Lisenin son yılının son çeyreğindeyiz. Hepimiz hergün deli gibi çalışıyoruz, tabi bu çalışmaların yanı sıra hepimizinde her türlü dertleri var mesela ben üniversite tercihlerimi kendi hayallerimle süslendireceğim oyunculuk, radyo ve televizyonculuk, gazetecilik ya da basın yayın. Kendimi ekranlar önüne atmak istiyorum. Magazin programlarında benim tartışmalarımın yapılmasını istiyorum. "Şok şok şok Okan Beyi sevgilisi Afra Hanımla birlikte akşam yemeğinde yakaladık" ah tabi birde Afra var hayallerimde ki en büyük eksik parça. Herşeyi seninle yapmadıktan sonra ne anlamı kalıyor hayallerin. Bizimkiler beni Afra'ya çıkma teklifi etme konusunda baya bir yol katettiler, artık ikna olmuş gibiydim her an Afra'ya çıkma teklifi edebilirim bugün, yarın artık hislerim bu şekilde. Korku duygum fazla kalmadı. Onlara bu konuda minnettarım, aslında her konuda minnettarım onlar olmasa ya da ben olmasam nasıl bir yol çizebileceğimizi hiçbirimiz kestiremezdik. Gerçi Barış bir yolunu bulur her daim bataklıktan kurtulurdu. Telefonla bizimkileri aradım okul saati yaklaşıyordu. Ekibi toplamak benim görevimdi, herkesle konuştum ve hepimizin evinin ortak buluşma yeri olan Defne Markette buluştuk. Toplanıp hemen okula gidemeyiz çünkü Kuzey ve Barış'ın sigara molası var. Tabi bende içiyorum ama bunlar gibi bağımlı değilim. Hayal ve Ege sigara kelimesinden bile tiksinirler, geçtik köşemize, yaşlı bir teyzenin oturduğu binanın bahçesi kadın zaten pencereden dışarı bakamıyor o yüzden kimse bize birşey diyemiyor. Sigaraları içerken Kuzey beni yanına çekti;
- Dün okuldayken söyleyemedim. Mert ve arkadaşlarını konuşurken duydum. Mert bu Afra meselesinde hızlı davranacak gibi yani Afra ile bu kadar çok konuşurken bir p*ç yüzünden kaybetmeni istemiyorum. Elini çabuk tutmalı ve o kıza açılmalısın yoksa elini başkaları tutacak.
- Bak bu işler sandığın gibi kolay olmuyor...
- Nasıl olduğunu düşünmüyorum senin üzülmemeni istiyorum vakit varken en azından olumlu ya da olumsuz bir cevapla bu kızla yoluna devan etmelisin.
- Doğru diyorsun ama ne yapmalıyım?
- Bugün akşam toplanıyoruz ve bizimkilerle bu mevzuyu konuşuyoruz. Geç olmadanda bir olan yapıyoruz.
- Sağol Kuzey
- Umarım herşey hallolacak hadi şimdi gidelim bizimkiler hızlanmaya başlıyor.Bu anın geleceğini biliyordum ama kendimi hep bir şekilde avutuyordum. Mert okulun popüler erkeklerinden birisi popüler dediysem coolluk olarak değil kavga, dövüş sayesinde tabi bazı kızların bu saçma özelliğide sevdiği gerçeği var. Barış'ın her zaman mantıklı cümleleri olmuştur her konuda bu da onlardan birisi. Der ki; Kızlar hep eşitlikten kadınların gücünden kadınların tek başına da ayakta durabileceklerini söylerler ama bunlar söyleyenlerin yanında da genelde serseri kızı koruyabilecek güçlü, zengin erkekler duruyor hiç bunu diyipte fakir ya da güçsüz bir erkekle sevgili olan bir kız görmedim der bu cümlelerine Afra ve Hayal beğenmez ama mantıklı düşününce hep doğru diyor. Sınıfa girdik, ben Ege ile otururum Kuzey de Barış ile Hayal bizimle aynı sınıfta değil. Çünkü babası Hayal'in erkek arkadaşlar edinmesinden rahatsızlık duyuyor. O yüzden sınıfını değiştirdi babası bu zamana kadar gördüğüm en tutumlu adamlardan birisidir. İşte o da girdi Afra en ön sıralarda kız grubuyla birlikte oturuyor. Dersleri takip edememe sebebim, onu sınıfın her açısından görebiliyorum. Matematik hocamız ve Edebiyat hocamız aynı zamanda benim de özel hocalarım ve Ege'nin baba ve annesi Ege gruba lise de katıldı zaten. Barış onu anne ve babasından sınav notlarını alması için kullanmaya başladı ama o da zamanla bizden birisi oldu. Barış bir işin çözüm yolunun iyi ya da kötü olmasına bakmaz en pratik yolu bulmaya çalışır. Tenefüste çıktığımızda ilk iş Hayal'in yanına gideriz, zevki isterse çıkar istemezse çıkmaz ama bu tenefüst Afra meselesini konuşacağımızdan herkesin çıkması zorunluydu. Kantinde ki her zaman ki yerimize geçtik. Kuzey konuşmaya cesaret edemediğimi görünce meseleye giriş yaptı;
- Arkadaşlar önemli meselemiz artık aramızdan birinin sevgili yapması. Uzun zamandır sap geziyoruz. Artık sevgili yapmanız lazım.
- Sana dur diyen yok da hayırdır bu ne biçim konuşma. Dedi Barış.
- Ben her zaman sevgili yapabilirim sadece aramızdan birtek benim sevgilim olmasından hoşnut olmuyorum her zaman ki gibi.
Kuzey asıl odak noktamızdan çıkıp Barış ile tartışmaya girdi. Hayal mutsuzlaşmıştı ne zaman bir sevgili mevzusu açılırsa hep susmayı tercih ederdi gruptaki daha önceden hiç sevgilisi olmayan ikimiz varız zaten. Kuzey meseleyi uzatınca ben konuşmayı devraldım;
- Afra'ya çıkma teklifi etmeliyim.
Herkes şaşkın bir şekilde bana bakıyordu. Kimse bu kadar patlayacağımı zannetmiyordu.
-Afra popüler kültürün simgesi olmuş bir kız, dışarda onunla aynı tür olan binlerce kişi var. Bunu demek istedim sadece. Her zaman ki sıkıcı ama doğru tezini ortaya attı Barış.
-Burada arkadaşımızın geleceği söz konusu senin boş laflarına ihtiyacımız yok.(Kuzey)
-Afra meselesi beni alakadar etmiyor demiştim sınıfta oturmam daha iyi olucaktı tenefüstte.(Hayal)
-Lütfen susar mısınız? Buraya çıkma teklifi etmek için fikir almaya geldim. Yani siz desenizde çıkma teklifini edeceğim.(Okan)
-Tamam o zaman size bol şans. Hayal ayağa kalkarak sınıfına geçti. Adeta sinirlerimi bozdu. Burada önemli birşey anlatıyorum ama o beni dinlemiyor.
- Benim tezim şudur bu kız(Hayal) sana aşık.(Barış)
-Kes sesini! Öyle saçma şey olmaz kaç yıldır birlikteyiz biz(Okan)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayallerin Gittiği Yer (1.seri)
Novela Juvenil5 farklı düşünce yapısına sahip kişiler bir araya gelip iyi bir dostluk kurmuşlardır bu dostluğun hangi yollara gidiceğini okuyacaksınız