Eighteen

1.1K 126 14
                                    

oruçlu olanlar için ufak bir tw şimdiden, iyi okumalar dostlar 🙌🏻

+

Saat üçe varınca tüm okulu saran zil sesiyle bütün öğrenciler sınıflarından ayrılmaya başlamıştı. Tabii; Soobin, Yeonjun, Sihyeon ve Yiren çıkışa kadar müdürün odasında kalmıştı. Her şeyi en başından anlatmış, okulda dönen tüm yalanları ve dedikoduları teker teker ortaya dökmüşlerdi. Herkesin yaptığı gibi müdür de ilk başta Sihyeon için söyledikleri hiçbir şeye inanmamıştı fakat Sihyeon zorluk çıkartmayıp hatalarını kabullenince konuyu kapatmışlardı.

Sihyeon odada kalırken Yiren, Yeonjun ve Soobinle koridora çıkıp kapıyı kapattı. Arkadaş grupları duvara yakın olan puflara oturmuş, onları bekliyordu. Odadan ayrıldıklarını görünce Yeji gülümseyerek ayağa kalktı. "Nasıl geçti?" diye sordu ardından. "Aslında epey gergindim, homofobik olmasından korkmuştum ama bir şey demedi." Yeonjun cevaplarken yabancı olarak San ve Taehyun'u da fark etmişti.

"Bir şeyler içmeye gidelim mi?" diye sordu Yeonjun. Hem haftanın yorgunluğunu atmak hem de San ve Taehyun'la daha yakın bir ilişki başlatmak istiyordu.

Herkes onay almak istercesine birbirine bakarken "Bu olur demek, hadi gidelim." diye ayaklandı Wooyoung. Ardından San'la birlikte en önden ilerlemeye başladı.

Teker teker merdivenlerden inmeye başladıklarında Yeonjun'a döndü Yiren. "Ben eve geçeceğim." dedi ardından. Yeonjun sorgular bakışlarını yüzünde gezdirirken devam ettirdi: "Kalabalık yapmayayım."

Yeonjun'un yüzündeki anlamaz ifadeyi silip kaşlarını çattı. "Olur mu öyle? Hem eğleniriz." Çıkış kapısına ulaştıklarında Yiren başını utangaç bir şekilde öne eğip Yuqi'nin yanına ilerledi.

Soobin en arkada olmalarını fırsat bilerek Yeonjun'un dudaklarına hafif bir öpücük bıraktı. "Artık ilişkimiz yüzünden sorgulanmayacağımız için çok mutluyum." Ellerini kenetlerken Yeonjun da başıyla onay verdi.

"Marketten bir şeyler alıp parka gidelim mi?" diye sordu Ryujin. Beomgyu mızmız bir sesle cevaplamıştı. "Benim param yok." Ardından Taehyun küçük bir 'pft' sesi çıkardı. "Ben alabilirim, siz ne istiyorsunuz?" Herkes parasını uzatıp ne istediğini söylerken Taehyun ve Beomgyu markete girmişti. Yokluklarından fırsat bilen Wooyoung yüzünü buruşturup kendi kendine mırıldandı. "Taehyun daddy, bizi fakirlikten kurtardığın için teşekkürler."

Birkaç dakikanın ardından parka ulaştıklarında boş çardaklardan birine oturup sohbet etmeye başladılar. Yeonjun, elini Soobin'in sweatinin altına gönderip bel boşluğunu okşarken gözleri mimiksiz kalmaya çalışan Soobin'in yüzüne kaydı. Dudaklarını birbirine bastırmış, diğerlerinin konuştuğu konuya dahil olmak istercesine onları dinliyordu.

Hafifçe gülümseyip elini belinden ayırdı, ardından bakışlarını yola çevirdi. Geçen arabaları izlerken ne kadar çok şey yaşadıklarını düşündü. Sihyeon yüzünden belki de hayatının en gerici ve kaos dolu günlerini yaşamıştı.

Yine de, en nihayetinde böyle bir ortamda arkadaşları ve sevgilisiyle oturmak için katlanılırdı.

Yüzündeki ufak tebessümle Taehyun'un getirdiği çikolatalardan birine uzanıp abmalajını açtı ve ufak bir ısırık aldı. Aklına gelen 'Bu ortamı tekrar bulmak uzun sürebilir' düşüncesiyle yaşadıklarını bir kenara bırakıp tatlı sohbete katıldı.

+

Hava kararmaya başlarken herkes eşyalarını ve çöpleri toparlayıp evine doğru yol almaya başlamıştı. Yeonjun hepsiyle vedalaştıktan sonra hala yanında olan sevgilisine döndü. "İzninizle, sizi bir yere götürmek istiyorum Bay Soobin."

Soobin kıkırdayıp Yeonjun'a yanaştı. "Elbette, Bay aşık olduğum Yeonjun."

Yeonjun sevgilisinin elini kavrayıp hızlı adımlarla geldikleri yöne yürümeye başladı. "Okula mı gidiyoruz? Bu saatte?" Yeonjun, Soobin'in şaşkın sesini görmezden gelip adımlarını hızlandırdı.

Attıkları her adımda Soobin'in merakı ikiye katlanırken gerçekten ne yapacakları konusunda hiçbir fikri yoktu.

Birkaç dakikanın ardından okulun yakınındaki durağa geldiklerinde gülümsedi Yeonjun. Önceki seferde de olduğu gibi şimdi de boştu.

"Bu kadar olaydan sonra.." diye başladı Yeonjun. "Bizim, en azından benim için anısı olan bir yere gelelim dedim."

Soobin'in gülümsemesi yüzüne yayılırken Yeonjun yaklaşıp dudaklarını sevgilisinin dudaklarına bastırdı. Arzu veya istek içeren bir öpücük değildi, sadece sevgi ve bağlılık vardı.

Yeonjun son kez ufak bir öpücük bırakıp dudaklarını ayırdı, ardından kollarını beline sarıp mırıldandı. "Teşekkür ederim sevgilim, bu kadar olaya rağmen yine benimle olduğun ve beni sevdiğin için."

Soobin hafif kızaran yanaklarıyla başını Yeonjun'un boyun girintisine yerleştirdi. "Ben de teşekkür ederim, her zaman benim yanımda olduğun ve beni desteklediğin için."

+

ARKADASLAR BİTTİ AAAAAA

ufak bir kapanış konuşması yapayım: bu fici 2. defa yayımladım çünkü ilk yayımladığımda 8. sınıftaydım, derslerden dolayi aceleci ve sacma yazıyordum. yaz tatili gelince dedim insanlara daha kaliteli bir seyler sunayım. ikinci halini de en az ilk hali kadar sevdiginiz icin hepinize teşekkür ederim 🫶🏻🫶🏻🫶🏻

umarim severek okudugunuz ve okurken eglendiginiz bir kitap olmustur, hepinizi öpüyorum mwah

good result of evil || yeonbinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin