? amacın ne? bana acı çektirmek mi? öyleyse aferin.
çünkü acı çekiyorum!" diye bağırdı Taeyong.
"ben de acı çekiyorum Tae."
taeyong ellerini çocuğun yakasından çekti. "annem öldüğünden beri, ben de acı çekiyorum." dedi lucas. "ah pardon, annemi öldürdüğünden beri." taeyong derin bir nefes aldı. "ben, anneni öldürmedim." dedi taeyong. "kim öldürdü o zaman?" dedi Lucas. "keşke o gün ben ölseydim. o arabanın altında ben kalsaydım. keşke o gün beni döverek öldürseydin. en azından şimdi ikimiz de mutlu olurduk." dedi taeyong.
Lucas bekledi. "sen ölünce annem geri gelecek mi?" diye sordu. "belki biraz olsun için rahatlardı. en azından beni gördüğünde annen aklına gelmezdi. keşke o gün ölseydim. bu yaşıma kadar acı çekmezdim belki. mutlu olurdum, öldüğüm için. ben senin anneni öldürmedim, ben o gün kendimi öldürdüm."
"sen ölünce hiçbir şey değişmeyecek. bomboş bir insansın, olmasanda olur." taeyong ağlamak üzereydi. Lucas'ta öyle. "evet öyleyim. bu yüzden beni hemen şimdi öldür Lucas. burada öldür. öldür ki, ikimiz de mutlu olalım."
Lucas yerde gördüğü cam şişesini eline aldı. derin bir nefes aldı. ve şişeyi fırlattı.
19.11.2020
11:01
😳🤐
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ya'abrunee, jaeyong
Short Storyya'abrunee, yokluğu ile yaşamanın acısına dayanamayacağın kişiden önce ölmeyi dilemek anlamına gelir.
