12

459 29 14
                                    

HELLO YENİ BÖLÜMLE GELDİM. BAYA UZUN SÜRE SONRA AMA OLSUNDU . BU ARADA DEPREM YAŞADIK ARANIZDA YAŞAYAN VARSA ÖNCELİKLE ÇOK GEÇMİŞ OLSUN DİYİM . SONRALIKLA HİKAYE HAKKINDA GERÇEKLER . ŞİMDİ BAYA AĞIR Bİ KAL GELDİ BANA SİZCE BU HİKAYE NE YÖNE GİTMELİ AZCIK FİKİR VERİN PLİZ. neyse bu bölüm uzun olmadı ama gelir devamı yani bi de kitabın kapağını değiştirdim nasıl olmuş yazın 

yaşanan olayın üstünden iki hafta geçmişti . malfoy sadece bir kere özür dilemek için yanına uğramıştı ama doğru düzgün konuşmamış bi şeyler mırıldanıp kaçar gibi uzaklaşmıştı .zaten önemli değildi  heatherın onu görünce midesi bulanıyordu bırak dracoyu affetmeyi bir daha yanına gelirse onu fareye dönüştürmeyi düşünüyordu . annesi kafasından geçen bu kötülükleri duysa mutlu olurdu . evet gerçekten . ondan gryffindora girdiği için yeterince utanıyordu zaten . soy ağacındaki ilk gryffindor üyesi . bir şeyde ilk olmayı herkes farklı karşılar kimi sevinçle kucaklar kimi de nefret eder ama kimse üzerindeki baskıyı anlatmaz . heather ailesi yüzünden omuzlarında hissettiği yükten her zaman nefret etmişti . annesi , kim-olduğunu-bilirsin-sen tarafından özellikle seçilen bir cadıydı . bu işlerde baya iyiydi . hala da iyi . Onun favori yardımcılarından biri .  bu yüzden insanlar heatherın da onun yolundan devam ediceğini düşünüyorlar . aslında biraz da heatherın şansı annesinin çocuklardan nefret etmesi . küçük yaşlardan beri annesiyle yaşamıyordu . bir süre babasıyla yaşamıştı sonradan babası evlenip de  heather evde istenmeyince muggle halasının yanına taşınmıştı . annesini düşününce bütün vücuduna yayılan gerginliği atmak ister gibi daha hızlı yürümeye başladı . 

 iksir dersine doğru yürürken koridorlar öğrenci kaynıyordu . üçüncü görevin yaklaşmasıyla okuldaki heyecan artmıştı .  rakip okulların öğrencileri de hogwartstan edindiği arkadaşlarıyla son haftalarını geçiriyorlardı . sanki herkes telaş içindeydi .

-heather 

kendi adını duyunca kafasını çevirip ona seslenene bakındı . gözleri bir kaç saniye içinde koridordaki en parlak saçlara sahip kafayı buldu . gülüşüne engel olamayarak ona doğru koşan fredi bekledi . ama turuncu kafa yeterince yaklaştığında bunun george olduğunu gördü . artık onları rahatça ayırt edebiliyordu . aralarındaki minik farklılıklar onları tanıyan için çok barizdi . bi kere fred daha zayıftı , georgeun yüzü daha yuvarlak duruyordu ayrıca fredin burnunda hafif kavis vardı . yüzündeki gülümsemeyi bozmadan heyecanlı gözükmeye çalıştı.

- heather nereye 

- iksir dersim var . 

kaşlarını şaşkınca kaldırdı .bu   dersi beraber alıyorlardı .

-aslında senin de iksir dersin var ve fredin .

- ee aslında biz dersi ekmeyi planlıyorduk .akşam oyun gecesi yapıyoruz sende gel hatta maxi de getir . 

gelen teklifi biraz düşündü .bunu farkeden george hızla konuşmaya devam etti .

-yarın zaten tatil . sonra da üçüncü görev ve okul biticek bunlar son eğlencelerimiz . geliyorsun itiraz kabul etmiyorum .

kafa sallayarak onayladı . üzerinde çok düşünmemişti .

- tamam çok iyi . akşam 9 da astronomi kulesine gel .

astoronomi kulesi mi . kehanet sınıfı vardı orda . itiraz edemeden george geldiği yöne koşmaya başladı . heather şaşkınca sınıfa doğru ilerledi ve vardığında çoktan sınıfta olan maxin yanına yerleşti . maxe davet edildikleri oyun gecesini söyledi . hiç tereddüt etmeden kabul eden max dersin sonuna kadar düşüncelerine daldı . aslında georgeun olduğu herhangi bir ortam onun takılmak istiyeceği bir yere dönüşüyordu . 

dersin bitmesiyle iki kız da eşyalarını toplayıp yatakhanelerine döndüler . son ders ikisi için de hayal aleminde geçmişti . okul kıyaftelerini rahat bi şeylerle değiştirip odada takılmaya başladılar . akşam yemeğine gidip gryffindor ortak salonuna döndüklerinde ise max  sanki zaman geçmiyormuş gibi hissediyordu  .heather ise akşamı düşünmüyordu bile annesiyle alakalı düşüncelere dalmıştı , bir yandan da karanlık sanatlara karşı savunma ödevini tamamlıyordu .

 sonunda saat 8. 45 olduğunda ortak salondan çıkıp bomboş ve karanlık koridorlardan geçerek astronomi kulesine ulaştılar . kulenin merdivenlerini tırmanmak uzun ve yorucuydu . sonunda bittiklerinde yarım açık kapıdan içeri girdiler . sınıfta üstlerine oturdukları yastıların hepsi yere atılmıştı . çok sayıda mum havada uçuşuyor odaya sakin ve huzurlu bir ortam katıyordu . heather gözlerini odada gezdirince deminki huzurun uçup gittiğini hissetti . angelina öldürücü bakışlarla onu izliyordu . yanında georgela konuşan fred ve lee vardı. 

onların kapıdan girdiğini gören george ayağa kalkıp gülümseyerek ikisinin yanına geldi . bir yandan elini maxin beline koyup onu ileriye doğru yönlendirirken bir yandan da mutlu bir sesle konuşuyordu .

- kızlaar ! hoş geldiniz . max gelmene çok sevindim . şöyle geçin . çok eğlenicez 

max tatlı bir şekilde kıkırdadı ve onu yönlendirmesine uyum sağlayarak salonun ilerisine doğru yürüyüp yerdeki minderlere oturdu . heather bir kaç saniye ayakta kaldıktan sonra fredin rahatsız edici bir şekilde ona baktığını farketti . neredeyse onu istemiyor gibiydi . yüzünde iğrenen bir bakış vardı . heather bir türlü aralarında ne olduğunu anlayamıyordu . kendisinin ondan hoşlandığını biliyordu ama fredin ne hissettiğini anlamak mümkün değildi . bazen iyi davranıyordu bazen kötü . angelina ile sevgili olduklarını da bu sabah sınıftaki kızlardan biri başkasına söylerken duymuştu .

durduğu yerden ilerleyip minderlere ,lee ve georgeun arasına kendini bıraktı . georgeun yanında max vardı . leenin yanında ise angelina . fred ise şimdi tam karşısındaydı . ona bakmamaya çalışıyor gibi gözleri sürekli angelinadaydı .herkes yerleşince george arkasındaki yastığın altına uzandı . 

-hazır mısınız ??

 heyecanla sorduğu  soruya  karşılık max alkışlarken , lee hafif bir ıslık çaldı ve georgeun omzuna vurdu . 

 georgeun yastığın altından çıkardığı ise kocaman bir şişeydi . oğlanlar şişenin ne olduğunu  bilir şekilde sırıtırken angelina ve max şaşkınlıkla ne olduğuunu anlamaya çalışıyorlardı . max bunu bir kaç kez halasının evinde görmüştü . içki şişesi .

şaşkınlıkla bakışları frede döndü . onun şaşkın bakışları aslında fredin hoşuna gitmişti . başta heatherın gelmesini hiç istemiyordu  ama georgeun ısrarlarıyla onu da davet etmeyi kabul etmişti şimdi ise kafasında yeni fikirler oluşuyordu . bu oyunu kendi lehine çevirebilirdi . aklına gelen düşüncelerle sırıtarak heathera bilmiyorum şeklinde omuz silkti . 

- şişe çevirmece oynayacağız . ama küçük bir eklemeyle . üç seçeneğimiz olucak ; doğruluk , cesaret , pas . 

heather çıkıntılık yapmak istemiyordu ama daha önce hiç içki içmemişti . aslında içmek de istemiyordu ama şuan angelinanın onun tarafına attığı ölümcül bakışlardan daha çok korkuyordu galiba . ortama ayak uydurmaya karar verdi . 

fred kızın kafası karışmış haline gülerek baktı . bu akşam ortalık çok karışıcaktı .

george herkesin önünde küçük bardaklar koyduktan sonra ortaya boş bir şişe koydu ve oyunu başlattı .

ilk bi kaç turda çok önemli bir şey olmadı ve kimse içmedi . sadece kendi aralarında eğleniyorlardı, max çok mutlu gözüküyordu . sürekli georgea bakıyordu . 

şişe çevrildi ve angelina ile george çıktı . 

- doğruluk mu cesaret mi 

george hiç duraksamadan 

-cesaret ,dedi 

angelinanın yüzünde küçük sinsi bir gülümseme oluştu . heather bu bakışlardan iyi bi şey çıkmayacağını hissedebiliyordu . angelina sanki bunu önceden düşünmüş gibi hiç beklemeden konuştu .

- heatherı öp 

EVEEEETTTTTTTTT ÇOKHOŞ ÇOKHOŞ BAKALIM NOLACAK. BU ARADA DERSLERİM BAYAAA AĞIR YETİŞMİYO KUSURA BAKMAYIN DEĞERLİ ON TANE OKUYUCUM . BEN BUNU ÖÖLESİNE EĞLENCE OLSUN KAFAM DAĞILSIN DİYE YAZIYODUM OKUYAN ÇIKCAĞINI DÜŞÜNMEMİŞTİM O YÜZDEN ÇOK TAKAMIYORUM YANİ 


BÜYÜLÜ AŞK (FRED WEASLEY FANFİC)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin