Bugün herkez düğün telaşındaydı. Kimsenin başını kaldıracak vakti yoktu. Çünkü bugün Derviş ağanın oğlunun yani velihatının düğünüydü hemde benim ablamla evleniyordu. Ablamın gönlünün Mirza da olmadığını biliyordum ama ne benim nede ablamın elinden hiçbirşey gelmiyordu. Çünkü babam ne derse o olur bu hep böyle olmuştur şimdi ise sırf ağanın oğlu diye zenginler diye ablamın rızası olmadığı halde Mirza'yla evlendiriyor.
Mirza Derviş ağanın oğlu küçüklüğünden beri gönlü ablamdaydı ama kimse ablama soruyormu senin gönlün kimde diye? Ablam küçüklüğünden beri Orhan abiyi seviyor ama anlamadığım şey ablam bugün istemediği halde evlendiriliyorken Orhan abi nerde? Bu kadar mı çabuk pes etti ablamdan vazgeçti? Ben bunları düşünürken annemin sesiyle bir anda irkildim.
"Reha kızım ne dikiliyorsun orda birşeylere yardım etsene."
"Anne ben sana birşey diyeceğim."
"Söyle kızım."
"Bu evlilik olmak zorunda mı?görmüyormusunuz ablam istemiyor?"
"Görüyorum ama elimden birşey geliyormu sanıyorsun baban konuşmama bile izin vermiyor. Derviş ağadan başlık parası almış gözü paradan başka hiçbirşey görmüyor."
"Abla mı sattı yani yarın birgün banada aynısını yapıcak."
"Reha ablan 24 yaşında zaten evlenme yaşı geldi geçiyor."
"Sırf bu yüzden istemediği biriyle evlendirilmemeli anne yazık değil mi ablama?"
"Kızım biz hiç birşey yapamayız babanı tanımıyormuş gibi konuşma."
"En çok neye üzülüyorum biliyormusun anne? Babamın gözünde para kadar değerimizin olmamasına canımı en çok bu acıtıyor ve sende sadece susuyorsun."
Ablamın odasının kapısını çaldım ses gelmeyince içeri girdim. Ablam camdan dışarı bakıp ağlıyordu onun bu haline çok üzülüyordum hatta bazen babamdan nefret ediyordum okumamıza bile izin vermedi. Birgün cesaret edip sordum neden diye verdiği cevap ise okuyup napacaksınız evlenin kocanızın evinde dizinizi kırıp oturun o size zaten bakmak zorunda hem size bu yaşınıza kadar baktık sizinde bize faydanız olsun dedi. O gün anladım ki naparsam yapıyım ne beni ne ablamı okutmayacağını. Zorda olsa kars ta ilkokulu bitirdikten sonra ortaokul okuduk sonra birdaha göndermedi zaten.
"Abla"diyerek içeri girip kapıyı kapattım.
"Reha."deyip koşarak yanıma geldi.
"İyimisin?"
"Değilim istemediğim biriyle evlendiriliyorum babam beni üç kuruş için zorla istemediğim birine veriyor."
"Abla belki sende onu seversin Mirza seni çocukluğundan beri sevmiyormu belki seni mutlu eder."
Haklıydı ama elimden başka bir şey gelmiyordu. İçi biraz olsun rahatlasın istemiştim.
"Ben onu sevmiyorum benim gönlüm Orhan dayken nasıl başka biriyle mutlu olurum?"
"Peki Orhan abi nerede?
Ablamın cevap vermesini bekliyordum ama konuşmuyordu. Bende konuyu uzatmadım.
"Haklısın keşke elimden birşey gelse. Acaba son kez babamla konuşsam mı belki ikna olur?"
"Babam bilmiyormuş gibi konuşma o evleneceksin dediyse onun için bitmiştir."
"Olsun ben yinede deniyim. Annem hep demezmi umudunuzu kaybetmeyin diye?"
Ablama gülümseyerek odadan çıktım ablamın hali benide perişan ediyordu etrafta babamı aradım ama bulamadım zaten bu kalabalıkta kime sorsam bilmiyorum derya neyse mutfağa gittiğimde annem içerde yemek yapıyordu belki o biliyordur diye ona sordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
REHA
Teen FictionAynanın karşısında sırtımdaki yaralara baktıkça yaşadığım o kötü anılar gözlerimin önüne geliyordu. Daha fazla düşünmemek için geçip yatağın kenarına oturudum açık camdan esen rüzgar saçlarımı dağıtıyordu Mirza'nın söylediği merhemi alıp sürmeye ça...