BİLİNMEYEN NUMARA-41.BÖLÜM

1.9K 118 10
                                    

Selaam :D Farkındayım baya geciktim ama gecikicem demiştim kusura bakmayın :D Umarım beğenirsiniz.İyi okumalar.

EMİR

Sabah olduğunda evde bizden başka kimse yoktu.Yani çocuklar ortada yoktu.Güneş "Nereye gitmiş olabilirler ki?" diye sordu.Nehir "Kaçmışlar işte.Belli olmuyor mu?"dedi.Sertaç "Nereye kaçacaklar?Çevrede insan mı var?"dedi.Nehir "Dalga mı geçiyorsun?Çevrede insan var.Ama onlar bunu bilmiyorlar.Ayrıca insanları bulmaları için fazla yürümeleri gerek.Saatlerce.Onların o kadar yürüyeceklerini sanmıyorum."dedi.Güneş "Yürümüşler demek ki.Baksana.Etrafta kimse yok."dedi."Bu böyle olmaz.Arayıp bulacak halimiz yok.Ben Selim Bey'i arıyorum."dedim ve telefonumu çıkardım.Selim Bey "Efendim?"diye açtı telefonu."Bir problem var."dedim.Selim bey "Ne oldu?"diye sordu."Çocuklar kaçmışlar."dedim.Selim Bey "Ne demek kaçmışlar?Nasıl kaçarlar?Ben sizi oraya boşuna mı gönderdim?"dedi sesini yükselterek."Bizim suçumuz yok.Geldiğimizde zaten yoklardı."dedi.Selim Bey "Ne yapıp edip o çocukları bulun.Anlaşmamızı bozarsanız hayatınız biter.Bu kadar açık ve net söylüyorum."dedi."Bizi tehdit etme.Senin de hayatın tehlikeye girer."dedim.Selim Bey "Hiçbir şey yapamazsınız.Şu an siz de benim elimdesiniz.İstediğim an kaçırılmış olursunuz.Adam öldürmeme kurallarımı anında yıkabilirim."dedi ve telefonu kapattı.Bu yönden hiç düşünmemiştim.Resmen bizi tuzağa düşürdü.Şerefsiz.Bundan sonra tek yapmamız gereken çocukları bulmak.

BAŞAK

Sabah uyandığımda hiç yerimden kalkasım yoktu.Nedense çok mutsuz ve halsiz hissediyordum.Aslında bu garip bir surum değildi.Sonuçta kaçırılmıştık.Aslında ailemin onayını alarak buraya gelmiş olsam hiç geri dönmek istemem.Şartlar uygun olsa eğleniyoruz aslında.Ama dediğim gibi kaçırılmıştık.

Hava hala kötüydü.Yatağımda uzanmış dışarıyı izliyordum.Duru'nun "Ooo günaydın."demesiyle başımı çevirdim.Duru benim aksime gayet mutlu görünüyordu.Ben dokunsalar ağlayacaktım."Günaydın."diye cevap verdim.Duru "Noldu kanka."diye sordu.Tanıyor tabi beni."Bir şey olmadı."dedim."Hadi ama.Neden moralin bozuk?"diye sordu."Her zamanki şeyler.Kaçırıldık sonuçta.Hava da düzelmedi.Biz burda tıkılıp kaldık ya.Kurtulamayacağız."dedim.Duru "Saçmalama ya.Hava hep böyle olmayacak sonuçta.Eninde sonunda düzelecek.Sabret biraz."dedi."Eve dönmek istiyorum artık ya.Çok uzun zaman oldu."dedim.Gözlerimin dolduğunu hissediyordum.Duru yanıma geldi ve yatağa oturdu."Kanka ben de özledim.Halimden memnun olduğum söylenemez yani.Kaçırılmış olmasaydık memnun olabilirdim.Ama kaçırıldık."dedi."Bilmiyorum ya.İçimde kötü bir his var."dedim.Duru "Aslında şanslı sayılırız.Sen daha önce böyle bir kaçırılma gördün mü?"dedi gülerek.Ben gülemiyordum."Kaç ay oldu ya?Okullar da açılacak.Ne yapacağız?""dedim.Duru "Okulu mu düşünüyorsun yani?"dedi."Sen düşünmüyor musun?"diye sordum."Okullar açılana kadar kurtuluruz Başak ya.Daha zaman var.Neyse.Kalk hadi ya.Acıktım ben.Aşağı inelim."dedi."Sen in ya.Egeler de uyanmıştır zaten."dedim.Duru "Yaa.Gelmeyecek misin?"dedi."Yok ya.Gerçekten.İn sen."dedim.Duru "İyi tamam."dedi ve indi.

DURU

Başak'ın değişken ruh hallerinden biri olduğunu düşündüm ve daha fazla üstelemeden aşağı indim.Herkes uyanmıştı.Kahvaltı yapıyorlardı.Ben de mutfağa geçtim ve "Günaydın.Neden bizi uyandırmadınız?"diye sordum.Ege "Siz uyandırılmaktan nefret edersiniz."dedi bana sanki bilmem gereken bir şeyi bilmiyormuşum gibi bakarak ki ben uyandırılmaktan nefret ettiğimi adım gibi iyi bilirim.Onayladım ve masaya geçtim.

Kahvaltıdan sonra herkes içeri geçti çünkü yapabilecekleri başka bir şey yoktu.Ben Başak'ın yanına çıktım.Başak hala yatıyordu ama uyumuyordu."Hala acıkmadın mı kanka?"diye sordum."Hayır."dedi."Of Başak ya.Sinir oluyorum şöyle yapmana."dedim.Başak "Ne yapıyorum Duru?"diye sordu."Kanka yapabileceğimiz bir şey yok şu an bunu biliyorsun.Dün de böyleydi önceki gün de.Bugünü özel kılan ne?"dedim.Başak "Bugünü özel kılan ne biliyor musun?Bugün annemin doğum günü Duru.Annem,doğumgününde kızının öldüğünü veya ölümle cebelleştiğini düşünüyor."dedi sesini yükselterek.Ben tamamen unutmuşum.Her sene sürpriz yapardık."Kanka unutmuşum ben ya.Durumlar belli sen de görüyorsun.Tamamen haklısın.Özür dilerim kankacığım ya."dedim ve Başak'ın yanına oturdum.Ağlamamak için kendini zor tutuyordu.Ben olsam çoktan kıyametleri kopara kopara ağlıyor olurdum.Başak bir şey demedi.Zaten şu durumda tek kelime etse hüngür hüngür ağlayacaktı.Tanıyorum tabi.

Daha sonra aşağı indim.Tabiki Başak gelmedi.Herkes içerde oturuyordu.Her zamanki gibi.Ama hava gerçekten berbat durumdaydı ve yapacak başka bir şey yoktu.

EMİR

"Selim Bey'den talimat var.Çocukları bulacakmışız."dedim alaycı bir şekilde gülümseyerek.Güneş "Koskoca kasabada nereden bulacağımızı da söyleseymiş ya."dedi.Nehir "Bence de.Nasıl bulacağımızı da söylesin bari."dedi."Biz yolları biliyoruz.Sorun olmaz.Dağılıp arayalım.Bueraya en yakın evlere bakacağız.Zaten daha fazla uzaklaşma ihitmalleri yok."dedim.Sertaç "İyi fikir.Zaten buraya yakın fazla ev yok.İşimiz kolay."dedi.Kızlar da onaylayınca Güneş ve ben bir yöne,Nehir ve Sertaç bir yöne gitmeye karar verdi.

Dağılıp aramaya başladık.Saatin erken olması bizim için avantajdı.Çocukları bıraktığımız eve yakın bir kaç ev vardı.Baya bir yürümemiz gerekiyordu.Ama diğer evlere göre en yakın onlardı.

Güneş'le birlikte baya bir yürüdükten sonra bir ev gördük.Gidip kapıyı çaldık.Kapıyı küçük bir çocuk açtı.Umarım İngilizce biliyordur."Merhaba."dedim ve gülümsedim çocuğa.Çocuk ne dediğimi anlamamış olacak ki içeri dönüp annesine seslendi.Yani ben annesine seslendiğini düşündüm çünkü çocuk seslenince yanımıza 30lu yaşlarda esmer bir kadn geldi.Yine "Merhaba."dedim.Kadın "Merhaba.Yardımcı olabilir miyim?"dedi."Biz bir soru sormak istiyoruz.Acaba yakın zamanda buralarda 4 çocuk gördünüz mü?16 yaşlarında.2 kız 2 erkek."dedim.Kadın "Hayır.Görmedim.Üzgünüm.Sanırım yardımcı olamayacağım."dedi."Peki.Çok teşekkür ederim."dedim ve yolumuza devam ettik.Güneş "Bu böyle olmayacak.Bu şekilde bulamayız."dedi."Daha iyi bir fikrin var mı?"diye sordum.Güneş "Daha iyi bir fikrim yok ama bu da iyi bir fikir değil."dedi."O zaman daha iyi bir fikir bulana kadar fikrime uy."dedim.

Biraz daha yürüdükten sonra başka bir ev gördük.Kapıyı çaldım.Kapıyı sarışın,mavi gözlü,uzun boylu bir kız açtı."Merhaba."dedim.Kız "Merhaba."diye yanıt verdi."Bir soru sorabilir miyim?"dedim.Kız "Tabi."dedi."Yakın zamanda buralarda 16 yaşlarında 4 çocuk gördünüz mü?İki kız iki erkek."dedim.Kız "16 yaşlarında bir çocuk gördüm.Ama dediğim gibi bir kişiydi.Ve bir kızdı.Adı...Imm...Ba...Hatırlayamıyorum.Ama tanışmıştık.Buralı değildi.Yabancıydı."Kızın adı Başak olabilir mi?"diye sordum.Kız "Ah evet.Başak."dedi."Başak'ı nerede bulabilirim?Ben onları almaya geldim."dedim.Kız Başak'ın kaldığı evi tarif etti.Bu kadar kolay olacağını tahmin etmemiştik.

DURU

Biz içerde oturmaya devam ediyorduk.Sıkıcı olduğu söylenemezdi.Konu konuyu açıyordu.Muhabbet ediyorduk.Jack sabah bir ara dışarı çıkmıştı.Hava biraz dinmiş gibiydi.Hala kötüydü ama eskisi gibi değildi.Ara sıra diniyordu.Ama bu durum en fazla 20 dakika sürüyordu.Yine dindiğinde Jack bunu fırsat bildi ve kuru ağaç bulmak için dışarı çıktı.Bu havada kuru odun bulmak imkansızdır diye düşünüyordum ama birinin depo gibi bir yeri mi ne varmış.Gidip oradan alacakmış.Bir an önce alsa iyi olur çünkü ben tam anlamıyla donuyordum.

Bir süre sonra Jack nefes nefese eve geldi.Jack'i görünce hepimiz ayağa fırladık.Çok telaşlıydı.Ege "Ne oldu?"diye sordu.Jack "Bir...Bir adam...Her yerde...Sizi arıyor.Herkese sizi soruyor.Burayı bulmuş.Buraya geliyormuş.Maria burayı tarif etmiş.Adamın yanında bir kız varmış.Sarışın."dedi.Oha oha ohaaaa.Bizi mi arıyorlarmış?Sarışın dediğine göre kız Güneş.Adam da ya Sertaç ya da Emir olmalı.Cenk "Ne yapacağız şimdi?"diye sordu.Tabi ondan önce Türkçe ettiği küfürleri saymıyorum.Ege "Kaçmamız lazım.Bir an önce bu evden çıkmamız lazım."dedi."Nereye gideceğiz?"diye sordum.Ege "Şu evden bir çıkalım da.Saklanacak bir yer buluruz."dedi."Tamam.O zaman ben Başak'ı çağırayım."dedim ve telaşla yukarı çıktım.

"Kankaaaa.Çabuk geel.Güneşler bizi arıyorlarmış."dedim.Başak "Bizi mi arıyorlarmış?" diye sorunca olan biteni anlattım.Hemen aşağı indik ve dışar çıktık.Jack ve Sam "Biz de sizinle geliyoruz."dediler.Ege "Siz de tehlikeye girmeyin şimdi.Biz başımızın çaresine bakarız.Teşekkürler."dedi.Jack "Olmaz öyle.Biza buraları çok iyi biliriz.Yakalanmazsınız."dedi.Sam da onaylayınca biz de onayladık.Dışarı çıktık ve Jack ve Sam'i takip ederek koşmaya başladık.Umarım yakalanmayız.Kurtulmaya çok yaklaştık.Yakalanamayız.

BİLİNMEYEN NUMARAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin