Sfx: Kutu taşıma sesleri
Sfx: İşçilerin konuşmalarıHufff canım götümden çıktı amk. Ne zor işmiş bu yaw. Yalama yaptım bir oraya bir buraya kutu taşımaktan. Tutturdum illa helal para diye. BOK vardı...
Beni bu kasvetli ortamda tek mutlu eden şey şu an yaptığım şey. Küçük defterime bugün yaptıklarımı anlatan yazılar yazmak. İlerde güzel bir anı olur:) Hem de beni buralardan alıp götürüyor .Ruhumu böyle bir yere sığdıran atacağımı biliyordum... Ah Yıldız ah... Ben senin götünde piton yılanı besiciliği yapim. Bu yavşak referans verdi bana haburası tam sana göre dedi soktu beni haburaya aq. 👹 Pezo kişisel emellerine alet etti beni. 👹
Aha geçen bizimkilerin anlattığı test doğruymuş amk. O kadar taşak geçmiştim. Demiştiler ki, "Bir kişi gerçekten tam manasıyla yarraksa tam konuşurken ortama girer." Hakkatten tuttu aq. Dalyarak kardeşim geldi. Neyse la kapatayım defteri rezil olmayalım...
"Naber kan..." diyemeden kestim yaprağın sözünü.
"LANN!!! TAVSİYE EDECEĞİN İŞİ SİKEYİM SENİNN! RUHUM SİKİLDİ." dedim hiddetle herkes bize bakıyordu. O da... Yıldız beni bir hışımla dışarı attı.
"MAL MAL HABUKADAR SABR(İ)ETTİN DE SİMDİ Mİ KOYVERİYOSUN BENİ DOĞAN'A REZİL EDİYORSUN!!"dedi sinirli ve tedirgin bir şekilde.
Burda bir es verelim de anlatayım sana şu acılı çiğköfte tadındaki hikayeyi.
Lisede son sene yaşadıklarımızdan sonra ne ders çalıştık ne bir şey yaptık. Hepimiz sınavda yarrak gibi yaptık. Bir boka kürek olamadık. Başladık düşünmeye. Bu işi nasıl düzeltiriz diye. Eda bir gün her şeyin başlangıcı olacak o cümleyi söyledi.
"Sistemi sikeyim tamam mı? Okuyacaz da n'olacak acaba ??? Herkes işsiz. Hayallerimizin peşinden gidelim." dedi.Sonunda pezevenk Nuri Alço gülüşüyle
İkimiz bir ağızdan "PAVYONNN" diye haykırdık. Çok tereddüt etsek de bu motto tam bizlikti. Hakkını verirdik bu işin .Hemen araştırmalara başladık. Her şeyi binbir emek ve düzenle ilmek ilmek işledik.. Bu pislik yuvası bizim ak sütümüz olacaktı bundan sonra. Üçümüz de eşit hisse sahibiyiz. Ben pek ilgilenmiyorum işlerle genelde. Tutturdum bir ara "Bu pislik iş. Ben helal para kazancam." demeye. Mal adam seni bok var. Madem helal yiyecen gerizekalı hissenide sat .Yemez dimi la... ah amına çaktığım insanoğlu. Çiğ süt emmiş işte. Bu fikir sonraları Yıldız için altın değeri kazandı. Biranda malum partinin logosu olan ampuller yanmaya başladı beyin kıvrımlarının içinde.
'Knk sana göre bir iş.' 'Bak valla çok iyi yer ya' 'Knk ben sana referans veririm' gibi cümlelerle şişirdi pilates topunu. Ben de spora yeni başlayan bir cahil ayı olduğumdan üstüne atladım... kaydım ve düştüm... Aq veledi işe bir girdim.Tornacıda çalışsam aynı şeydi bu muydu lan güvenimin karşılığı ?👹
Sonradan öğrendik aq veledi, Doğan'a yangın yeri imiş. Yaprakçek uşakla bir ilişkim olsun vs diye soktu beni habu işe... Şerro:(( sırf pavyon hisselerine sahip olduğum için bunlar geliyor başıma:(((
'Knk Doğan çok yakışıklı, namazında, niyazinda (Emre hocadan kalma travmanın izleri), sünepecik, bu yaşta iş sahibi... bizimkiler de sürekli övüyorlar bana. Annemle geliyoruz buraya hep bize peynir hediye ediyor💜😍biliyor biliyor ne sevdiğimi ayhh"
ULAN AMK VELEDİ TAMAM SEV DE BENİ NİYE KURBAN ETTİN YARRAMIN ÇORABI ;'(
Şerro kurban etmiş la beni. Beş ay oldu burada çalışalı. Bu ibnenin hatırı var diye burada çalışıyorum hâlâ. Yoksa çoktan billur olup patlayıp gitmiştim buradan.
Yani burada bu kasvetli gıda dağıtım şirketine düşüşüm böyle oldu.
"Kanka senin için katlanıyorum bu işe bak hatrını bil. Şu çocukla çabuk olun aq. Salın beni ruhumu..." dedim pişman ama kuyruğu indirmeyerek.
"Knk söz biraz daha sabret. Neyse kapattık konuyu. Ayhh bir göreyim dimi senin siki suratını görmeye gelmedim la. Hayde pampa görüşürük."
