7

37 10 4
                                    

Keyifli okumalar dilerimm

Bu gün erken kalktım biraz daha hani derler ya karga neyini yemeden di unuttum bak hepsi erken kalkmamdan oluyordu.

Neden erken kalktığıma gelirsek. Kerem bey e bakıcılık yapacaktım. Selma teyze Kenan amcayla İzmire gitmesi gerekiyormuş acil bi iş için. Aslında Kerem gitmeliymiş ama hasta olduğu için Kenan amca gitmek zorunda kalmış. Selma teyzede ufak bi seyahat a hayır diyememiş annemden rica etmiş. 'Gündüz Kerem in yanında durabilir mi aklım kalmasın' diye bence bu tamamen annemin uydurması da olabilir.

Bence yaniii Allah aşkına hangi anne çocuğu hastayken gezmek isterkii?

Annemde fırsat bu fırsat biraz araları iyi olsun diye bakıcılık teklif etmiştir.

Bizim evden Kerem'lerin evine 20 dakika mesafe vardı. Sadece bir kez gitmeme rağmen yolu ezberlemiştim. Kerem i sinir etmek için kot şortumu beyaz salaş tişörtümü ve beyaz konverselerimi giydim. Yürüyerek gidecektim kulaklığımı taktım. Son günlerimi bu şehrin kokusunu içime çekrek geçirecektim sanırım.

Bu arada tam bir Buray hayranıydım. Söylemişmiydim acaba. Neden şuan söylüyorsun diyeceksen buray ın sen sevdamısın şarkısını açtım az önce öyle kendimi kaptırmışım ki önümden hafif kıvırcık saçlı Buray ın boylarında bi adam geçti. Normalde etrafımdaki erkeklere çok dikkat etmem ama şarkının verdiği güzellik ve benim şarkıya dalıp hayaller kurmamdan dolayı işte onu Buray sandım bi daha bakayım diye kafamı çevirdim. Aynı zamanda yürümeye çalışıyorum. Ama kafamdaki ağrıyla kendimi çöp kovasına öpücük atarken buldum. Ne var yani alt üstü Buray sanmıştım.!!!

Kafamdaki ağrıyla biraz sarsak sarsak yürüyorum. Biraz rezilde oldum etrafımdaki insanlar gözleriyle bile alay edecek durumda baktılar. Biri de gelip iyimisim diye sormadı. Ay çok ta meraklısıydım. Ayakkabı bağcığımı bağlamış gibi yaptım ama ne kadar kurtardım bilmiyorum.

Off zaten başım çok fena ağrıdı. Umarım hafıza kaybı geçirmem.!!

Kerem im evine az kalmıştı. Gitmeden dondurma almak için markete girdim. Kerem dondurma çok seviyormuş. Helede çilekli dondurmaya bayılıyormuş. Kakaolu ve çilekli dondurma alıp yürümeye devam ettim.

Tamam itiraf ediyorum. Birazcık araştırmış olabilirim Kerem i . Evet hasta adama alınacak en son şey dondurma olabilir ama bu benim ne kadar umrumda...!!

Kapı ziline bastım kapının açılmasını beklerken kulaklığı ve telefonumu çantama koydum. Kapıyı kerem açtı.

"Oo külkedisi haftalık temizliğemi geldin."dedi göz kırpıp hiçte hasta bi insana benzemiyor.

"Nasıl hastasın sen gidiyorum ben." Dedim arkamı döndüğüm anda kolumu yumuşakça tutup sert bi şekilde kendine çekti bunu nasıl yaptı anlamadım.

Göğüsüne yaslandım birden. Ve ve buu hayatımda aldığım en güzel koku olabilir. Ihhm ne diyordum. Hasta insan uyuzluk yapamaz. Kendimi geri çektim. Kerem de şaşırmış gibiydi. Gözlerime baktı daha doğrusu gözlerimiz birbirine takılı kaldı. Kendimi şuan büyülenmiş gibi hisediyorum. Birden kaşları çatıldı.

Elini yanağıma sürerek yavaşca kaşımın yukarısına dokundu kendimi nedense geri çekemiyordum. "Noldu başına. Şişmiş kızarmış." Dedi hemen kendimi geri çekip "ufak bi kazacık." Dedim sırıtarak tekrar tekrar rezil olmaya hiç niyetim yoktu Keremi geri itip içeri girdim ayakablarımı çıkartıp terlikleri giyerken "hiçte ufak bi 'kazacığa' benzemiyor." Bunu söylerken taklidimi yapmıştı. Orangutan

"Sen geç içeri buz getirip geliyorum." Dedi "gerek yok Kerem gel buraya hem hastasın ben sana bakmaya geldim." Dedim mutfağa ilerlerken bana döndü işaret parmağıyla beni işaret ederek "sen bana bakmaya geldin öyle mi." Deyip kahkaha attı ." Daha kendine bakamazken." Dedi tekrar kahkaha attı.

Aşk KırıntılarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin