Semih çok heyecanlanmıştı onun bu söyledikleri onu deli gibi sevindiriyordu.
-inanır mısın ben de en az senin kadar mutlu oldum. Eğer vaktin varsa oturalım bir yerlerde olur mu? dedi
Gizem: tabi vaktim çok uzun bir süre buradayız ama şu an da olmaz maalesef. Dedi
Semih: tamam sorun değil sen ne zaman istersen. Dedi ve vedalaşıp ayrıldılar.
Semih bu durumdan sonra Hüseyin ile geçen kısa konuşmayı çoktan aklından çıkartmıştı. Aklında olan tek şey Gizem'di.
Onunla konuştuktan sonra direk eve gitti. Kendine yiyecek bir şeyler hazırlamak için mutfağa girdi. Bir anda aklına tekrar Hüseyin'in dedikleri gelmişti... sonrasında Çiğdem'i (kız kardeşi) aradı.
Semih: nasılsın kardeşim? Dedi
Çiğdem: iyiyim abi sen nasılsın ne yaptın? Dedi
Semih: ben de iyiyim de bugün ufak bir şey takıldı aklıma eğer işiniz yoksa Enes'i de alıp gelsenize. Dedi
Çiğdem: olur abi ben söyleyeyim ona da geliriz birazdan. Dedi ve telefonu kapatıp annesine abisine gideceğini söylemek için haber verdi.
Enes'le birlikte abisinin evine doğru yola çıktılar.
Suzan çocuklar çıkınca birden ağlamaya başladı Semih'in onlara böyle uzak olması içini parçalıyordu. Ama elinden de bir şey gelmiyordu kocaman adama laf dinletemeyeceğini biliyordu.
Hasan: Suzan? Ne oldu niye ağlıyorsun? Diye sordu.
Suzan: ne olsun be Hasan Semih'im için ağlıyorum. Bize böyle yaptığı için ağlıyorum. dedi
Hasan: Semih'le artık konuşsak mı? Dedi
Suzan: bizi hiçbir zaman dinlemedi ki şimdi mi dinleyecek. Dedi ve daha fazla uzatmadılar.
Bu sırada Çiğdem ve Enes çoktan gitmişleri. Evleri çok yakındı.
Semih: gelin hoş geldiniz. Dedi ve içeri davet etti.
Çiğdem: bir şeyden bahsettin ama sorun ne? Dedi
Semih: yani anlam veremediğim bir konu oldu da. Hüseyin amca varya. Dedi
Enes: bakkal olan? Dedi
Semih: aynen o. Benim annemlerle aramın kötü olduğunu nereden biliyor o? Dedi
Çiğdem: valla sizin aranızın böyle olduğunu bizden başka kimse bilmiyor aslında ama. Dedi
Semih: ben de ondan bahsediyorum sadece siz biliyorsunuz kim anlattı bunu ona? Dedi
Enes: bilmiyorum abi ama araştırmak gerek bi onu. Dedi
Çiğdem: neyini araştırıcaz bunun? Herkese gidip tek tek sormayı mı düşünüyorsun? Dedi
Enes: saçma sapan konuşma. Dalga da geçme bir yolunu buluruz elbet. Dedi
Semih: bunu annemlere sorun birine anlattıysa eğer o kişi de yaymış olabilir. Dedi
Enes: yani olması mümkün bir şey. O zaman eve geçince sorarız. Dedi
Semih: aynen şimdi gelin yemek yiyelim bir şeyler hazırlamıştım. Dedi ve hep birlikte yemeğe oturdular. Geç saatlere kadar vakit geçirdiler ve sonrasında Enes'le Çiğdem eve doğru çıktılar.
Çiğdem: sence annem birilerine anlatmış olabilir mi? Dedi
Enes: bence net anlattı başka birinden duymaları imkansız çünkü. Dedi
Çiğdem: niye böyle oldular ben anlam veremiyorum. Bide bir anda hani ne gerek vardı. Dedi
Enes: böyle olacağı varmış demek ki ama gerçekten böyle olmasına gerek yoktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Lübbey 2
HorrorTekrardan Lübbey adlı hikayemizle devam ediyoruz.. Bu hikayem de aynı kişiler ve aynı konular bulunmamaktadır ilk kitaptan tamamen bağımsızdır. iyi okumalar dilerim...