ARES

3.Bölüm ⌛

Esra sabah nedense uyanması gereken saatten bir yarım saat önce uyanmıştı. Duşunu alıp aşağı indiğinde sofranın kurulduğunu görmüştü. Alışveriş yapılacak diye teyzeleri kuzenleri neredeyse bütün akrabaları gelmişti. Hep beraber sofraya oturmuş sessiz sessiz kahvaltı yapmaya başlamışlardı. Yemeği bitince kuzenleri ile odaya çıkan Esra telefonun çaldığını duymuştu. Arayan Gülserendi. Ona dün gece Adarla olan konuşmalarını anlattı. Esra hem hazırlanıyor hem de konuşuyordu. Alışveriş olduğunu duyunca Gülseren Aryayı da arayıp yanlarına geleceğini söylemişti Esra'ya. Telefonu kapattıktan sonra Gülseren hemen Aryayı aramış hazırlanıp Esraların konağına gelmişlerdi. Şimdi ise avluda bütün kadınlar oturmuş Esra'ya tavsiye veriyordu. Esra ise hiçbir şey demiyor hiç konuşmuyordu. Konuşursa daha çok sinirleneceği için susuyordu Esra. Sonunda korna sesi gelince herkes aşağı inmişti. Adar Ağa'nın teyzesi Esra'ya Adar'ın yanına oturmasını söylemişti. Esra önce nezaketen siz oturun dese de teyzesi kabul etmeyince mecbur kendisi oturmuştu Adar'ın yanına. Arkada da Gülseren Arya ve Adar'ın teyzesi vardı. Arkadaki arabalarda da Esra'nın ailesi ve diğerleri vardı. Esra düşüncelere dalmışken radyoda şarkı çaldığını duymuştu. Çalan şarkı Hirai Zerdüş'ün "Papatya" isimli şarkısıydı. Esra bu şarkıyı seviyordu ve eşlik etmeye başlamıştı. Adar Esra'nın bu mutlu görünüş ve şarkıya eşlik edişine sinirlenmiş şarkıyı kapatmıştı. Esra ne olduğunu anlamadan Adar'a dönmüştü. Sinirli bir şekilde bakıyordu. Esra onun neden bu kadar sinirlendiğini anlamış umursamamıştı. Yaşanan olaylara rağmen mutlu olmasına kızmıştı. Ama Esra hep böyleydi. Kendini mutlu edecek şeyleri hep bulurdu ya da onlar Esra'yı bulurdu. Adar şarkıyı kapatmış olsa da o kendi kendine Adar'a inat şarkıyı söylemeye devam etmişti.

Teyzesi:
- Oğlum niye kapattın? Ne güzel dinliyorduk.

Adar düz bir sesle:
- Canım öyle istedi , demişti.

Bu laf üzerine şaşırmışlardı. Esra bu cümlenin altında yatanın aslında "Esra mutlu mutlu şarkıya eşlik ediyor bende buna tahammül edemiyorum çünkü öküzüm" olduğunu biliyordu. Ama bir şey demeden önüne dönmüştü. Sonunda alışveriş merkezine gelince herkes arabadan inmişti. Önden büyükler gidiyordu. Adar ise hızlı yürüsün diye Esra'nın kolunu tutmuş ilerliyordu. Esra sonunda dayanamayıp Adar'a kızmıştı.

- Napıyorsun Adar? Canım yanıyor.

- Yavaş yürüyorsun biraz hızlı yürü de hemen bitsin şu iş.

- Ne acelen var? İşin varsa gelmeseydin.

Adar nefes verip:
- He sonra da laf etsinler kendi düğün alışverişine gelmedi diye.

Esra susmuş Adar'ın önünden yürümeye başlamıştı. Adar da peşinden büyüklerin yanına gitmişti.

3 saat sonra

Adar kendine siyah bir takım elbiseyi seçmiş ancak kadınlar hala Esra'nın gelinliği ile uğraşıyordu. Adar sinirlenmiş en son patlamıştı.

- Yeter ya beş saattir bir gelinlik seçemedin Esra! Benim işim var al bir tane de çıkalım artık , demişti.

Esra daha şimdiden onunla anlaşamayacaklarını anlamıştı. Bir de annesi anlaşırsınız demişti. Esra böyle bir sinir hastası öküzle nasıl anlaşabilirdi?