BÖLÜM 2

155 16 5
                                    

Bir insan en fazla bu kadar saçmalar.

"İstiyosarsan gidebilirim ama iade kabul etmiyorlar." bunu biliyordu.Tıpkı benim, burdan çıktığımda bir başkasına satılacağım gibi.

"Sanmıyorum küçük. Bundan sonra olmaz." her ne kadar hiçbir şey anlamasamda konuşmadım. Sadece baktım. Boş ve duygusuz, olmam gerektiği gibi.

"Bana cevap ver!" sesindeki aldatıcı yumuşaklık beni korkutmaya başlamıştı.

"Konuşmam yasak."

"Sabahtan beri yenimi aklına geliyo bu?" hayır tabi ki. Bu sadece benim küçük yalanım.

"Efendim ne söyleme mi ister?" Delici gözlerinin en derinine bakarak soylediğim alay dolu bu cümle onu sinirlendirmek yerine eğlendirmişe benziyordu.

"Aferin kızıma. Gel gidiyoruz." Elimden tutmuş ve ben daha ne olduğunu anlamadan beni çıkışa yöneltmişti.

"Sen ne yaptığını sanıyosun." döndü ve baktı.

"Haklısın,seni bu şekilde dışarı çıkaramam-nihayet tam bir zorba olduğunu fark etti-al şunu giy." Ne? Tamam beni bırakmasını beklemem saçmaydı ama elbisemden daha uzun ceketini bana giydirmesi...İşte bu çok daha saçma.

"NE! Sen ne yaptığını sanıyorsun?"

"Seni burdan çıkarıyorum ufaklık."

"Bu imkansız." dedim.

"Paranın alamayacağı sey yoktur."

"Bunu deneyen ilk kişi değilsin." Kaşlarının ortasında beliren damar iyi haber işaretcisi olamaz heralde.

"Yürü." Artık sesi eskisi kadar yumuşak çıkmıyordu. Beni Gülşah'ın önüne, yere fırlatmasıda öfkesinin sadece sesiyle sınırlı olmadığının bir kanıtıydı.

"Ne kadar!" Sorusu kulağa emir gibi geliyordu. bana karşı nazik olan (!) adam insanlara aynı şekilde davranamıyordu sanki. Nefretini onların üzerine kusuyordu.

"Umut satılık değil." Pazarlığa bak be!

"Çünkü kiralık." Bora'nın alay dolu bu sözü komik gelmişti bana. Gerçek ama trajik.

"Ne demek istiyosun." Ya Gülşah'ta anlamamıştı yada bilmezlikten geliyordu.

"Onu yaşadığı süre boyunca kiralıyorum. Her saniyesini." Ama neden?

"Neden böyle bişey yapalım." Buraya kadarmış Bora Ateş. Her ateş gibi sende söndün.

"Çünkü bu kızı bana vermediğiniz sürece kendinizi ölü sayabilirsiniz."

"Sen kendini ne sanıyosun! Umut burda kalıyor."

"Bir sorun mu var Bora bey?" Bu beni buraya getiren piçti. Eve genelde uğramaz. Yeni bir kız yada büyük bir müşteri yoksa.

"Evet var." dedi.

"Gülşah!Bora bey neden şikayetçi?"

"Umut'u yanına almak istiyor." dedi Gülşah.

"Bora bey başka bi kızı verebiliriz ama Umut olmaz."

"Neden?" dedi Bora.

"Siz onu neden istiyosanız diğer insanlarda o yüzden istiyor."

"Uzatma ne kadar istiyosan söyle." dedi Bora.

Sonunda olmuştu.Bora beni o cehennemden kurtarıp kendi cehennemine götürüyordu.

Biliyorum biraz kısa ve geç geldi ancak yazacak zamanım olmuyor. Bulduğum fırsatta yazmaya çalışıyorum fakat fazla fırsatım olmuyor.

Sınır koymak istemem ama okuma ve beğeni oranı arttıkça yeni bölüm daha sık gelmeye bşlar.

Küllerden DoğmakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin