Uyandığımda yanımda 2 kişinin daha yattığını farkettim. Bana sarılan biri vardı, Esra. O daha 13 yaşındaydı. Kız kardeşimi hep onlara götürürdüm. O da bize gelirdi. Çok tatlı bir kızdı. Küt kahverengi saçları ve kahverengi gözleri vardı. Sağ yanağında gamzesi vardı. Esra'nın arkasına baktığım zaman Eda'yı gördüm. Eda Esra'ya sarılmıştı. Umut ise sağımdaki büyük koltukta yatıyordu.
Yataktan kalkmaya çalıştım ama kalkamadım. Esra bana sımsıkı sarılıyordu.
Yaklaşık yarım saat kadar böyle kaldık. İlk uyanan Eda oldu. Sonra hepsi uyandı. Bir ara " Neden kendi yataklarınızda yatmıyorsunuz " demeyi planlıyordum.Ama bu yakınlığı bozmak istemedim. Hep beraber kalktık. " Bugün Capitol'de olacağız " dedim içimden.
Kahvaltı salonuna gittiğimde karşımda iki asık surat gördüm. İlk Elif Aydoğan konuştu. " Nerde kaldınız? Uymamız gereken bir program var! " Ardından Kerim devam etti. " Ölmek mi istiyorsunuz yoksa? " O an masanın üstündeki bıçakları onlara saplamak istemiştim. " Her zamanki mallar " dedim içimden. Kahvaltı masasına oturduğumda diğer arkadaşlarımda gelmişti. Her zamanki gibi herkes sessizdi. Sadece Eda'yla aramızda fısıldaşıyorduk.
E-Sence müttefiklerimiz olmalı mı?
M-Kime güvenebiliriz ki?
E - 1. Mıntıkaya güvenemeyiz.
M-Diğerlerine nasıl güveneceğiz?
E-Yarın her şey belli olacak.Yemeğimi yediğim gibi odama gittim.Birkaç saate Capitol'e varacağımızı biliyordum. Son saatleri dışarıyı izlemekle geçirmek istiyordum. Bu sırada yanıma Eda Esra ve Umut geldi. Eda onlara müttefik meselesini anlatmıştı. " Yarın her şey belli olacak. " Uzun süre Müttefikler konusunu konuştuk. Sonra Eda ve Umut odadan çıktı. Şimdi Esra'yla beraberdim. İlk konuşan Esra oldu.
Es - Oyunlardan çok korkuyorum. Ailemi ve arkadaşlarımı çok özledim.
M - Bende çok özledim. Ailemi arkadaşlarımı mıntıkamı. Ama geri dönüş yok. Önümüzde oyunlar var.
Es - İlk günde öleceğim. Bunu biliyorum. Ben çok güçsüzüm. Beni ilk günden öldürecekler.
M - Hayır ölmeyeceksin. Seni kurtaracağım. Ölmeyeceksin.
Teşekkür etti ve bana sarıldı. Uzun uzun ağladı. Onu böyle görmek istemiyordum. Elini tuttum. Trenin en arkasına gittik. Dışarıyı seyrediyorduk. Her taraf ağaçlarla doluydu. Bir anda etrafımız kapandı. Capitol'e vardığımızı anladığımda Esra'nın bana sıkı sıkı sarıldığını farkettim. Bende ona sarıldım. Kapı açıldı ve içeriye Eda Umut Kerim Kutlu ve Elif Aydoğan girdi. Yanımıza oturdular. Yaklaşık 5 dakika kadar oturduk. Sonra tren durdu ve alkış sesleri duydum. Bizi karşılamaya gelen yüzlerce insan vardı. Trenden indiğimiz gibi bir hava aracına bindik ve kalacağımız yere gittik. 11. Kattaydık. Kocaman bir odam vardı. Su yatağı ,klima dolap ve daha bir çok şey vardı. Dolabı açtığım zaman bir sürü kıyafet gördüm. Banyoya girmek istiyordum. İki güne yakındır trendeydim.Kendimi sıcak suyun içine bıraktım. Olacakları düşünüyordum. Akşam programa çıkacaktık.
Neredeyse uyumak üzerindeydim ki kapı çaldı. Eda bana sesleniyordu. Üstüme bir bornoz aldım ve kilitli olan kapımın yanına gittim. "Ne oldu Eda?" Dediğim zaman bana yemeğin hazır olduğunu söyledi. Üstümü giyinip onların yanına gittim.
İlk defa masada konuşuluyordu. Konuşulan konu oyunlar değildi. Elif Aydoğan'la 1. Mıntıka'nın kendini beğenmiş kişisi -Malı- Murat Cunkur'la olan ilişkisiydi. " Ne o ? Bu kadar gülüyorsunuz" dedim. Umut "Murat Elifin elini tutmaya çalışmış ama Eliften tokat yemiş" dedi. O anda yine bir kahkaha koptu.
Her zamanki gibi Elif Aydoğan'ın "PLANLARA UYMA" konuşmasını dinledik. Herkes odalarına çekildi. 10 dakika sonra stilistim olan Anna İğdi geldi. Capitol'dekilere göre çok iyi biriydi. Hiç kibirli değildi. Capitol'ün en doğal kadınıydı. Bana giyeceğim kıyafetleri verdi ve odadan çıktı. Kan kırmızısı rengi vardı. Çok değişik bir kıyafetti. Bunları giydikten sonra makyaj için odama 3 kişi geldi. Makyaj yaptırmamak için dirensemde başaramadım. Gözlerimi açtığımda gözümde eyeliner olduğunu gördüm ve şükrettim.
Herkes hazır olunca en üst kata çıktık. Hava aracına binip programın yapılacağı yere gittik. Son kontroller yapıldı ve bizleri atlara bindirdiler. İkinci sıradaydık. Yanımda Esra vardı. Ve sımsıkı elimi tutuyordu. Başkan Doğan'ın karşına geçtik.
BD- Hoşgeldiniz. Hoşgeldiniz. 25. Açlık Oyunları kutlu olsun ve şans daima sizinle olsun."Konuşmasını bitirdi. Atlar geldikleri yoldan geri döndüler. Stilistlerimizle, Kerim'le ve Elif'le beraber hava araçlarına bindik ve kaldığımız yere geri döndük. O kadar yorgundum ki üstümü değiştirmeden uyudum.
Çok geç oldu ama yazabildim. Özür diliyorum jdjdkdk. Yeni bir hikaye daha yazmak istiyorum. Yoona'yla ilgili. Takipte kalın :D
ŞİMDİ OKUDUĞUN
25. Açlık Oyunları
Fanfiction16 yaşındayım. Her yıl olduğu gibi bu yılda Oyunlara seçmeler var.Bu yıl farklı olarak her mıntıkadan 2 kız ve 2 erkek seçilecek. Küçük kız kardeşim Ceren ve ağabeyim Onur ile birlikte kurayı dört gözle bekliyoruz.