İLK ADIM

440 39 55
                                    

Bizler dünyaya gelmek için annemizin rahmine düşen tohum olduğumuzda ilk adımımızı atmış oluruz. Sonra büyür, okuma yazma öğrenmek için ilkokula başlarız. Sonra ortaokul, lise, üniversite...derken hep yeni ortamlara gireriz. Yeni kişiler tanırız. Zamanla kimisi unutulup gider kimisi ise unutulmayacak kadar yer alır hayatımızda....

Tıpkı Elya ve Kader gibi. Üç sene boyunca, lisede aynı sınıfta olmalarına rağmen pek fazla samimi değillerdi.

Fakat dershaneye gittikleri zaman diliminde birbirleriyle daha yakın dost olup birbirlerine destek oldular.

Beraber aynı üniversite'ye gitme kararı alsalar da önceden planlanan ile zamanı geldiğinde yaşanan hayat hiçbir zaman uyuşmaz.

En başta kararlaştırdıkları okulda olmasa bile beraber olmak için Kader, aynı okula tercih vermek istedi.
Elya bu durum karşısında itiraz etti.

Arkadaşının hayalindeki üniversiteyi ne kadar çok istediğini biliyordu.

Bunu bile bile izin veremezdi.

O başkası yüzünden yaşadığı hayata tutsak olabilirdi fakat başka biri onun yüzünden tutsak olamazdı.

Kader hayali olan İzmir Üniversitesini tercih edip gider.

Elya yaşadığı şehirdeki üniversiteyi kazanır. Geçen sene de bıraktığı okuldu.

İki samimi arkadaşın yollu burda ayrılır.

"Hadi eşyalarını odana taşıyalım sonra da yemekhaneye gidip akşam yemeğini yiyelim, kurt gibi açım."

Elya, geçen sene bıraktığı bölümde en yakın olduğu arkadaşına kafasını sallayıp eşyalarını odasına taşıdılar.

Odalar bıraktığı gibi; dört yatak, dört tane uzun ve küçük dolap, odayı aydınlatan bir pencere ve pencerenin altındaki duvarda, duvarların renginde yeşil küçük bir petek. Giriş kapısının sağında mini bir buz dolap ve onun yanında da kapısının kilidi kırık mavi renkte bir eşya dolabı. Yerler kirli, dolaplar tozlu, oda havasızdı.

Belli ki odaya gelen ilk kişi o olmuştu.

Odayı havalandırmak icin pencereyi açan Halime, Elya'nın elindeki çantayı aldı.

Kısa sürede odaya yerleşen Elya, dolabın içini silip kıyafetlerini yerleştirirken Halime yatak örtülerini çamaşırhaneden aldı.

Kısa sürede işleri biten ikili yemekhaneye doğru yol aldılar.

O akşam arkadaşıyla biraz sohpet etti. Okulu bırakıp gittikten sonra başına gelen bütün olayları anlattı. O anları anlatırken bir senede, bir ömüre sığdırılması gerekenden fazlasını yaşadığını anladı.

Gerçekten, insan bir senede bu kadar olay yaşayabilir miydi?

O akşam geç saatlere kadar dışarda oturdular.

Güvenlik görevlisinin gece 11 kuralını hatırlatmasıyla beraber oturdukları yerden kalktılar.

Halime, odada yanlız kalmaması için ne kadar ısrar etse de Elya itiraz ederek yanından ayrıldı.

Devlet yurdunda kaldığı odaya gidip önce duş aldı. Daha sonra Kader'in, İzmir'e gidip gitmediğini merak ettiğine dair bir mesaj attı.

Cevap gelmeyince, dört kişilik bir odada ilk gelen olduğu için tadını çıkarıp erkenden uykuya daldı.

Güne alarm sesiyle uyandı. Erkenden okula gidip her iki bölümünün de ders programını öğrenip kesişen derslerin hocalarından yardım isteyebilirdi.

ARAFHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin