16

1.6K 159 87
                                    

James oturduğu yerde kıpırdamaya başlayınca James'in uyanacağını anlayıp, gözlerini kapattı. James'in esnediğini duydu ardından yavaşça oturduğu yerden kalktığını. Bir kaç adım sonra tam Ashley'in önünde durup elini Ashley'in alnına koydu.

"Ateşi düşmüş artık gidebilirim."

Dediğini duydu ve gittikçe uzaklaşan adım seslerini. Biraz daha bekledikten sonra gözlerini açtı. Madam'a seslenip daha iyi olduğunu söyledi. En azından artık burnu akmıyordu ve ateşi yoktu. Madam'ın çıkmasına izin vermesiyle yavaşça toparlanıp gryffindor kızlar yatakhanesine uğradı. Hızlıca duş alıp cüppesini giydi. Saçını hızlıca tarayarak salık bıraktı biçim değiştirme kitabını alarak büyük salona indi. En son ne zaman yemek yediğini hatırlayamıyordu ama oldukça açtı. Tabağına önünü geleni doldurup hızla yerken

"Yavaş ye de boğulma."

Sesini duydu. Bunu söyleyenin Remus olduğunu görünce omuz silkip yemeye devam etti. Karşısına oturan Remus'a kaşlarını çatarak baktı.

"Senin hayatımın aşkı ve diğerleri ile ilgileniyor olman gerek miyor mu?"

Remus sırıtarak

"Kesinlikle.. Hayır. James duş alıyor diğer ikisini uyandırmadım. Bütün dersleri kaçırdıklarında benden not vermem için yalvaracaklar ve ben de onların yalvarmasından zevk duyarak istediğim bazı şekerleri aldırtacağım."

"Remus beni korkutuyorsun ama planın hoşuma gitti."

Beraber kahvaltıyı hızla yaptılar. Biçim değiştirme dersinde beraber oturdular. Remus'un dediği gibi James gelmişti. Ama Sirius ve Peter ortalıkta görünmüyordu. Birbirlerini sırıttıklarında Ashley çapulcuların muzipliklerinden bir şeyler kaptığını anladı. Derste yine nesnelerin biçimlerini değiştiriyorlardı ve Ashley'e göre bu oldukça sıkıcıydı. Her ne kadar gryffindor olsa da McGonagall'ın dersinde uyuklayacak kadar değildi. Sıkıntı ile nefesini bıraktığında James ile göz göze geldi. Hızlanan kalbini görmezden gelmek oldukça zordu. Soğuk bir bakış atıp önüne döndü. Bu Ashley'in 'seni takmıyorum' deme bakışıydı. Ders bitiminde dört parșomenlik ödev olduğunu duyuran McGonagall yüzünden morali oldukça bozulmuştu. Neden ödevlerin parșomen sayısının uzunluğundan sadistçe zevk duyduğunu bilmiyordu ve bilmek isteyeceğini de sanmıyordu. Bir sonraki dersinin boş olmasının verdiği rahatlıkla gryffindor ortak salonundan kızlar yatakhanesine geçiş yaptı. Biçim değiştirme kitabını bırakırken ödevi yapmasa ne olacağını kafasında tarttı. Haftaya teslim edilecekti yani sonra yapabilirdi. Kendini kandırarak karagöle gitti. Ayaklarını suya sokup gözlerini kapattı. Hafif bir tebessüm oluştu istemsizce dudaklarında. Başını geriye yasladı. Saçlarının beline doğru döküldüğünü hissetti. Umursamadan yüzüne gelen güneş ışınlarının keyfini çıkardı. Yani yaklaşık beş dakika kadar. Huzurunu bozan çapulcuların sesiydi elbette.

"İddiaya varım bu dolunayda dolunayda en fazla yarayı Patiayak-"

"Sussana çatalak!"

Remus'un kendisini gözleri ile işaret ettiğini anladı. James'in anlayış ile kabaca 'ha' sesi çıkarmasını dinledi. Hâlâ ona baktığını biliyordu. Şu an büyük ihtimalle kaşları çatık Ashley'i izliyordu. Ashley içinden onun şu an ne yaptığını tahmin ediyordu.

'Şu an önüne döndü. Benim burada olmamdan rahatsız ama benim bu kadar neşeli olmamdan ötürü şaşkın.'

'Şimdi de Black'e döndü. İki hafta sonra olan Slytherin-Gryffindor maçından bahsedecek. Demek ki Black ve Pettigrew uyandı ve çapulculara katıldılar.'

Gözünü saniyelik açtığında Peter ve Sirius'un orada olduğunu görüp böyle bir tahminde bulundu. Gözünü açtığını kimse görmeden geri kapattı.

Ay YüzlüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin