NOT: RESİMDEKİ ALİNA MERİÇ'İ İSE BİR DAHAKİ BÖLÜMDE YAYINLAYACAĞIM.
Elimi telefonuma götürüp açmadığım gözlerimle kapatmak için uğraştım . Ama tabi ki başaramayarak telefonu yere düşürdüm. Şaka mı bu? Hızla kalkıp telefonu yerden aldım. Alarmı durdurup yatağa tekrar uzandım. Biliyorum kalkmam lazım. Kahretsin.
Kalkıp banyoya gittim. Elimi-yüzümü yıkayıp , dişlerimi fırçaladım. Ardından birbirine girmiş saçlarımı tarayıp düzgün bir şekil verdim.
Tekrar odama dönüp beyaz-siyah kareli gömleğimi, siyah pantolonumu ve vanslarımı giydim.
Çantamı gerekli eşyalarla doldururken aslında hiç mi hiç okula gitmek istemediğimi düşünüyordum. Bugün okulun 2. döneminin ilk günüydü . 2 hafta yattıktan sonra şimdi okula gitmek lanetli bir insan hissi uyandırıyordu bana.
Büyük bir lanet.Perşembe , cumartesi ve pazartesi günleri hariç öğlene kadar uyuyordum tatilde. O günler piyano derslerim vardı. O günler kalmak hiç zor gelmiyordu. Ki ben uykuya tapardım. Uyku bu.
Hayat kaynağı.
Piyano dersini neden bu kadar çok sevdiğimi ben de bilmiyorum. Eskiden de piyano derslerini çok severdim ,zaten piyano benim sahip olduğum tek gerçek ve güzel şey ama bu sefer ayrı bi istekle gidiyordum.Ceketimi üstüme geçirip , çantamı omzuma aldım. Aşağı indiğimde servis sesini duyup hemen dışarı çıkıp servise bindim. Kulaklığı kulağıma takıp yolun geçmesini bekledim.
**
Sınıfıma doğru yürürken okulun içindeki gereksiz yaratıklara bakıyordum. Yapmacık gülüşler , çakma arkadaşlar , sırf havalı olmak için canını bile verecek karaktersizlikteki insanlar. İnsan mı demiştim ben. Pardon yaratıklar demek istedim.
Okulda hiç arkadaşım yoktu. Zaten bu çakma mallarla arkadaş olacağıma gerçek yalnız olurum daha iyi. Aslında doğrusunu söylemek gerekirse okul dışında da hiç arkadaşım yoktu. Her şeyi tek başıma yapardım.
Zilin çalmasıyla benim sırama oturmam bir oldu.Bakalım bu döneme hangi dersle başlayacağız.
Öğretmenler zili çalar çalmaz sınıfın kapısından...
Neeee !!??