(Medya da ayağı kırık dhjdsjnk ve kombini )
Kimimizin gökyüzüsü karanlıktı kimimizin si aydınlık... Yorgun olanımız , harabe olan,yıkık olanımız vardı ama biz gökyüzüne baka baka ona ilk baktığımızda çoktan ihanet etmiştik onun sonsuzluğunu kendi sonsuzluğumuz sanmıştık. Arada fırtınalar olacaktı ama biz hiç bir zaman evimizi terk etmeyecektik...Ben terk edemezdim edemezdim çünkü kendime ihanet edemezdim...
Gece nin dilinden:
Bugün evdeydim dinleniyordum. Haftasonuydu. Babam da evdeydi. Haftasonlarını çok seviyordum. Kafa dinlediğim günlerdi. Evde uzanırken annemlerin bir süprizi olduğunu öğrendim. Bizi hep dertleştikleri yer olan tepeye götürüceklerdi.(tepeyi salladım ya kurgu ya )
Gelmiştik. Çok güzel bir yerdi. Ve gökyüzü çok net gözüküyordu. Teyzemlerde hepsi gelmişti. Sanki kamp havası vardı. Akşama doğru geliyordu biz kuziler olarak oturduk babam kamp ateşi yakmıştı Burak dayımda babamdan daha iyi yakabileceğini söylüyordu ama babam çoktan yakmıştı. Annemler evde yemek hazırlayıp buraya getirmişlerdi. Yemek yedikten sonra marşmelov kızartıp yedik ve ateşin başında oturuyorduk. Alevin çıtırtısı huzur veriyordu. Sağımda Yıldız solumda Bulut karşımda annemler ve çember oluşturur şekilde hepimiz oturuyorduk. Ben şarkı söylemek istedim ve söyledim. Herkes beğenmişti. Sonra hepimiz yere uzandık. Gökyüzünü izliyorduk. Yıldızlar çok güzeldi. Sonra annem bir oyun buldu. Gökyüzünde kayan yıldızları beklemeye başladık. Bizim farkımız buydu kayan yıldızlar bizi değilde biz onları bekliyorduk.Sonra hepimiz Kayan yıldızlara bakmaya başladık. Bulut ta yanımda uzanıyordu. Ben yıldızlara uzunca baktıktan sonra gözlerimi kapadım. Neden mi? Çünkü ismim gibi bu geceyide yaşamak istiyordum. Rüzgarın uğultusunu, huzurun kollarına sarılmayı istiyordum. O sırada Bulut:Uyudun mu Gece? Ben: Hyr huzurun içindeyim şuan. Tıpkı senin yanımda olman gibi. Bulut: Yaa ben hep yanındayım. Tabiki... Her zaman.
Bir süre sonra hepimiz çadırlara girdik ve uyuduk. Ben kötü bir kabus gördüm:
Bulut: Çok üzülme Gece olur mu?
Ben: Ne için Bulut?
Bulut:Sana verdiğim sözü tutamadım. Özür dilerim Beni affet hoşça kal kendine dikkat et.
Ben: Ne nereye gitmeeee durr Bulutttt?! Ne oluurrr!
Zeynep: Kızım artık tek başınasın çünkü gökyüzümüz yok artık.
Ben: Ne ne demek o anne anne Bulut gitti...
Zeynep:Kızım sen denizleri severdin ya artık onlar sana çok kızgınlar Gökyüzü de ağlıyor artık. Ve bu deniz seni istiyor .
Ben: Ne ne denizi?
(Suya düşer çırpınır çıkamaz)
Ben:Blu bluuuu...
Gece nin dilinden:
Anne anne baba Bulut nerdesinizzzz deniz beni aldııııı diye zihnimde bağırdığımı sanıyordum. Ama uyandığımda Bulut un bana sarıldığını annemin ağladığını babamın annemi sakinleştirmesini görmüştüm. O rüya neydi öyle ben o kadar mı kötü bir şey yapmıştım ya da yapacaktım. Denizler bana kızgın olacaktı gökyüzü ağlayacaktı. Ne demekti ki bu ?
Ama hata yapmamaya çalışacaktım sonra Bulut un sarılışına karşılık verdim ve sonra kahvaltı ettik. Biz yani ben,Bulut ,Yıldız, Güneş, Luna, Ateş ve Dolunay beraber etrafı yürüyüşe çıktık. Ağaçlar vardı etrafımız da... Bizde etrafımıza bakıyorduk. Doğa bu kadar güzeldi. Sonra gökyüzüne baktım ve şöyle dedim
-Seni üzecek ne yaptım gökyüzü?
Bu soru vardı aklımda hala... Sonra hep beraber saklambaç oynamaya başladık. Dolunay ebe olmuştu saklandık. Ben bir çalının arkasına saklandım. Biraz saman geçti. Rüzgarın uğultusu artmıştı. Tam o sırada ağzım kapandı. Ve kötü bir kokuyla gözümü karanlığa kapattım. Dünya benim içim gibiydi içimizi kurtarırsak dünyayı kurtarırız. Ama asıl oyun daha yeni başlıyordu. Ve şimdi gerçekten gökyüzünün yardımına ihtiyacım vardı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•Gece Boysan•(DÜZENLENİYOR)
JugendliteraturBu Gece Boysan 'ın hayat hikayesi... Bu onların varoluş hikayesi. Bu gökyüzünde ki Ay benim Gece senin nin yeni nesil hikayesi... Bu onun yaşam mücadelesi...