19. Bölüm

13.9K 1.5K 2.4K
                                    

"Benimle gelmek istemediğine emin misin Alfred?"

"Evet, sen gidip ailen ile konuş. Ben burada bekleyeceğim."

Felix başıyla onaylayıp evine yöneldi. Yürümemiş olduğu için Hyunjin'e minnettardı. Hem de gerçek anlamda.

Sabahın erken saatlerinde geldiği için abisi uyuyor olabilirdi ama evden çıkarken anahtarını almadığı için zile basmak zorundaydı.

Kapının açılmasını beklerken kâhyaya kısa bir bakış daha attı ve tam o sırada da kapı açılmıştı.

Minho hiçte nazik olmayan bir ifade ile kardeşine bakıyordu.

"İçeri geç!"dedi. Felix, sesindeki kızgın tonu çok net duymuştu.

"Ben gerçekten üzg..."dedi ama Minho elini yukarı kaldırınca susmasına neden olmuştu. Jisung ise oturduğu koltuktan kalkmış ikiliyi endişeli gözlerle izliyordu.

"Bıktım senin şu başına buyruk hareketlerinden! Dün öğlen saatlerinde evden çıkıyorsun ve ertesi gün eve geliyorsun... Beni, Jisung'u ne kadar endişelendirdiğini göremeyecek kadar aptal mısın?"

"Üzgünüm..."

"Üzgün müsün? Güldürme beni. Üzgün olsan senin için burada endişelenen insanları haberdar edersin. Dışarıda birbiri ardına cinayetler işleniyor. Ya onlardan biri sen olsan ne olacak? Tüm gece... Tüm gece başına bir şeyler gelmiş olabileceğini, ölmüş olabileceğini düşündüm Felix! Keza Jisung da öyle..."dedi arkasındaki bedeni işaret ederek. Jisung burukça gülümsemişti.

"Ne yapmalıyım? 21 yaşındasın ve sana küçük bir çocuk muamelesi yapıp sokağa çıkmanı mı yasaklayayım? Sen söyle Felix. Senin aptallıklarını nasıl dizginlememi istersin?"

Felix abisinin sözleri altında adeta eziliyordu... Ama sonuna kadar haklı olduğu için tek kelime etmeye dili varmıyordu. Minho tek ailesiydi ve onu çok endişelendirmişti.

"Bak abi haklısın... Ben aptalım tamam mı haber vermeliydim. En azından nereye gittiğimi çıkmadan Jisung'a söylemeliydim."

"Ne yani bu kadar mı? Tüm gün neredeydin peki? Nerede kaldın?"

"Ben..." Felix önce abisine sonra Jisung'a baktı. Jisung ise soru dolu bakışlarını ona yöneltmişti.

"Bay Hwang'dan işimi geri vermesini istedim. O da kabul etti..." Aslında tam tersiydi ama Felix bu detayı es geçecekti.

Minho şok olmuş gibi kardeşine baktı.

"Neden?"

"Çünkü... Bu cinayetler ile alakalı bilgi toplayabilirim..."

"Cinayetler ile senin eski patronunun ne alakası var?"

Felix şu an soğuk terler döküyordu... Bu söylememesi gereken bir şeydi.

Jisung şaşkın ve ağır hareketler ile dudaklarını araladı. Felix ise yalvaran gözler ile ona bakıyordu "yardım et"der gibi...

"E... Şey... Adam zengin! Eli kolu uzundur. Eminim Felix işbirliği yaparak bize güzel bilgiler getirebilir. Yani eğer böyle bir imkanın olacaksa yardımını isterim Lix..." Minho şimdi Jisung'a bakıyordu.

"Ciddi misin?"diye sordu sonra. Bu söylenenleri aşırı derecede saçma buluyordu.

"Evet Minho! Böylece bir an önce bu cinayetlerin önüne geçebiliriz. Elbette Felix her edindiği bilgiyi bana haber vermesi şartıyla." Jisung onay almak için arkadaşına baktı.

"Tabii, elbette haftada bir kez Jisung'u haberdar edeceğim."

"Gördün mü söz verdi."

Minho şüpheli bakışlarını ikiliye yöneltti.

SILLAGE! [HyunLix]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin