SILLAGE! [HyunLix]

3. Bölüm

"Elle tutulur bir bilgi bulabildin mi?" Felix haberi vermek için sabırsızlanıyordu ama ilk önce Robert'ın ağzını arayacaktı.

"Hayır. Bu adam sanki hiç var olmamış gibi. Kimse bilmiyor."

"Sen de var mı bir şeyler?"

"Öhömmm! Tabii ki var."

"Ciddi misin? Nasıl buldun?"

"Bağlantılarım var"dedi kendinden emin bir şekilde.

"Vay be... Harikasın. E ne buldun peki?"

"Bir adres. Ve bir iş."

"Ne? İstifa mı edeceksin?"

"Saçmalama Rob."

"Koskoca Londra'da aradığımız adamın ev adresini buldum. Ve ne tesadüf ki o evde çalışacak birine ihtiyaçları varmış."

"Yok artık! Nasıl edindin bu bilgiyi. Beni korkutuyorsun."

"Korkma korkma. Dedim ya sağlam bağlantılarım var."

"O bağlantıyı çok merak ettim ama kurcalamasam iyi olacak."

"Bu adres... Merkezin dışında değil mi?" diye sordu Robert.

"Sanırım öyle. Daha önce hiç bulunmadım, neyse halledeceğiz. Hadi ofise dönelim."

                                 ●●●

"Aptal mısın? Seni oraya tek başına gönderir miyim sanıyorsun?"

"Ama gitmezsem asla bu adam hakkında bilgi edinemeyiz. Baksana adam merkezden uzakta yaşıyor. Gizli bir şeyler çevirdiği belli."

Minho başına ağrı girmiş gibi şakalarını ovdu.

"Bunu düşüneceğim."

"Ah hadi ama bu kadar endişeli olma. Alt tarafı pis işler yapan bir adamın pis işlerini açığa çıkaracağız."

Minho derin bir nefes aldı. "Tamam! Ama bir şartla."

"Nedir?"

"Kimliğinin açığa çıkar ya da tehlikeli bir durum oluşursa hemen oradan ayrılıp benimle iletişime geçeceksin. Hem lanet olası adam neden merkezden uzakta yaşıyor ki?"

"İşte ben de tam olarak bunu öğreneceğim. Gazeteci burnuma pek iyi kokular gelmiyor."

"Gazeteci burnun başka kokularda alıyor mu?" Minho kardeşinin bu kadar rahat olmasına tahammül edemiyordu.

"Ah evet Jisung'un kokusunu alıyor!" Felix bunu dediği anda Jisung'un ofise girmesi herkesi şaşkına çevirmişti.

"Ne? Neden öyle bakıyorsunuz?" diye sordu Jisung. Tüm gözler ona dönmüştü.

Minho bir an gülmek istedi ama ciddiyetini bozmak istemediği için vazgeçti.

"Önemli bir şey değil Felix ve burunu hakkında konuşuyorduk."

"Böyle söyleyince çok tuhaf oldu. Neyse ben eve geçiyorum. Yarın büyük gün. Dinlenmem ve planlar yapmam lazım."

"Derdi ne bunun?"diye sordu Felix el sallayarak yanından geçerken.

"Boşver onu, her zamanki hali işte. Sen neden geldin?"

"Sadece seni görmek istedim."

Minho soru dolu bakışlarını Jisung'a yöneltti.

"Şaka yapıyorum. Şu cinayetler ile alakalı. Bugün bir yenisi daha eklendi. İki ceset birden. Haber yapmadan önce beklemeni isteyecektim. Bu durum çığırından çıkmaya başladı. İnsanları korkutmak akıllıca olmayabilir."