Gazel yağmurdan sırılsıklam olmuş, tanımadığı caddenin başında bekliyorken bir düşünceye kapıldı.
Bambaşka bir şehre, yabancılığa kaçmak istedi.
Çok satmayan birkaç öykü kitabı dışında kocaman bir sefaleti vardı, elinde para edecek bir tek antika daktilosu; eski, kırık dökük bir apartmanda ise ailesinden geriye kalan küçük dairesi...
Her şeyin değişmesi için kaçıp gitmek, olamayacak kadar abartılıydı onun için. Gözlerine karşı kaldırımdaki telefon kulübesi çarptı, yalnızlığını hissetti; boş verdi. Arkasını dönüp yoluna devam etti, bu sefer gözleri geceyle dolu bu tanıdık sokakların tüm ayrıntılarını ezberlercesine dolandı etrafında; sokak lambası altındaki cılız gölgesine aldanmadan, cesurca.
Yangından geriye kalan beton duvarların sağlam yerlerinde asilerin siyaset propagandaları yer bulmuş, dört yanda asılı yırtılmış kayıp ilanları bir de yağmurdan yıpranmıştı. Sokakta genç kahkahalar duydukça sinirleniyor, bu kahkahaların yalandan ibaret olduğuna cüsseli kibriyle karar veriyordu. Sadece, birazcık olsun hiçbir şey düşünmemek istese kendini çıkmazda buluyordu.
Adımlarını hızlandırdı, evinin sokağına ulaştı. Gürültülü, gıcırdayan kapıyı güçlükle ittirdi. İki kat merdiveni paslanmış korkuluklara dayanarak, ağır ağır çıktı. İçindeki korkunç hissiyat bedenini uyuşturmuş, gözlerini bulandırmıştı. Açık bıraktığı kapısını ittirerek içeriye girdi. Korkunç bir soğuk tenine çarptı. Salonunda uçuşan sayfalara, devrilmiş çirkin vazolara baktı. Çığlık atan rüzgar onu daha da ürpertirken meydan okurcasına pencerenin önüne, şehri gören manzaraya karşı dikildi. Karayel daha sert, daha keskin batıyordu suratına.
Tam o anda, bir şey oldu.
Sokakta bir kadın, elindeki silahı ateşledi.
Yüksek ses kulağına çarptı. Olduğu yerde titredi. Bakışları katile kaydı, soğukkanlı bu kadına şaşkınlıkla baktı. Sonra kendini içeriye attı, kanepesine uzandı. Sağ elini başının altına koymuş, gözlerini kapatmıştı.
"Çok fazla şey gördüm." dedi sayıklarcasına. "Beni hiç ilgilendirmeyen, korkunç bir olaya şahit oldum."
Yutkundu.
"Daha kötüsü, o kadının pervasızlığı yaktı canımı." Gözlerini açtığında, dolan gözlerinden bir damla düştü. Hemen elinin tersiyle sildi.
"Yapmamalıyım, yapamam..." sayıklamaya başladı. Korkuyordu.
"Bu sefer kaldıramam." Derince soluklandı.
"O katilin yerini alamam..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kurgu | girlxgirl
Narrativa generale"Bu sanat, bu gerçekçilik... Sanki sahiden de bu romanı yaşayan sizmişsiniz gibi hissettim. Nasıl desem... Samimi ve düzensiz bir günlük gibi, resmiyetten uzak bir otobiyografi bile diyebilirim. Her kitabınızda aynı şüpheye düşüyorum ve bu gerçekten...
