Her şey oldukça güzeldi. Sabahın ilk ışıkları çilli gencin yüzüne düşüp yıldızlarına parlaklık kazandırmakla meşguldü. Dünyadaki en güzel insanı kesinlikle Changbin'in eşiydi. O çok sevimliydi, en çok da uyurken...
Pembemsi dudakları hafifçe aralık kalmış, kirpiklerinin gölgesi hemen göz altlarına düşmüştü. Büyük olan işe gitmeden önce rutin haline getirdiği aktivitesini bugün de es geçmemişti.
Bir kolundan destek alıp başını eline yaslayarak mükemmel manzarasının ezbere bildiği her detayını tekrar tekrar inceledi.
Yüzünde hoş bir gülümseme oluştu. Altı ay önce evlendiği ve şimdi her şeyi olarak gördüğü bu adama Changbin kesinlikle çok aşıktı.
Gözlerini ondan çekmemesine rağmen telefonuna kurduğu alarmı kapatmayı unuttuğu için bir anda duyulan müzik sesiyle hızlıca telefonuna uzandı. Eşini rahatsız etmek istemese de küçük olan uyanmış ve uyku sersemi olduğunu belli eden gözleriyle kocasına bakmaya başlamıştı.
"Uyandırdım, üzgünüm." dedi Changbin. Elindeki telefonu tekrar yerine bırakıp yüzünü kendisine dönmüş olan eşine bakıp kollarını açtı.
"Sorun değil." dedi Felix. Yerinde kayıp Changbin'e yaklaştı ve eşinin kollarının arasına girdi. Favori mekanı burasıydı. Hem güvenli, hem huzur doluydu.
"Peki o zaman. İyi uyudun mu?"
Başını salladı Felix. Her zaman kendisiyle bu şekilde ilgilenen adama duyduğu hayranlığın bir sınırı yoktu.
"Uyudum, sen?"
"Ben de uyudum. Seni izlemekten ne kadar fırsat kalırsa artık."
Kıkırdadı Felix. Eşinin yanağına küçük bir öpücük bırakıp saçlarını oynamaya başladı.
"İşe gidecek misin yine?"
"Evet, gitmek zorundayım."
"Öyleyse geç kalmadan kahvaltıyı hazırlamamız lazım. Aç gitmeni istemiyorum."
Felix'in kalkacağını anlayıp kollarını sıkılaştırarak onun kalkmasına izin vermedi büyük olan. Küçüğün ilk olarak şaşkın bir şekilde yüzüne bakması ve hemen ardından gülmesiyle kendi gülüşüne engel olamadı.
"Mızmızlanacak mısın? Kalkalım haydi."
"Şu an böyle kalmamız gerek, çok önemli bir konu bu."
"Niye önemliymiş?"
"İşe gitmeden önce tüm gün yetmesi için şimdi daha çok vakit geçirmeliyiz."
"Özlüyor musun?" dedi Felix. Changbin'in saçlarını karıştırmayı bıraktığı sırada bir anda kendini onun üstünde buldu. Büyük olan küçüğü üstüne çekip ellerine ellerine geçirdiğinde sarı saçlı fazlasıyla mutlu görünüyordu. İlgi görmeyi çok severdi, en çok da eşinden...
"Ne kadar özlediğimi tahmin bile edemezsin."
"Ben de çok özlüyorum." dedi Felix. Changbin'in kollarının beline dolanmasıyla eridiğini hissetti. Bunlar sürekli yaptıkları şeyler olsa da her ikisinin de hissettiği duygu asla eskimiyordu.
Aldığı cevaptan memnun olmuş gibi başını sallarken dudaklarına bırakılan ve oldukça kısa süren hediyesi memnuniyetini arttırmıştı.
"Binnie, saat geçiyor. Kalkmak zorundayız."
"Peki." dedi Changbin yenilgiyi kabul ederek. Felix'e sardığı kaslı kollarını çekip onun kalkmasına izin verdi ve hemen ardından kendisi de kalktı.
İkili her sabah hazırladıkları gibi güzel bir kahvaltı hazırlayıp tatlı sohbetleri eşliğinde kahvaltılarını ederlerken mutlulukları daha da artmıştı.
Changbin'in işe gitme saati geldiğinde ise Felix kapıda ona en güzel öpücüklerini vermiş o gidine kadar arkasından eşini seyretmişti.
Changbin'i gönderdikten hemen sonra içeri girip evi toparlamaya başlayan Felix, Changbin'le evli olduğu için ne kadar da şanslı olduğunu düşünmeden edemiyordu. Kendileri gibi olup evlendikten kısa süre sonra kavga eden birçok çift görmüştü ama hiçbirisi kendileri gibi değildi.
Felix ve Changbin'i kim görürse görsün yeni evli bir çift olduklarını sanıyor yeterince süren evliliklerine rağmen bu kadar güzel bir ilişkileri olmasına şaşırıyorlardı. Herkes imreniyordu onlara.
Yatağın üzerinde duran, eşinin kaldırmayı unuttuğu siyah tişörtü alıp kaldırmak isterken dayanamayıp eşine sarılıyormuş gibi sarıldı tişörte. Ayrı kalmak ikisine de çok zor geliyordu ve Changbin'in Felix'e aşık olduğu gibi Felix de Changbin'e delicesine aşıktı.
____________________
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Açıklamada da yazdığı gibi kitap mpreg'dir. Ve hayatınızda göreceğiniz en kaossuz kitap olabilir. Baştan söyleyeyim. 15-20 bölüm olur sanırım.
