Selaağğm. Diğer bölüm için vote yapanlara çok teşekkürler. Bir de lütfen eleştirin. Hikaye hakkındaki düşüncelerinizi benimle paylaşın olur mu? Artık bölüm şarkıları da olucak galiba. Yani ben hangi şarkıyla yazdıysam bölümü size de onu önericem. Ben bu bölümü Misterwives- Reflections ile yazdım. Ama biraz hoplak bir şarkı asdfg. Ondan siz daha yavaş sarkılarla okuyabilirsiniz. Neyse fazla uzatmadan İYİ OKUMALAR!
***
Kapının önüne geldiğimde herkesin benim için beklediğini gördüm. Ancak içlerinde tanımadığım –aslında çok iyi tanıdığım, hatta derste iç organlarını incelediğim- biri de duruyordu.
Sarışın çocuk ‘’Tanıştırayım. Bu Taylor.’’ Dedi ben hala şokumu atlatamamışken.
‘’O zaten kim olduğumu çok iyi biliyor.’’ dediğini duydum birinin. Sesin geldiği yöne doğru kafamı çevirdim.
Bunu Taylor Robb Houghten söylemişti.
*** (çok sevdim lan bunu asdfgh)
Ben henüz girdiğim şoktan çıkamamışken Sopiha kolumdan tuttu. ‘’ Hadi herkes gidiyor Lucy. Şu çocuğu gördüğünden beri dikiliyorsun. Bu konu burada bitti sanma sakın. Eve gidince konuşacağız.’’ diyerek çekiştirmeye başladı.
Peki anne.
Sophia kolumdan tutup beni arabaya doğru çekiştirirken ben de Taylor’un olduğu bir grupla bara gittiğimin yeni farkına varabilmiştim.
Okul otoparkının oraya geldiğimizde bizi götürmek için üç tane araba olduğunu gördüm. Etrafı yokladım ancak Taylor’ı göremedim.
Biraz sonra Taylor’ın üstü açık bir arabayla gelmesi merakımın yenilmesine neden olmuştu. Taylor’da arabadan inerek yanımıza geldi ve herkes beraber arabalara dağıldı. Sophia’da Kristy’yle beraber Brad’ın arabasına doğru ilerliyordu. (Kristy:Sopiha’nın sıra arkadaşı/Brad:Kahverengi saçlı çocuk)
Ben de Sopiha’nın arkasına takılmaya karar vermiştim. Onlara doğru koşarken bileğimde bir el hissettim.
Hemen arkamı dönüp elin sahibine bakmaya çalıştım. Ve gördüğüm manzara hiç de hoş değildi. –Aslında çok hoştu.En azından salyalarımı akıtacak kadar ve hormonlarımın tavan yapmasını sağlayacak kadar hoştu.-
Taylor kolumdan elime kanın gitmesini engelleyecek derecede sıkı tutmuştu. Yüzüne pis sırıtışını yerleştirmeyi de unutmamıştı. Hani şu ‘’O zaten kim olduğumu çok iyi biliyor.’’ derkenki sırıtış. Pis sırıtış. Taylor sırıtışı. İğrenç.
‘’Sen benimle gelebilirsin. Koca poponla onlara fazla yük olmak istemezsin değil mi?’’ dedi Taylor bir yandan beni üstü açık arabaya doğru sürüklerken.
Bir dakika daha demin benim popoma kocaman dedi. Taylor benim popoma kocaman dedi!
Açıkçası şu an popomu büyük gördüğüne mi üzülmeliyim yoksa popoma baktığına mı sevinmeliyim bilmiyordum. En sonunda popoma baktığına sevinmeye karar verdim. Çok sevecen biriyimdir. Evet.
‘’Sen benim popoma mı bakıyorsun?’’diye saçma bir soru sordum. Cevabının evet olduğunu çok iyi biliyorum Taylor...
‘’Belki’’ dedi yine sırıtarak. Daha sonra sürücü koltuğunun olduğu tarafın kapısını açıp arabanın içine geçti. Ardından da bana ‘’ Ne bekliyorsun gerizekalı girsene’’ temalı bıkışını attı.
