Herkezle birlikte bende şaşırmıştım. Sürekli karım demesine mi yoksa bana sormadan böyle bir karar verdiğine mi kızayım?
"Değil mi karıcım?" Mirza'nın sorusuyla "Evet"dedim.
"İyi o zaman. Madem hemen yarın gidiyoruz bizde gidip hazırlık yapalım." Deyip bıraktığı elimi tekrar tuttu.
Yukarı çıktığımızda elimi elinden çekip "Nerden çıktı şimdi bu?"Dedim gayet sakin bir şekilde.
"Ben çıkardım."dedi. Tam konuşmaya devam edicekken "Sanada iyi gelir diye düşündüm. Buradan, olanlardan biraz uzaklaşmış olursun."dedi.
Bende konuşmaktan vazgeçtim. Ve beni düşünmesine şaşırmıştım. Olanlardan sonra tekrar tartışma çıkmasını istemiyordum.
"Peki ben ne yapacağım hiç bilmediğim yerde?"
"Tek başına gitmeyeceksin ya, benimle geliceksin."
Haklıydı ama benim gitmeme ne gerek vardı ki? Mirza bey kararını vermişti artık. Benimde gitmekten başka çarem yoktu.
*****
Sabah büyük bir heyecan ve merakla uyanmıştım. Bugün İstanbul'a gidecektik. Koltuğa baktım ama Mirza yoktu sonra banyodan Duyduğum su sesiyle kalkıp hemen üzerimi değiştirdim. Belliki Mirza daha aşağıya inmemişti. O çıkmadan hızlıca hazırlanıp beklemeye başladım.
Mirza çıkarken başımı önüme eğdim. Çünkü her seferinde ben yokmuşum gibi yarı çıplak çıkıyordu içerden.
Mirza'dan ses çıkmıyordu. Korktuğum manzarayı görmemek için başımı yavaşça kaldırdım ama Mirza giyinikti. Şaşırmış bir şekilde ona bakıyordum.
"Ne o beklediğin şeyi göremedin diye üzüldün mü?"deyip göz kırptı.
"Ne münasebet. Ben sadece şaşırdım böyle görünce."dedim.
"Sen rahatsız olma diye içerde giyindim."dedi.
Mirza bu aralar çok tuhaftı. Sanki karşımda bir başkası varmış gibi. Ve ben bu haline alışıyordum.
"Sende hazırsan inelim." Deyip önden gitti.
Aşağı indiğimizde herkez kahvaltı masasına oturmuş bizi bekliyorlardı. Bizde daha fazla bekletmeden geçip oturduk.
Masada derin bir sessizlik varken Levent "Mirza kararını vermiş ama Reha'nın gelmesine gerek var mı?"Dedi.
Haklıydı benim gitmeme hiç gerek yoktu ama gelde bunu Mirza'ya anlat anlatabilirsen.
Mirza konuşamadan Derviş ağa " Karısını yanın da götürmek istiyorsa götürsün."
Ve o kısa ve kesin konuşmadan sonra kimse daha fazla konuşmadı.
Ben ne Mirza'nın neden beni götürmek istediğini ne de Levent'in neden gitmemi istemediğini anlamıyordum.
*****
Havaalanına gelmiştik. Mirza ve Levent önden inip bavulları alıp uçağa doğru gittiler.
Mirza elindeki kağıdı bana uzatıp "Bu koltuk numaran sen geç biz geliyoruz."dedi. Elinden alıp uçağın merdivenlerini ağır ağır çıkmaya başladım. Her attığım adım da sanki korkum daha çok artıyor gibiydi.
Neden sormadım ki Mirza'ya ne ile gideceğimizi. Ya da yükseklik korkum olduğunu. Hiç zannetmiyorum ama bir ihtimal söyleseydim belki uçak ile gitmemizi istemezdi.
Bir yandan elimdeki kağıda diğer yandan koltuk numaralarına bakıyordum. Sonunda koltuğumu bulmuştum sanki bilerek seçilmiş gibi cam kenarıydı üstelik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
REHA
Novela JuvenilAynanın karşısında sırtımdaki yaralara baktıkça yaşadığım o kötü anılar gözlerimin önüne geliyordu. Daha fazla düşünmemek için geçip yatağın kenarına oturudum açık camdan esen rüzgar saçlarımı dağıtıyordu Mirza'nın söylediği merhemi alıp sürmeye ça...