( ͠° ͟ʖ ͡°)( ͠° ͟ʖ ͡°)

527 85 18
                                    

Mark Lee.
Beni sinirden kudurtabilecek ama aynı zamanda da yakışıklılığından kudurtabilecek tek isim.Neydi bu tavırları?O çocukla neler olmuştu da böyleydi bana karşı?Asla anlaşılamayacak biri ama aynı zamanda kitap gibi biriydi de.İçine bakınca her şey anlaşılacak gibi ama izin verdiği yok,bu yüzden;kilitli bir kitap Mark Lee.Ve anahtarını da sımsıkı saklıyor.

Gruptan ve hatta sunucudan ayrıldıktan sonra herkes bana destek çıkarak yanımda olmuş,onlar da ayrılmışlardı.Şimdi de Renjun,Johnny Hyung ve Chenle bizim sitenin ortak bahçesinde oturmuş olanları konuşmayı bekliyorduk.Ama kimse lafa başlamıyordu.Çekiniyorlar mıydı yoksa?

"Bakın dünden beri düşünüyorum ben mi yanlış bir şey yaptım diye.Ama hiçbir cevap bulamıyorum."

Johnny Hyung kafasını yerden kaldırıp bana sinirle baktığında yanlış bir şey dediğimi anladım.Tamam zaten sadece konuşma başlatmak için ortaya atmıştım bunu.

"Saçmalama Hyuck.Senin yanlış yaptığın bir şey yok.Her şey Mark'ta başlayıp Mark'ta bitiyor."

Çok haklıydı.Gerçekten her şey Mark'ta başlayıp onda bitiyordu.O isterse durum böyle olmayabilirdi.O isterse şu an burada olup bize katılabilirdi.Ama o sadece herkesten uzaklaşmayı seçmişti.Garip çocuktu ayrıca salaktı da.Garip,salak ama çok yakışıklı.Gerçekten Tanrı böyle insanlara bu derece de yakışıklılık verip neden bizi bu duruma düşürüyordu...

"Belki ben Mark'ın neden böyle olduğunu biraz biliyor olabilirim ama biraz."

Renjun hepimizin dikkatini çektiğinde,kendi üzerinde olan bakışları hissetmiş olucak ki hepimize teker teker bakmaya başladı.O kadar heyecanlı hissettim ki kendimi.Mark'ın neden böyle olduğu hakkında küçücük bir şey bile duymaya ihtiyacım vardı çünkü.Onu tanımam ve bilmem gerekti ki nasıl yaklaşacağımı bileyim.

"Mark birazcık yani cidden birazcık Hyuck'a karşı bir şeyler beslemeye başlamış olabilir."

Güldüm.Sadece güldüm.Histerik bir gülüştü bu.

"Nefretin yanında bi de kin beslemeye mi başlamış?"

"Hayır salak seni.Mark senden hoşlanıyor ama bunu kendine yediremiyor çünkü senin jeno gibi olmandan korkuyor."

Chenle ile şaşkın bakışlarımızla Renjun'e bakarken Johnny Hyung beni izliyordu.Ne tepki vereceğimi tartıyordu.Onunla asla Mark hakkında konuşmamıştım.Daha doğurusu kötü konuşmamıştım ve onu yakışıklı falan bulduğumu da söylememiştim.Birkaç minik şey bana özel kalabilirdi.

"Şu anda sana inanmamızı mı bekliyorsun Renjun?Kanıt göster hemen."

Johnny Hyung'a katıldığımızı belli ederek Renjun'den bakışlarımızı çekmedik Chenle ile.Renjun telefonunu çıkararak Mark ile olan mesajlarını gösterdi.Eski mesajlara gittikçe sadece tek bir şey çekiyordu dikkatimi.Son zamanlarda gerçekten konuştukları tek konu bendim ve beni aklından çıkartamadığıydı.
Salak çocuk.Şu anda flört olmuş olabilirdik.

"Pekala diyelim senin dediğin gibi Renjun.Peki bu jeno olayı ne?Niye ve nasıl Mark'ı bu hale getirdi?"

Johnny Hyung bakışlarını üzerimden çekecek mi?Kendimi diken üstünde hissediyorum.Acaba fazla mı meraklı gözükmüştüm gözüne.Ama en doğal hakkım.Tabii ki bana karşı neden bu kadar kaba ve salak olduğunu merak edeceğim.Kesinlikle başka bir sebepten değil.

"Onu sana Mark Hyung anlatırsa daha iyi olur Donghyuck.Gerçi anlatır mı bilinmez ama."

Chenle'ya anlamsızca bakmaya başladığımda Johnny Hyung rahatsızca yerinde kıpırdandı.Bakışlarımı ona döndürdüğüm zaman dikkatlice bir yere baktığını gördüm tam oraya bakacağım sırada yüzü bize döndü ve hızla ayağa kalktı.

"Benim yetişmem gereken bir yer vardı çocuklar acilen gitmeliyim.Siz keyfinize bakın ve Hyuck sakın hiçbir şey için kendini suçlama.Öptüm sizi."

Hızlı adımlarla yanımızdan ayrıldığında şaşkınca arkasındam bakıyorduk.Nereye gidiyordu da benim haberim yoktu?Eve gidince sormayı aklıma not ettikten sonra baktığı yere baktım ama sadece sitenin çiçeklerinin olduğu yere bakıyordu.Yine garipleşmişti.Acaba yine sevdiği kişiyle mi ilgiliydi.Bunu da sormalıydım.

"En azından şunu bilmelisin ki Hyuck,Jeno çok iğrenç biriydi.Mark'ı kandırıp neler neler yaptırdı."

"Salak değilim Renjun o kadarını anlayabiliyorum."

Hafifçe tebessüm ederek cümlemi bitirdikten sonra Chenle'ya annesinin mesaj atmasıyla kalkması gerektiğini söyledi.Minik Chenle'nun eve gidip yemek yeme vakti gelmişti.Chenle'yla biraz uğraşıktan sonra yanımızdan ayrılarak eve gitti.
Renjun'la kaldığımızda çok gergindi aramız.

O kadar çok şey sormak istiyordum ki ve biliyordum ki o da çok şey anlatmak istiyordu.Ama zamanı değildi ve anlatıcak kişi de Renjun olmamalıydı.Olaylar kime aitse o anlatmalıydı ve bu maalesef ki imkansız gözüküyor.Sadece ummalıyım.

Renjun'de bir yere bakmaya başladığında ben de dönüp baktım.Ne görüyorlardı orada?Ama yine tek gördüğüm sitenin çiçekleri oldu.

"Ne bakıyorsun çiçeklere öyle.Benim göremediğim bir şey mi görüyorsun?"

Renjun çok tedirgin bir şekilde bana döndüğünde bir şeyler olduğunu anlamamak için salak olmak gerekirdi ve ben Mark değildim ki salak olayım.
Ne olmuştu ki birden bire?

"Yok canım ne göreceğim ben.Sadece ben de açıktım sanırım ya eve gideyim de bir yemek yiyeyim gel beraber geçelim eve."

Renjun'e imalı imalı bakmaya başladığımda hemen ayağa kalktı ve beni de çekiştirip kaldırdı.Beni iterken hala neden böyle olduğunu soruyordum.Herkes delirmişti bugün.Belli ki her şeyi evi gidince öğrenecektim.Belki bir oyun davetiyle ağızlarını açabilirdim.Bu akşam biraz şeytanlık yapma vakti demek ki.

—————————-
SELAM SONUNDA YENİ BÖLÜM!!!!
çok üzgünüm bayadır yazamıordum
bu bölümde aceleye geldi
ama diğer bölüm daha iyi yazmaya çalışacağım
umarım bu bölümü beğenirsiniz😔

•𝑑𝑖𝑠𝑐𝑜𝑟𝑑• Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin