3

3.2K 423 166
                                    


[2010]

Zaman çabuk geçti ve biz 15 yaşımıza geldik, geçen iki yıl içerisinde Jennie en yakın arkadaşım olmuştu çoğu şeyde birlikteydik ve neredeyse birbirimizle paylaşmadığımız hiçbir şey yoktu.

Bize taşındığı ilk yıl Jennie psikolojik tedavi görmüştü ve o zamanlar ona annesi ve babasıyla alakalı sorular sormaktan çekiniyordum fakat şuan artık bir şeyleri atlatmış gibiydi. Anlatmaktan çekinmiyordu. Söylediklerine göre annesi ve babası sürekli kavga ediyor ve annesi çok fazla şiddette maruz kalıyordu. Bu şiddet silsilesi içinde Jennie'de kaynayıp gidiyordu. Babasının annesini bir kafeteryada yabancı bir adamla görmesi her şeyin sonunu getirmişti. Jennie annesinin uğradığı işkencelere günlerce tanıklık etmişti ta ki annesi savaşmayı bırakıp ölene kadar.

Yine de Jennie bizimle beraber olmaktan fazlasıyla mutluydu çünkü kendi ailesinde doğduğu günden beri hiç görmediği o ilgi, şevkat ve huzuru bizim evimizde bulabilmişti. Tabii ben de onun ilk ve tek arkadaşı olmuştum.

İki yıldır benimle aynı yatılı liseye geliyordu. Haftasonu tatili için bavullarımızı hazırlıyorduk, bu haftasonu için babamın bizi lunaparka götürme sözü vardı ama iş gezisi çıkmıştı. Annemde fazladan mesaiye kalmak zorunda kalmıştı. Aslında evde kimse olmayacağı için bu hafta sonunu yurtta geçirmek daha zekice olabilirdi ama biz seyehat etmeyi seviyorduk.

Uzun otobüs yolculuğu sonrası eve varabildik. İçeri girdiğimizde ev son derece sessizdi, mutfak masasında annemin uslu durmamızı söylediği not kağıdından başka hiçbir iz yok gibiydi.

Dolaptan annemin yaptığı yemeği çıkarıp ocakta ısıtırken Jennie ise posta kutusunda birikmiş postaları almak için gitmişti. Geri döndüğünde kucağı faturalar, zarflar ve bir tane karton kutu ile doluydu. "Hey Jisoo, sanırım bu hafta annem ile babam için biraz yoğun geçmiş gibi ha? Posta kutusunu kontrol etmeye fırsat bulamamış gibiler."

Kucağındakileri masaya bıraktı ve faturaları annemizin harçlıklarımızı bıraktığı çekmeceye koydu. O zarfları incelerken ben elimi minik karton kutuya uzattım. "Bu da ne böyle?" diye mırıldanmıştım kutuyu evirip çevirip, incelerken.

"Babamdan gelmiş." Demişti Jennie son derece sakin bir sesle. "Hapishaneden yollamış sanırım."

Kutuyu kulak hizama kaldırıp salladım. "İçinde ne var acaba? "

"Açıp bakalım öyleyse." Jennie kutuyu aldı ve eline aldığı meyve bıçağıyla karton kutunun bantlanmış yerlerini kesmeye başladı.





Geliyor gelmekte olan.

curse || jensoo ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin