Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Günlük gibi bir fikir geldi aklıma hikayeyi kurgulamadım akışına göre o yüzden birden fikir kesilirse kızmayın ama çok uzun da sürebilir mesela 50 bölüm ama 10 bölümden sonra da bırakabiliriö daha tam kurgulamadım o yüzden şey yapmayın jakskks)
*Bölüm şarkısı: Hotel California*
Sevgili günlük
Bu gün 10. Sınıfın ilk günüydü ve ilk başlarda iyi gidiyordu okul çantamı hazıladım, üstüme bir kazak geçirdim altıma siyah bir eşofman giyidim ve çıktkım. Okula giderken kulaklığımı taktım ve "hotel california" dinleyerek yürüdüm. Aslında şarkının hikayesi çok güzel ama sana sonra anlatırım. Yürüyerek okula gelmiştim. Her zamanki gibi bir sabahtı sadece yaz tatilinin bitmesiye herkesin teni daha esmerdi onun haricinde herşey aynıydı.
Populer olanlar kendi bölgesinde ezik olanlar kendi bölgesindeydi ve ben vardım. Bildiğin üzere en yakın arkadaşım Niall üstüme koşarak gelmişti. Biraz sarsılmıştım ama neyse. Sınıfa geçmem ile yerimde oturan birini görmem bir olmuştu. Kafasını sıraya koymuş uyuyordu. Yüzü yara içerisindeyi sanki biriyle kavga etmiş gibiydi. Bende uyandırmamak için arka sırasına oturdum ve eğilip kafasını masaya koyduğu için belini görebiliyordum ama belinde kızarık izler vardı sanki dövüşmüş gibi. Çantamı bırakıp Niallın yanına gittim beni kapıda bekliyordu. Yanına gidip onun kim olduğunu sordum ama bilmediğini söyledi. Dediğine göre yeni bir çocukmuş ve biraz garip bir tipmiş, sınıfa ilk giren hep Niall olur bu yüzden sınıfa girip çıkanı bilir bu yüzden çocuk ilk geldiğindeki halini sordum o da bana "ağlamaklı dolu gözlerle içeriye girdi ve geldiği gibi kafasını sıraya koyup uyudu sonra da hiç kalkmadı" dedi. Bu yüzden beni daha da meraklandırmıştı. Sınıfta dersler hariç hep uyuyordu. Kendi yerime geçmek istiyordum çünkü bildiğin gibi sevgili günlük orası benim 9. Sınıftan beridir yerim ve bir arka sırasında otursam bile olsa orası artık benim kutsal mekanım. Akşam çıkışta çocuğun yanına gittim ve benimle göz teması bile kurmadı. Ona gidip "bak seni rahatsız etmek istemem ama orası benim 9. Sınıftan beridir yerim ve lütfen bir arka sıraya geçsen lütfen" Sevgili günlük yemin ederim benimle bir kere bile göz teması kurmadan "orası artık benim yerim" diyerek yürüyüp gitti. İtiraf etmeliyim gözleri o kadar maviydiki bi an içinde boğulucam sandım ama o sadece yürüyüp gitti. Çocukla alakalı şunları gözlemledim
1- gözleri acayip güzel 2-ya çok kavgacı ya da onu dövmüşler 3- elinde benimkine benzer bir defter vardı ve üstünde benimkine benzer bir amblem vardı. O da sanırım günlük tutuyor 4- kimseyi sevmiyo ya da beni sevmiyo 5- acayip iyi giyiniyor 6- çok uykucu ya da o gece uyumamış
Şimdilik bu kadar şey anladım hakkında ama belli ki bir kabadayı değil çünkğ bir kabadayı için fazla sakin ve gizemli. Her ne olursa olsun yerimi geri almalıydım. Okuldakilerin bana saygı duyduğu tek şeyim yerimdi. Hem oraya güneş gelmiyo saat kaç olursa olsun ve önünce cam olmasına ramen kuzeye bakıyor. Bu yüzden genellikle yağmur direk cana vuruyor ve en güzel özelliği bütün ormanı görebiliyorum bu yüzden orası benim ve geri alıcam ama önce mavi gözlü çoğun olayını öğrenmem lazım yoksa o çocuğun yüzündeki yaralara bakılırsa bende o çocuktan dayak yemek istemiyorum. İyi geceler sevgili günlük :)
