Tatil boyunca unuttuğum alarmın sesi işte yine kulaklarımda. Uyanmak benim için çok zor olmuştu dün geçirdiğim son İtalya turu beni çok yormuştu ve bugün Türkiye'ye dönüyorum. İtalya'nın tarihi mekanları, arkadaşlarımın beni götürdüğü yerler ve daha birçok şeyi burada bırakmam gerekiyor. Ama dönmek zorundayım çünkü okulum, ailem, her şeyim Türkiye'de. Burada yaşadığım günler ve edindiğim dostlukları unutamayacağımdan emindim. Laura ve Marika'nın deli dolu hallerini Ales'in (Alessandro) ise kendini beğenmişliğinin içindeki korumacı ve sahiplenici hallerini özleyeceğim. Her ne kadar Ales kendine abi dememe izin vermesede onun bu koruyucu hallerinden dolayı abi demek geliyor içimden. Ben uçağın saatini unutmuş yatakta bunları düşünürken teyzemin odaya dalmasıyla elimde olmadan yorganı boynuma kadar çektim. Hep bu filmlerin etkisi eheh.
- Hadi ama İlay gel artık yoksa uçağa kaçıracaksın.
+ Tamam teyze
Hemen yataktan kalkıp banyoya girdim. Elimi yüzümü yıkadım ve üzerimi giyinip odadan çıktım. Teyzemle masadaki sohbetimizin ardından eşyaları arabaya yerleştirdik. Artık gitmek için hazırdım. Arabaya bindiğimde kafamı kaldırıp son kez bu güzelliğe baktım ve kısa bir yolculuğun ardından havaalanına geldik. Bu insanları hiç anlamıyorum uçağa binmekten nasıl zevk alıyorlar. Bence o kadar yükseğe çıkıp yetmezmiş gibi bide manzarayı seyretmek çok korkutucu.
Ahhh!! Sol omzumu hissetmiyorum. Bu ne yaa?? Koskoca havaalanında neden ben?? Bu hayvansı varlık omzumu parçaladı resmen.
- Pardon
Pardon mu? Sadece pardon mu ya. Sen koskoca havaalanında gel bana çarp sonrada sadece pardon de.
+ Önemli değ.. Oha ya oha bu kadarda hayvan olunmaz ki cevabımı beklemeden gitti.
Off ya çok mu abarttım hep bu uçak stresi yüzünden. Ben bu olayları düşünürken karşımda bana doğru koşan arkadaşlarımı gördüm. Evet sanırım bana şu an iyi gelebilecek kişiler onlardı. Kendimi bir anda Ales'in kollarında buldum. Belimden sımsıkı kavradı ona karşılık vermek isterken omzumdaki acıyı hissettim ve kendimi geri çektim. Bana anlamsız gözlerle bakıyordu sanırım en çokta bu bakışları özleyeceğim. Bir insan bu kadar yakışıklı olmamalı olucaksada eğer sevgilisi olmalı. Ama Ales'in buna hiç niyeti yok.
- Noldu?
+ Önemli bir şey yok. Bir öküzle çarpıştım.
-Kimmiş o öküz?
Ya hadi onu mu arıyacağız şimdi diyerek onu geçiştirip hepsine tek tek sarıldım. Gerçekten çok özleyeceğim.
Merhaba Arkadaşlar. Bu bizim ilk hikayemiz biz bu hikayeyi 4 arkadaş beraber yazıyoruz. Umarım beğenirsiniz desteklerinizi bekliyoruz.
fourByHI :)