Vay amcık postayı da koydu bana malcan. Baya ciddi lan bu işte pezevenk. Esa seviyor habu uşağı gibi. Ulan şimdi diyeceksin defter "Ben olsam merak eder sorarım amk" sen gavat misin amın oğlu da sevgilini başka çocukla yapıyorsun? Tabi ki ben bir alfayım ve böyle bir şey söz konusu olamaz. Ama bir süre takıldıktan sonra kanka olduğumuza karar verdik. Ve bu ilişkiyi kankalığa çevirdik. Aslında biz her zaman kankaydık. İliskimiz süresince sadece biraz yiyiştik tek fark oydu:D
Neyse çıkış saati geldi ohhh kaçayım haburdan lan artık. Teslim ettim her şeyimi ve ayrıldım kasvet yuvasından. Gidip pavyona bir uğrayayım artık uzun zaman oldu. Arabama atladım. Bastım gaza.
"BİR FISTIK GÖRSEM FRENE BASARIM.ÇAKTIRMADAN GÜZEL Mİ BAKARIM.ÜFF GÜZELMİŞSİN CİCCİM.HADİ GEL BERABER İKİ TUR ATALIM."
VINNNNNNNNNNNNNNN
"LAN MAL O NASIL BİR OYNAYIŞ ÖYLE KIÇIN MI KOPTU? O NASIL ÇALKALAMAK AQ? BİR GÖT YANAĞI İRAN'DA ÖBÜRÜ RUSYA'DA. GEL KENDİNE!!! BURADAKİ EKMEĞİNİ DE KESERİM ONA GÖRE!!"
Ovvv Yıldız gene Tuana'nın ağzına sıçıyor. Bu kim mi? Bu bizim eski philosophia hocamız. Evet aq bir hocamızı pavyonda çalıştırıp üstünden para yiyoruz. Baya epik bir cümle oldu. Yaşarken iyi de yazınca bana da ağır geldi :/
Bu hocayı hiç sevmezdik. Hep üstten bakardı öğrencilere. Hep laf sokar, aşağılardı. Yıldız'a ayrı bir takıktı. Onum notlarını hep düşük verir. Manalı bakışlar atardı. Ha ha bak insan 'ne oldum?' değil 'ne olacam?' demeli. Eskiden iki çocuk annesi, öğretmen, yakisikli bir kocan varken; şimdi onun bunun lagalugasına meze olan bir eğlence kadınısın.
Buraya düşme hikayesini de biraz özet geçeyim. Bu Emre hoca meselesinde Halit hoca bizim arkamızda durdu. Ama kendisi "Yıldız da az değil, istemiştir." Deyince Halit hoca dayanamamış ve ondan bıktığını söyleyerek onu kapı dışarı atmış. O gün dava açılmış ve hemen boşanmışlar. Halit hoca bir nevi bu olayı bahane ederek bu şirret karıdan kurtuldu. Çocuklarıyla buradan çok uzaklara taşındı. Tuana hocanın bu meselesi çok sansasyon yarattı ve hiçbir işe alınmadı, en son mecbur bu işlere başvurdu. Hemen kaptık biz de. Şimdilerde Yıldız bunların acısını iyi çıkarıyor ondan. O iftira attığı şey şimdi kendisi oldu. Ama ne yalan söyleyeyim çok talep var kendisine. Buranın altın yunurtlayan tavuğu resmen...
"Neyse dikkat et bak bundan sonra yıkıl karşımdan." dedi hışımla ve emir verici bir tavırla.
Bizi izlerken görünce hemen yanımıza geldi. Üçlü toplandı. "Mal kadın ya bu isi bile becermiyor! Delirecem ya oldurecem!"
"Mehh yarrağım öldürürsün ben de seni öldürürüm o altın yumurtlayan tavuk! Çalıştır kafayı!"
"Doğrumatik"
"Zati yapacağımdan değil boş sıkıyorum havaya aq" dedi umursamaz bir tavırla.Biraz ortamda takıldıktan sonra artık eve dönme vaktiydi. Saat geç oluyor yahu ben sigortalı bir çalışanım ne işim var bu saatte buralarda...
Eve gidip huzurlu bir uyku çektim. Sabah hazırlanıp işe geldim. Onlugumu giydim ve bugünkü işlerimi kafamda organize etmeye başladım. İlk işim yeni malları depoya taşımaktı. Haydi bakalım kimse de yokken bu işi hızlıca bitireyim. Onlar gelince ben çıkar eve giderim amk. Kolileri aldım ve Tavan arasındaki depoya çıkmaya başladım.
"Hmmmh A-Ahhh dursana şimdi olmaz çalışanlarım gelecek!
DOĞAN??
"Bir şey olmaz, birazcık, hadi beni istiyordun hani hmmm??"
HAA NOLUYOR AMINA NE NEY ÇEKİCİ ADAM DEGİL Mİ LAN O??!
"Mhhh ahhhh uhhhh"
AAAAAA AQU NOLUYOR LAN NE ANASINI SİKEYİM ÇIK ÇIK BURDANN!!
Diyerek kutuyu olduğu yere atıp topuk adım koşmaya başladım...
EVETTT REİSLERRR İKİNCİ KİTAP GELDİİİ .FAZLA BASKIDAN DOLAYI ÇIKARDIM İKİNCİ KİTABI:D
İYİ OKUMALAR PEZEVENKLER VOTE VE YORUMU ESİRGEMEYİN LA:D
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NATURE DISTRIBUTION | Billur Serisi 2. Kitap
Teen FictionDoğada taç yapraklarıyla aşk dağıtan bir çiçek ve onun polenlerinden yararlanmak isteyen arıların hikayesi... Kazanan polenleri emecek... Bu savaşı kim kazanacak?..