~•••~EMRİ-KAN/SAFKAN-I KARSAL
"Yapma"
bu ses vücudumu titretirken sesin geldiği yöne doğru döndüm.
Gördüğüm görüntüyle gözlerimi kıstım.Bir erkek vardı ama parlıyordu
Güneşin parlak ışınları gibiydi...
Bana güneşin o parlak ışınları hiç değmemişti.Ben hep zifiriydim.
Adamın siyah gözleri resmen teni gibi parlıyordu.
Adam sanki sanki ruh evet,ruh gibiydi.
Adamın siyah gözlerine bakarak sordum "neden,
ölmemek için bir sebebim yok"Adam alayla gülümseyerek kulağıma yaklaşarak fısıldadı;
"Bekle sadece bekle intihar etmene gerek kalmayacak, zaten ruhlar aleminin yeni hedefisin onlar senin canını alana kadar bekle zifiri"Ve bir anda yok oldu.
Etrafımda döndüm ama yoktu.
Neydi o öyle.
Hayal olamayacak kadar gerçek olduğuna eminim.Ayrıca bana 'zifiri' demişti.
Bu ismi ben kendime koymuştum.Adım gibi Safkan değilim çünkü zifiriydim ben zifiri.Yerden aldığım küçük ama keskin taşı sertçe uçurumdan aşağıya attım.
Taşın sivriliğiyle kesilen işaret parmağıma kısa bir bakış attım,orda bile gördüm ben ölümü.
Neden yapamadım neden intihar etmedim. Şimdiye çoktan paramparça olmam gerekmezmiydi.
Hayır hayır bedenimden bahsediyorum ruhum zaten paramparça,kırık.Ve o kırığa hafiften sızan güneş ışınları yangına sebep oluyordu.
Ama o yangında bu zifiriyi aydınlatarak hayatta tutuyordu.
Keşke hayatta tutmasaydı.O yangın olmasa güneş doğmasaydı.
Her hamlem ölüm kokarken neden hala hayattaydım?
Uçurumun kenarına oturarak ayaklarımı sallandırdım.
'Parlak adam' o adam nerdeydi şimdi. Nasıl birşeydi o öyle.
İnsan olamayacak kadar güzeldi.Ayaklarımı uçurumdan çekerek ayağa kalktım.
Evime doğru yürüdüm.Yağmur yağmaya başladı.yırtık ayakkabıma giren sular umrumda değildi.
Yıkık dökük evime girdim.Üstümdekilerden kurtularak aynadaki aksime baktım.
Yüzümdeki çizgiler ruhumdaki yaraların yansımasıydı.
Ellerimde düşüncelerimin tozlu kalıntıları vardı.
Kalbim bin parçaya bölünmüş zar zor hayata tutunuyordu.
Zihnimin bir köşesinde duran geçmişimden kalan anılar gizlice bedenime zarar veriyordu.Beyaz tenim ama beyaz tenimi kapatan şiddete dair izler.
Kahverengi uzun saçlarım.
Renksiz gözlerim.
Evet gözlerimin rengi yoktu renksiz puslu gözüm.
Ama ben beyaz değilim ben beyaz sayfanın üzerine dökülen mürekkebim.Zaman geçtikçe rengi dahada koyulaşan o mürekkep.
Madem mürekkeptim.Neden bir mürekkep gibi özgürce yayılamadım.Neden kanatlarım kesik.
Peki benim kanatlarımı kim kesti?
Hiç olmayan kanatlarımmı?Hani bazen deriz keşke hiç doğmasaydım diye.
Ben bazen değil hep dedim bunu.
Her gün,her saat,her dakika,her saniye dedim.Yatağıma yavaşça uzandım.
Yoruldum artık bedenimin değil ruhumun yorgunluğu.
Yoruldum;
Sevmekten
Olsunlardan
Buda geçerlerden
Ağlamaktan...Bu Zifiri ruhunun yorgunluğuyla kendini uykaya bıraktı.
Kurumuş dudakları,solmuş yüzü,şuan kapalı olsada renksiz ve puslu gözleri.
Sırtında,yüzünde,bacaklarında her yerinde şiddete dair izleri vardı.
Haklıydı o Safkan olamazdı.Kanı kötülükle doluydu,saf değildi.
Ve yine haklıydı o ZİFİRİYDİ....
Kırık,demirleri çıkan yataktan kalktı.
Banyoya girerek suyun bütün vücuduna dağılmasına izin verdi suyla buluşan yaraları acıyordu.Sızlıyordu.Birazda kanıyordu.
...Pencerenin yanına oturdum.
Bahçenin bir köşesinden bana göz kırpan meşe,
Aklımı kurcalıyor,
Dikkatimi yaşamın bütününden çekip ölümün eksikliğine katıyordu.
Bunun için bana kızmamalılar.
Zihnimin kontrolü hiç bir zaman kalbimden geçmemişti.Meşe ağacına yaşlanmış bana bakan o parlak adamı gördüm.
Teni yine parlıyordu.Emin olmak amacıyla gözlerimi kapatıp yeniden açtım.
Yine ordaydı.Gülümsüyordu.
İlk defa biri bana gülümsüyordu.
İlk defa biri bana aşşağılayıcı bakmıyordu.Koşarak bahçeye çıktım.
Yine ordaydı,gitmemişti."Kimsin sen neden peşimdesin ayrıca insan olmadığın kesin nesin sen" dedim yüksek çıkan sesimle.
"Ben KARSAL senin ruhuna ait olmak isteyen kişiyim"
"Şizofren felanmısın ya sen"
Önce sözlerime alayla güldü.Sonrada sertleşen yüz ifadesiyle beni hızlı bir hareketle meşe ağcına yaslayarak boğazımı sıktı.
"Senin ruhuna sahip olmak için burdayım intihar etmeye kalkma çünkü seni ancak ben öldürürüm aksisine izin vermem"
&&&
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EMRİ-KAN
FantasyBiz karanlıkta boğulurken tanrı cehennem kapılarını araladı Kana bulandık yanmadık Kana bulandık aydınlanmadık Kana bulandık kül olmadık Bizi yaktı bizi kül etti bizi ruhlar ele geçirdi. BİR RUH BİR İNSANA AŞIK OLABİLİRMİYDİ ??? SAFKAN'IN RUHU KA...