TTM (16)

167 9 3
                                    

Selammm buraya bölüme başlangıç saatimi yazıyorum
23.15
Bitiş bilemem artık. .

Eee şuan dinlediğiniz şarkı?

Bölüme geçebilirsiniz.

(!)(!)(!)(!)(!)(!)(!)(!)(!)(!)(!)(!)(!)

Yavaş yavaş gözlerimi açmam ile beyaz bi tavan karşıladı beni.
Başımı sağa çevirdim. Cellat ve Oğuz küçücük koltukta uyuyorlardı.
Sola çevirdiğimdeyse Ceren koltukta uzanmış uyuyordu.
Yavaş bi şekilde doğruldum ve kolumdaki seruma baktım.
En son oğuzun kollarında uyuyordum.
O Anlar birer birer aklıma gelince yüzünün kızarmasına engel olamadım.

Cellat hafif esnedi ve bana baktı.

"Oh be kızım. Uyandın sonunda. Ne kadar endişelendik haberin var mı? "

Onun sesi ile beraber Oğuz ve cerende uyanınca Ceren yanıma geldi.

"Dila iyimisin? Ağrın falan  var mı? "

"Yok iyiyim ben ama artık çıkmak istiyorum hastaneler beni bunaltıyor. "

Oğuz başını salladı ve Cellat ile beraber odadan çıktı.
Ceren yattığı koltuğun yanına gitti ve üstündeki poşeti bana verdi.

"Oğuz sana kıyafet getirmiş"

Dedi ve odadan çıktı. Ayağa kalktım ve üstümü değiştim.

Biraz kapalı getirmişti. Hasta olmamı istemiyordu.
Güldüm ve odadan çıkıp beni bekleyen üçlünün yanına gittim.
"Hadi gidelim"
Oğuz kolunu omzuma attı ve beni kendine çekti.
Anlamsız bi şekilde ona baktım ve yürümeye başladık.

"Bağışıklık Sistemin çok güçsüzmüş doktor ilaç yazdı"

Cellata başımı salladım ve dışarı çıktık.

##############################

Kendimi yorgun bi şekilde eve attım ve ilaçlarımı ayakkabılığın üstüne koyup içeri geçtim.

Oğuz çıktığımız gibi beni eve bırakmış ve gitmişti.
Aslında yanlız olmak bana iyi gelecekti.

Mutfağa gittim ve dolaptan Çilekli sütümü alıp salona geçtim.
Tiktoğa girdim ve biraz olaylara baktım.
Cansudan yayın daveti gelince kabul ettim.

"Selam Dila"

"Selam"

"Hastaneye kaldırıldığını duyduk. Doğru mu? "

"Evet ama büyütülecek bir şey degil"

"Geçmiş olsun"

"Sağol"

"Eee şuan nasılsın? "

"İyi gibi"

"Hasta olduğun gece....oğuzun evindeymişsin doğru mu? "

Yutkundum. Desem mi demesemmi bilemedim.
Derin bi nefes aldım ve
"evet"
Dedim.

Bir saat daha Cansu ile konuştuktan sonra yayını kapattı ve bende evde boş boş oturuyodum.
Çalan telefon sesi ile kim olduğuna bakmadan onayladım.
Oğuz gözlerimin önünde belirirken hafif tebessüm ettim.

Üstümde siyah askılı bi şort takımı. Saçım dağınık bir topuz Çilekli süt içen bir ben ile oğuzun karşısındaydım.
"Selam"

"Selam. Ee ne yapıyorsun? "

"Sence evde Boş boş oturuyorum"

"Güzel güzel. Tam iyileşene kadar çıkma dışarı"

Güldüm. Beni düşünmesi hoşuma gidiyordu.
"İstersen gel...yani canın falan sıkıyorsa..benim canım sıkılıyor. Yani sen yanımdayken mutluyum neyse...off Oğuz dediklerimi unut tamam mı? "

TİKTOK MU?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin