Berkay la salona geçerken babamlar Çetin ve Melisa'nın cesetlerini taşıyorlardı. Melisa'nın her yeri kan içindeydi. Amcam onu taşırken babam da Çetinin bedenini omzuna atmıştı ve kafasını elinde döndürerek arabaya atmıştı. Bunu görmek beni güldürmüştü.
"Evet melezcik artık şu öfkeni kontrol altına alma zamanı geldi. "Berkayın dediği ile artık babamlara bakmadım.
" kontrol edebiliyorum. "
"Peki o zaman kanıtla"
"Kanıtla derken. Nasıl yani? "
"Ya da kanıtlama sana inanıyorum." Dedikten sonra sanki uzaklardan gelen bir kokuyu almak için nefesini derin bir şekilde içine çekmişti. "Oh şu bizden birkaç adım uzaklıktaki insanın kokusu alıyor musun? Düşünsene onlardan birini ele geçiriyorsun. Ve o atar damarındaki sıcak kanın tadını çıkartıyorsun. Boğazından sıcak bir şekilde akması. "Berkay böyle anlattığında göz altlarımdaki damarlar belirginleşmeye başlamıştı. Onun görmemesi için hemen arkamı döndüm.
"Evet Alara çok güzel kontrol edebiliyorsun sevgilim" aşağılar gibi söylememişti. Ama ben öyle algılamıştım. Ve bu beni aşırı derecede sinirlendirmişti. İçimde yavaş bir öfke büyümeye başlamıştı.
Berkay bunu fark etmiş olmalı ki yanımda geldi ve beni kendine çevirerek ellerimi tuttu. "Şimdi şu öfkeni kontrol edelim mi?"
"Öfkeli değilim"
"Çok kötü yalancısın melezcik. Yalan söylemeyi bile beceremiyorsun. Bak içten içten bir öfke besliyorsun. Ya az önce dediklerimle yada sırf benim kurt kokum seni öfkelendiriyor. Bunları nereden biliyorsun diye sorarsan da karanlık kurt olmadan önce bende aynı duyguları besliyordum. "
"Peki şimdi o öfkeni kontrol edebiliyor musun?"
"Hayır... Evet... Yani ... En azından öfkemi içimde söndürmeye çalışıyorum. "Dedikten sonra benden bir adım uzaklaştı.
"Hadi şu öfkeni kusalım mı?"
"Nasıl insanlara sal-"
"Hayır hayır. Sözler öfkeni ile kusacaksın. Bunu yaparak öfkeni kontrol edebilirsin "
"Peki o zaman başlıyorum. "Dedim ve büyük koltuğa oturdum. Berkay da benim karşımda ki siyah tekli koltuğa oturmuştu.
"Buyursunlar"
"Sen benim hayatımda gördüğüm. En aşağılık, en pislik, en yalancı adamsın. Bütün hücrelerimle senden nefret ediyorum. Şu anda lanet olasıca kurt kokun beni çileden çıkartıyor. Sırf o kokun beni kışkırtıyor ve bu yüzden seni öldürmek istiyorum. " Dediğimde Berkay gözleri büyümüştü. Sanırım bunları duymayı beklemiyordu. Ama bir şey söylemedi devam etmemi bekliyordu. " Demeyi o kadar çok isterdim ki ama bu dediklerim seni ilk tanıdığımda sana söylemek istediklerimdi. "Bunu dediğimde biraz da rahatlamıştı. Bu hali bende hafif de olsa bir gülümseme oluşturmuştu ve içimde o öfkeyi köreltmişti. Berkay koltuk da biraz öne eğildi ve "Peki şimdi ne söylemek istiyorsun?" dediğinde durmuştum. Yanaklarım hafif hafif yandığını hissedebiliyorum.
"Nasıl?"
"Şimdi diyorum bana ne söylemek istiyorsun?" dediğinde derin bir nefes aldım ve onun gözlerinde bakarak içimden bütün geçenleri söylemeye başladım.
"Sen hayatım gördüğüm en egolu, en sevimli. Kalbi sevgi dolu, gözlerinde huzuru bulduğum. Önceden bütün hücrelerim senden nefret ederdi artık her hücre sana aşık. Benden uzak olduğun o dakikalar bana ölüm gibi geliyor. "Öfkem yok olurken onun yerine utanma gelmişti. Yanaklarım domates gibi al aldığım emindim. Berkaya içimden geçenleri anlattığımda sanki büyülenmiş gibi bakıyordu. Gözlerine baktığımda bir dakika gözleri mi doldu onun.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Melez Kız / Dönüşüm
VampireAnnesi hilal kurtlarından babası melez olan bir ailede doğan iki ikiz çocuk. Biri melez diğeriyse soyları neredeyse bitmiş olan hilal kurtlarından...Aileleri düşmanlarından kaçmak için izlerini kaybetmek için sürekli ülke, ülke gezerlerdi. Ve çocukl...